Esenyurt'ta "Kadın Eli, Kadın Emeği" Stantları Açıldı.
Esenyurt Belediyesi, kadınların ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan güçlenmesi için 'Kadın Eli, Kadın Emeği' stantlarının açılışını yaptı. Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, “Hedefimiz burada kadınlarımızın hem sosyal olarak hayata katılmalarını sağlamak hem de normal yaşamlarında eğer üretecek bir alan bulamıyorlarsa, bir iş yerinde çalışma olanağı yoksa kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için bir olanak sağlamak” dedi.
Haber : ÇAĞATAN AKYOL - Kamera: SADIK KARAKULOĞLU
Esenyurt Belediyesi, kadınların ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan güçlenmesi için 'Kadın Eli, Kadın Emeği' stantlarının açılışını yaptı. Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, "Hedefimiz burada kadınlarımızın hem sosyal olarak hayata katılmalarını sağlamak hem de normal yaşamlarında eğer üretecek bir alan bulamıyorlarsa, bir iş yerinde çalışma olanağı yoksa kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için bir olanak sağlamak" dedi.
Esenyurt Belediyesi, 'Kadın Eli, Kadın Emeği' projesi kapsamında Kadın Sosyal Yaşam Merkezi içerisindeki stantların açılışını bugün yaptı. Proje, ev kadınlarının ürettiği el emeği ürünlerin sergilenerek kazanca dönüştürebilmelerine yardımcı olmayı hedefliyor. Projede kadınlar hem belediyenin verdiği kurslarda hem de evlerinde ürettikleri el işi ürünleri satışa sunuyor. Açılışını Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt'un kadınlarla birlikte yaptığı stantlarda haftanın 5 günü saat 08.30 ile 17.00 saatleri arasında satış yapılabilecek. 16 ürün standının bulunduğu alanda kadınların ev ekonomisine de katkı sağlaması amaçlanıyor.
"ÜRETMEDİĞİMİZ İÇİN REFAHIMIZ YÜKSELMİYOR"
Açılışta konuşan Kemal Deniz Bozkurt, Türkiye'nin uzun yıllardır birçok sorun yaşadığını ve bunun en büyük nedeninin üretmemek olduğunu belirtti. Bozkurt, şöyle konuştu:
"Üretmediğimiz için refahımız yükselmiyor, refahımız yükselmeyince eğitim olanaklarından ve başka olanaklardan mahrum kalıyoruz. Dolayısıyla hayatın gerçeklerini çıplak olarak görmüyoruz. Bize anlatıldığı şekliyle fark ettiriliyoruz. Biz de o zaman hayatın gerçek sorunlarını değil, bize anlatılanı tartışmaya başlıyoruz. Dolayısıyla sorunların birçoğunun buradan üremesine müsaade etmiş oluyoruz. Bizler Anadolu coğrafyasının çocuklarıyız. Hepimizin inancında, kökeninde farklı farklı güzellikler, farkındalıklar var. Aslında bir kültür hazinesinin de üzerinde yatıyoruz. Bu hazineyi de bize kadınlarımız taşıyor, annelerimiz üzerinden kadınlarımız taşıyor. Kadınlarımızı ne kadar çok güçlü yaparsak hem birbirimizle olan bağımızın daha çok farkına varırız hem de daha çok güçlü çocuklar yetiştirdiğimiz için birbiriyle bağlantılı, geleceğe umutla bakan, geleceği başka yerde aramayan, kendi ülkesinde var olmaya çalışan bir toplum oluşturmuş oluruz. Ben hayatın kaynağı olarak düşünüyorum kadınları. Kadınları güçlü olan toplumlar ancak ayakta durabilirler, geleceğe güvenle bakabilirler. Bu amaçla birçok yaptığımız çalışmadan bir tanesi bu. Hedefimiz burada kadınlarımızın hem sosyal olarak hayata katılmalarını sağlamak hem de normal yaşamlarında eğer üretecek bir alan bulamıyorlarsa, bir iş yerinde çalışma olanağı yoksa kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için bir olanak sağlamak.
"BURASI AYNI ZAMANDA BİR TURİZM MERKEZİ OLACAK"
Öncelikle burada bir eğitim veriyoruz. Ben emeği geçen arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. 3 yıldır yapacağız, edeceğiz diyeceğimiz bir çalışma değil, devam eden, bin 185 kadınımızın hayata tutunması için ellerini hemen onun yanında tutuyorlar. Onların hayata güvenle bakması için her an destek oluyorlar. Onların hem psikolojik, sosyal, ekonomik sorunlarıyla yakından ilgileniyorlar. Onların hayata tutunması için bir gerekçe oluşturdular, bir dal uzattılar. Burası da o kadınlarımızın evde ürettikleri birçok ürünü satabilecekleri, çok küçük bir ücret karşılığında kiralanan yerlerde satabilecekleri bir yer. Hem üretecekler hem de ürettiklerini satacaklar ama bu kadınlar, önümüzdeki süreçte sadece kendi hayatlarına dokunmayacaklar. Burası aynı zamanda bir turizm merkezi olacak. Onların ürettikleriyle öncelikle İstanbul'da, sonrasında Türkiye'de ve inşallah dünyanın değişik bölgesinden ülkemizi gezmeye gelen insanların gelip uğrak yeri haline gelecek. Burası bir başlangıçtır. Esenyurt Anadolu'nun, Trakya'nın, Orta Doğu'nun ve Kafkasya'nın birçok kültürel mirasına sahip çıkıp onların ürünlerini üretecek ve dünyaya pazarlayacak inşallah buradan. Ben emeği geçen bütün arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum."
PERİHAN YILDIZ: HEM BÜTÇEMİZE DESTEK OLUYOR HEM KENDİMİZE BİR BECERİ SAĞLADIK
Bozkurt, kadınlarla birlikte kurdeleyi de keserek açılışı gerçekleştirdi. Üretici kadınlar da stantlarında ANKA Haber Ajansı'na konuştu.
Perihan Ayyıldız, 3 yıldır Kadın Sosyal Yaşam Merkezi'nde eğitim aldığını söyledi. Ayyıldız, "Belediyemiz böyle bir imkan sundu bizlere. Dikiş, nakış konusunda kendimizi geliştirdik. Sonra bu dükkanlarımız açıldı. Yaptığımız ürünleri burada sergiliyoruz. Hem bütçemize destek oluyor hem kendimize bir beceri sağladık. Çok teşekkür ediyorum belediye başkanımıza, ev hanımlarına böyle bir imkan sunduğu için. Çok mutluyum. Bizlere bir gelir kapısı açtı. Devamlı sürecek" dedi.
SEVGİ BAKİ: İLK BAŞVURANLARDAN BİRİSİYİM
Gıda ürünleri satan Sevgi Baki de "Pandemi döneminde tarhana falan yapmaya başladım. Daha sonra böyle bir proje olduğunu duydum. İlk başvuranlardan birisiyim. Evde yapıyorum. Tarhanam var, erişte, reçel çeşitlerim, kahvaltılık soslarım, biber turşularım, yoğurt kurusu var; her şeyi evde yaptım. Normalde peynir de köye gidip yapıyorum ama şu an zamanı değil. Daha sonra gidip yapacağım çeçil peynir" diye konuştu.
