Eskişehir'de FETÖ/PDY Davasında Şok Sözler 'Çok Canlar Yanacak'
Eskişehir'de FETÖ/PDY Anadolu Üniversitesi örgütlenmesi soruşturmasında haklarında dava açılan tutuklu 20 sanık ile tutuksuz 4 sanık hazır bulundu.
Eskişehir'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) Anadolu Üniversitesi (AÜ) örgütlenmesine yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 20'si tutuklu 24 sanığın yargılanmasına başlandı.
Sanık sayısının fazlalığı nedeniyle 2. Ağır Ceza Mahkemesince Adalet Sarayı Konferans Salonu'nda görülen duruşmada, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan tutuklu 20 sanık ile tutuksuz 4 sanık hazır bulundu.
Kameralarla 2 farklı açıdan kayıt altına alınan duruşmada, savunma yapan tutuksuz sanıklardan Göksel Benlikaya, temiz ve dini duygularla "cemaat" sohbetlerine katıldığını söyledi.
Bu örgütün gerçek yüzünü 15 Temmuz'da gördüğünü anlatan Benlikaya, Etkin Pişmanlık Yasası'ndan faydalanmak istediğini bildirdi.
Benlikaya, vatana ve millete ihanet etmediğini öne sürerek, şunları kaydetti:
"Bu yapı ile 3-4 yıl önce tanıştım. Herkesin bir sohbet grubu vardı ve öğrenci evlerinde sohbetler yapılıyordu. 17-25 Aralık sürecinden sonra sohbetlerde Bank Asya'da hesap açmamız ve destek olmamız istendi. Buradaki sanıklardan Ahmet Baharoğlu Bank Asya'ya destek olmak amacıyla aracını satıp bankaya yatırdı. Toplantılarda, 'fitre ve sadakalarınızı bize verin ihtiyaç sahiplerine ulaştıracağız' deniliyordu. Bir araya geldiğimizde Fetullah Gülen'e ait kitaplar ile farklı dini kitaplar okunuyordu. 15 Temmuz'dan önce Aktif-Sen'in yasa dışı olarak adlandırılacağını ve bu sendikadan istifa etmemiz istendi. Ben de geçen yılın haziran ayında istifa ettim. 15 Temmuz'da da gerçek yüzlerini gördüm. Pişmanım, beraatımı talep ediyorum."
"Üniversitedeki memurlardan sorumlu imam" olduğu iddia edilen tutuklu sanık Hikmet Nalbant ise üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, "Bu örgütle alakam yok. Memurlardan sorumlu imam değilim. Suçsuzum, tahliyemi talep ediyorum." dedi.
"Bank Asya'ya destek olmak dinimizin kurtuluşudur"
Duruşmada Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla beyan veren "Mert Bir" kod adlı gizli tanık, 17-25 Aralık sürecinden önce bu yapının içinde olduğunu söyledi.
Tutuklu sanıklardan Ahmet Baharoğlu'nun "cemaatte" aktif görev üstlendiğini öne süren gizli tanık, şöyle konuşu:
"Bu sanık 17-25 Aralık'tan sonra arabasını satıp Bank Asya'ya yatırdı. 'Bank Asya'ya destek olmak dinimizin kurtuluşudur' diyordu. Sürekli her şeyin daha iyi olacağını söyleyip örgüt propagandası yapıyordu. Diğer tutuklu sanık Hayati Karlıdağ ise 17-25 Aralık sonrası 'Cumhurbaşkanı kaçacak, uçaklar bekliyor' dedi. Sanıklardan Hikmet Nalbant ise Tepebaşı ilçesinde memurlardan sorumlu imamdır, kendisi sohbetleri planlar. Ayrıca rektörlük seçimlerinde rektör adayı için taraf toplardı. Buradaki diğer sanıklardan bazılarının bu örgüte üye olduğunu biliyorum."
"Çok kötü şeyler olacak"
Tanık olarak dinlenilen Zeynep Bala, sanıklardan Mehmet Ergin ile aynı büroda çalıştıklarını, sanığın sürekli FETÖ lehine propaganda yaptığı ifade etti.
Sanık Ergin'in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında kötü sözler sarf ettiğini söyleyen Bala, "Mehmet Ergin, bürodaki arkadaşlara Fuat Avni'nin paylaşımlarını gösterip okumalarını istiyordu. Darbe girişiminden bir gün önce mesai bitiminde bana 'Çok kötü şeyler olacak, çok canlar yanacak' dedi. 15 Temmuz'daki darbe girişimini görünce sanığın bu sözleri aklıma geldi." ifadesi kullandı.
Duruşmada tutuklu sanıklar haklarındaki suçlamaları kabul etmeyerek tahliyelerini, tutuksuz sanıklar ise beraatını talep etti.
Tutuklu sanıklardan Murat Baykal'ı adli kontrol şartıyla tahliye eden mahkeme heyeti, diğer sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 9 Mayıs'a erteledi.
