Euromoney: Akbank, Türkiye'nin En İyi Bankası
Akbank, 2014 Mükemmellik Ödülleri'nin dağıtıldığı Londra'dan Türkiye'nin En İyi Bankası seçilerek geldi.
"2014 Mükemmellik Ödülleri" - "2014 Excellence Awards" sahiplerini buldu. Uluslararası bankacılık sektörünün büyük önem verdiği bu prestijli ödülü " Türkiye'nin En İyi Bankası" – "Best Bank of Turkey" seçilen Akbank kazandı.
Törende " Türkiye'nin En İyi Bankası" – "Best Bank of Turkey" ödülünü, Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, Euromoney yetkililerinden aldı. Akbank son on yılda bu ödülü beşinci kez kazanarak önemli bir başarıya da imza attı.
Londra'da düzenlenen törende Binbaşgil, "Akbank olarak, 16 binin üzerindeki çalışanımızla hep birlikte yüksek bir performans göstererek, 2013 yılında çok ciddi başarılara imza attık. Tüm Akbanklılar'la birlikte gösterdiğimiz bu güçlü performans Euromoney'den " Türkiye'nin En İyi Bankası" ödülünü kazanmamızda belirleyici oldu. "dedi.
"GLOBAL EKONOMİDE TOPARLANMA TRENDİ GÖRÜYORUZ"
Global ekonomide genel bir toparlanma trendi görüldüğünü kaydeden Binbaşgil, "ABD ekonomisinin bu sene ve 2015'te yüzde 3'ler civarında büyümesini bekliyoruz. Aynı dönemde gelişmekte olan ekonomilerde ise büyüme yüzde 5 seviyesinde gerçekleşebilir. Euro Bölgesi ise son bir kaç yıldır küçülüyordu. Ancak bu yıl ve gelecek sene bölgede yüzde 1'in üstü büyüme görebiliriz." dedi. Olumlu likidite koşullarının risk alma iştahını artırdığını vurgulayan Binbaşgil, "Bu durum belli başlı finansal göstergelere de yansımış durumda. Sene başından bu yana gelişmekte olan ülkeler bono endeksi getirilerinde yaklaşık 100 baz puan düşüş, MSCI gelişmekte olan ülkeler hisse senedi endeksinde ise yüzde 13 yükseliş gerçekleşti." dedi.
İHRACATA DAYALI BÜYÜME MODELİ GÜÇLENİYOR
Yılın başında piyasalarda görülen volatilitenin ardından ekonomide olumlu sinyallerin gelmeye başladığının altını çizen Binbaşgil,"Ülkemizin son dönemde risk priminde azalış görüyoruz. Türkiye'nin 5 yıllık CDS'leri 274 puanlardan 170 puan seviyesine geriledi. Borçlanma maliyetlerinde de önemli düşüş yaşandı. Devlet tahvili faizleri yüzde 11'lerden yüzde 8'lere geriledi. Ülkemizin büyüme kompozisyonunda net ihracatın ağırlığının arttığını görüyoruz. Geçen sene net ihracatın GSYİH büyümesi içindeki etkisi negatifti. Bu sene ilk çeyrekte net ihracat milli gelir büyümesine yüzde 2.7 ile güçlü şekilde katkı sağlıyor. Orta Doğu'daki gelişmeler sonrası ülkemizin bölgeye ve Kuzey Afrika'ya ihracatında bir miktar düşüş yaşandı. Ancak bu Avrupa Birliği'ne ve diğer pazarlara yönelik ihracatımızdaki artışla dengelendi. Ülkemiz ihracat pazarlarında eskiye kıyasla önemli ölçüde çeşitlilik sağladı." dedi.
"EKONOMİDE İSTİKRAR GÜÇLENİYOR"
Uygulamaya konulan makro-ihtiyati tedbirlerin ekonomideki istikrarı güçlendirdiğini kaydeden Binbaşgil, "Alınan tedbirlerin olumlu sonuçlarını memnuniyetle izliyoruz. Bankacılık sektöründe mevduatların vadesi arttı. Bunun yanında, reel kesim borçlanma vadesi uzadı. Kredi büyümesi istikrar kazandı. Ayrıca cari açıktaki bir iyileşme var. Dış finansman koşullarında da iyileşme gerçekleşti." dedi. Binbaşgil tasarrufa yönelik teşviklerle emeklilik fonlarının hızla arttığını vurgulayarak, "2008'de emeklilik fonlarının milli gelire oranı yüzde 0.3'lerden 2014'te yüzde 1.6'ın üstüne yükseldi. Aynı dönemde 5 milyar TL büyüklüğündeki fon havuzu yaklaşık 6 katına çıkarak bugün 30 milyar TL'ye yaklaştı." dedi.
Olumlu gelişmelere rağmen global risklerin sürdüğünü belirten Binbaşgil,"Fed'in beklentilerden hızlı faiz artırımı yapıp yapmayacağı tartışılıyor. Euro Bölgesi deflasyon riski ile karşı karşıya. Rusya-Ukrayna gerginliği devam ediyor. Çin'de büyümenin yavaşlaması, gelişmekte olan ülkeler ve Orta-Doğu'daki gelişmeler de diğer sıkı sıkıya takip edilmesi gerek faktörler."dedi.
"TÜRKİYE'NİN ÖNÜ AÇIK"
Yılın ilk çeyreğinde yaşanan volatilite döneminin geride kaldığını ifade eden Binbaşgil, "Ülkemizin kamu dengesi sağlıklı. Bütçe açığımızın ve kamu borcumuzun milli gelire oranı Avrupa ülkelerinin ortalamasına kıyasla çok daha düşük. Riskleri etkin yöneten, sağlıklı bir bankacılık sektörüne sahibiz. Sektörümüzün takipteki kredi oranı Avrupa'dakilerin oldukça altında. Ayrıca sermaye yeterlilik oranımız da Avrupa'daki bankacılık sektörlerinin üstünde. Bunun yanında, avantajlı bir demografik yapıya sahibiz. Nüfusumuzun yarısı 30 yaşın altında. Bu genç nüfus ekonomimize dinamizm katıyor. Diğer yandan, ülkemizin yüzde 5 civarındaki potansiyel büyüme hızı yüzde 1-1.5 orana sahip Avrupa'nın oldukça üstünde. Global riskleri iyi yönetmemiz ve yapısal iyileştirmelere devam etmemiz durumunda, önümüzdeki dönemlerde de Türkiye çıkışını sürdürecektir. Türkiye'nin önü açıktır." dedi.
"BÜYÜMEMİZİ SÜRDÜRÜYORUZ"
Akbank'ın sağlıklı şekilde büyümesini sürdürdüğünü kaydeden Binbaşgil, "Büyürken Türkiye'nin sürdürülebilir büyümesine katkı sağlayacak sektörlere/segmentlere ayrı bir önem veriyoruz. Finansman desteği sağlarken önceliğimizi ülkemizi uluslararası rekabette ileriye taşıyacak ve istihdam artışına katkı sağlayacak sektörlere verdik. Bu kapsamda KOBİ, ticari ve kurumsal kredilerimizle reel sektöre sağladığımız kredi desteğini artırıyoruz. Makro ihtiyati tedbirlere paralel kredi kartları kredilerinde ise yavaşlama var." dedi.
"MÜŞTERİ ODAKLI BÜYÜMEYE DEVAM ETTİK"
Müşteri odaklı bir büyüme gerçekleştirdiklerinin altını çizen Binbaşgil, "Kredilerimizin aktif içindeki payını artırıyoruz. Müşteri odaklı bankacılığa devam edeceğiz." dedi.
"BÜYÜRKEN AKTİF KALİTEMİZİ KORUMAYI SÜRDÜRDÜK"
Akbank'ın etkin risk yönetimi ile her türlü ekonomik konjonktüre hazırlıklı olduğunu kaydeden Binbaşgil, "2013 yılında büyümemizi sürdürürken bu büyümeyi risk yönetiminden taviz vermeden, sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmeyi sürdürdük. Sektördeki en düşük takipteki kredi oranlarından birine sahibiz." dedi.
"KARLILIĞIMIZI KORUMAYA ÖZENİYORUZ"
Bankacılıkta daha fazla kredi sağlamak için özkaynakların güçlenmesinin önemini vurgulayan Binbaşgil, "Bankalar karlarını sermayelerine ekleyerek daha fazla finansman için kaynak yaratıyorlar. Bu sebeple sürdürülebilir karlılık önemli. Akbank olarak bu konuya önem veriyoruz. Son senelerdeki özkaynak karlılığımızı yükselttik." dedi.
"REEL SEKTÖRE DESTEĞİMİZİ SÜRDÜRDÜK"
Ekonominin ve reel sektörün sağlıklı şekilde büyümesi için desteklerini artırdıklarını kaydeden Binbaşgil, "Geçtiğimiz yıl Mart ve Ağustos'ta imzaladığımız sendikasyon kredileri ile yurtdışı borçlanma maliyetlerini aşağı çektik. Böylece ekonomimize ve reel sektörümüze daha uygun maliyetlerle finansman kaynağı sağlamaya devam ettik. Aynı dönemde Türkiye'den uluslararası piyasalara yapılan ilk TL cinsinden tahvil ihracına imza attık. Bunun yanında enerji, gayrimenkul ve turizm başta olmak üzere ekonomimizin lokomotif sektörlerine finansman desteğimizi artırdık. KOBİ'lere ayrı bir önem veriyoruz. KOBİ'lere "Olduğunda Öde" kredisi ile esnafımıza sabit faiz ve esnek geri ödeme fırsatı sunduk. Tasarruf bilincinin daha da yayılması için çalışmalarımızı da sürdürdük." dedi.
"GELİŞMEKTE OLAN İLLERE ÖNCELİK"
Geçen yıl başından bu yana 31 ilde, 73 yeni şube açtıklarının altını çizen Binbaşgil, "Şube açılışlarında gelişmekte olan illere öncelik verdik. Böylelikle, daha fazla şirketin ve vatandaşımızın bankacılık faaliyetlerine erişimin artmasına katkı sağladık. Bir çoğu ekonomi yönetiminin teşvik kapsamında bulunan bu illerin gelişmesine daha fazla destek sağlayacağız." dedi.
"HİZMET KALİTEMİZİ HER YIL YÜZDE 20 ARTIRIYORUZ"
Akbank'ın hizmet kalitesini ve müşteri memnuniyetini daha da ileriye taşımak için çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Binbaşgil, "Müşterilerimizin en üstün bankacılık deneyimini yaşaması önceliğimiz. Günde 850 müşterimizle görüşüyoruz. Yılda 170 bin anket yapıyoruz. Bu sayede tüm kanallarımızdaki hizmet kalitesinin nabzını tutuyoruz. Şubelerimizde daha yalın bir iş modelini yaygınlaştırdık. Şube çalışanlarımızın müşterilerimizle daha fazla ve kaliteli zaman geçirmesinin önünü açtık. Yaptığımız çalışmalar son 2 sene içinde müşteri tavsiye oranımızı yüzde 19 yükseltti." dedi.
"OPERASYONEL VERİMLİLİKTE LİDERİZ"
Akbank'ın şube başına bankacılık hacmiyle sektörün önünde yer aldığını vurgulayan Binbaşgil, "Yalın şube anlayışımız ve süreçlerimizde gerçekleştirdiğimiz iyileştirmelerle müşterilerimize yılda 2.5 milyon saat daha fazla zaman ayırmaya başladık. Hizmet kalitemizi ve müşteri odaklılığımızı daha da ileriye taşıdık." dedi.
"TEKNOLOJİ VE YENİLİKÇİLİKTE TÜRKİYE'NİN LİDERİYİZ"
Direkt Kanallarda Türkiye'de pek çok ilke imza attıklarını belirten Binbaşgil,"Twitter üzerinden müşteri desteği, kol saati için geliştirilen ilk bankacılık uygulaması, internet üzerinden Türkiye'nin ilk video chat uygulaması ve ibeacon-cep telefonu ile ATM'den para çekme uygulaması bu yeniliklerden bazıları. Teknoloji ve yenilikçilikte liderliğimizi sürdürüyoruz." dedi.
"İŞLEMLER ARTIK DİREKT KANALLARDAN GEÇİYOR"
Müşterilerin direkt kanal kullanımının arttığına dikkat çeken Binbaşgil, "2012'ye kıyasla geçen sene direkt kanal kullanımı yüzde 4 artışla yüzde 70'e yükseldi. Para Çekme, para transferleri ve para yatırma işlemlerinin direkt kanal payları da sırasıyla yüzde 89, 79 ve 58 seviyesinde bulunuyor." dedi.
"EN ÖNEMLİ YATIRIMIMIZ İNSAN"
Müşteri memnuniyetinin işinde fark yaratan çalışanlarla mümkün olduğunu söyleyen Binbaşgil, "Türkiye'nin en iyi bankacılarından oluşan bir ekiple çalışıyorum. Türkiye'de 4 büyük rakip özel banka içinde en çok yüksek lisanslı ve doktoralı çalışan sayısı Akbank'ta. Bu yıl ilk 6 ayda gerçekleştirdiğimiz işe alımların hemen hemen hepsini yeni mezunlar oluşturuyor. Üst düzey yöneticilerimizin yaklaşık üçte biri kadınlardan oluşuyor. Deneyimi, eğitimi, gençliği kadınlarımızın sağduyusuyla harmanlıyoruz.
"DİREKT KANALLARDA DÜNYA LİGİNDEYİZ"
Bankacılıkta da geleceğin mobilitede olduğunu vurgulayan Binbaşgil,"Bu nedenle mobil bankacılığa önemli yatırımlar yaptık ve öncü bir konuma da geldik. Akbank Direkt Mobil, Barselona'da gerçekleştirilen Mobil Dünya Kongresi'nde (GSMA-Mobile World Congress) "Dünyanın En İyi Akıllı Telefon Uygulaması" seçildi. Bu ödülü alan ilk Türk bankası olduk. Aynı yarışmada farklı kategorilerde ödül kazanan Accenture, AT&T, HTC, LG, Nokia, Vodafone gibi global markalarla "Direkt Kanallar"da dünya ligindeyiz. Bu konuda iddialıyız ve dünyadaki en iyi bankalardan biriyiz diyebilirim. Bu da müşteri memnuniyetine ve işlem adetlerimize yansıyor. Şu an Türkiye'deki en çok tercih edilen mobil uygulamalardan birisi Akbank'ta." dedi.
"2014 VE SONRASINDA DA YATIRIMLARIMIZ DEVAM EDECEK"
Sektörün üzerinde karlılık içinde büyümeye önümüzdeki yıllarda da devam edeceklerini vurgulayan Binbaşgil, "Ülkemizdeki istikrarlı gelişimin devam edeceğine inanıyoruz. Bu nedenle de Akbank önümüzdeki yıllarda da yatırımlarına ve büyümesine devam edecek. Vizyonumuz 3 yıl içinde kredilerin toplam aktifler içindeki payını yüzde 65'lere çıkararak daha müşteri odaklı bir banka olmak. Bu büyümeyi sağlıklı bir biçimde, hizmet kalitesi ve şeffaflığı en üst noktada tutarak yapacağız. Kalıcı Liderlik yolunda altyapı yatırımlarımız sürecek. 5 alanda önemli gelişmeler sağlamaya devam edeceğiz. İnsan Kaynakları, Teknoloji, Operasyonel Verimlilik, Risk Yönetimi ve Akbank Direkt önemli transformasyon alanlarımız olacak. 2014'te yaklaşık 40 şube açacağız ve şube sayımız 1.000'in üzerine çıkacak. ATM sayımız 4.300'e yaklaşacak. Bu sene de 120 milyon dolar civarında bir teknoloji yatırımımız olacak." dedi.
