Haberler

Everest'te Türkiye'yi En Büyük Güçle Temsil Edeceğim" (1)

Abone Ol

Dünyanın en zorlu yarışlarından olan Everest Maratonu'nda yer alacak sunucu ve yazar Ece Vahapoğlu, organizasyonda Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmek için mücadele vereceğini söyledi.

ERCAN DOĞAN - Dünyanın en zorlu yarışlarından olan Everest Maratonu'nda yer alacak sunucu ve yazar Ece Vahapoğlu, organizasyonda Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmek için mücadele vereceğini söyledi.

Ece Vahapoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Everest Dağı'nda 29 Mayıs'ta gerçekleştirilecek maratonda ilk Türk sporcu olmanın gururunu yaşadığını belirterek, "İlk hedefim yarışı bitirmek. Oradaki psikolojiyi ve şartları bilmiyorum. Siz ne kadar iyi sporcu olursanız olun, o basınca ve rakıma geçtiğinizde ne olacağını görüyorsunuz. Hedefim yarışa ilk katılan Türk sporcu olarak yarışı bitirmek. Zaten insanlar birbirleriyle yarışmıyorlar. İlk hedef sapasağlam bir şekilde, bir şey olmadan finişe gelmek." diye konuştu.

Son 5 yıldır lisanslı sporcu olarak çeşitli yarışlara katıldığını aktaran Vahapoğlu, şöyle devam etti:

"Everest Maratonu'nun zirvesini yaptıktan sonra ne yapabilirim bilmiyorum. Ondan sonra herhalde uzaya gitmek kalır. Everest Maratonu, Guinness Rekorlar Kitabı'nda yer alan dünyanın en yüksek ve zor maratonu. Üç sene önce gitmeyi gönlüme koymuştum. Bir süredir hazırlanıyordum. Son 6 ayda ciddi şekilde antrenman yapmaya başladım. Oradaki yüksekliği hissedebilmek için özel kurumlarda az oksijenli hipoksi odalarına girdim. Çeşitli parkurlarda antrenman yaptım."

"Sürprizlerle karşılaşabilirsiniz"

Yarış esnasında batonlarla tırmanışın olacağını anlatan Vahapoğlu, "Asıl zor olan aşağı inişler. Kaygan zemin. Kaya çok zor bir zemin. Sürprizlerle karşılaşabilirsiniz. Biz yarış öncesi 15 gün boyunca belli yüksekliğe çıkmak için yürüyeceğiz. En zoru orada yaşayacağınız basınç şoku, çok az oksijen var. 2 bin 800 metreden başlıyor, 5 bin 450 metreye kadar gidiyor. Basınç, az oksijen, kusma ve bilinç kaybı yaşayabiliyorsunuz. Herkes baş ağrısı yaşıyor. Dengeler bozuluyor. Asıl mücadelemiz vücut metabolizmasının değişiminde olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Şu ana kadar bir Türk sporcunun organizasyona katılmadığına dikkati çeken Vahapoğlu, "Sporcular 21 gün boyunca orada olduğu için çok maliyetli. Ultra maraton, maraton ve yarı maraton olmak üzere 3 kategoride yarışlar olacak. Ben yarı maraton koşacağım. 21 kilometreyi normalde 2 saatin altında koşuyorum ama orada 6-7 saat yarış sürecek. Koşma, tırmanış ve iniş mücadelesini içeriyor. Bu zorlu yarış 4 bin metrelerden 3 bin 500 metreye kadar inecek." ifadelerini kullandı.

Kendi kategorisinde şu ana kadar 9 sporcunun kayıt yaptırdığını vurgulayan Vahapoğlu, "Bunların 4'ü kadın. Çok zorlu bir yarış olacak. 21 gününüzü dağda geçiriyorsunuz. Çok az kişi yarışa başlıyor. 7 saat boyunca önünüzde, arkanızda kimse olmayacağı için kendinizi yalnız hissedeceksiniz. İnancım ve kalbim pır pır atıyor. Türkiye'yi en iyi şekilde, ciğerimden, kaslarımdan gelen en büyük güçle temsil etmeye çalışacağım." şeklinde konuştu.

"Zoru başarmak sonucun büyüklüğünü getiriyor"

Böyle zorlu bir yarışta yer alma nedeniyle ilgili Vahapoğlu, şunları söyledi:

"Bir şeye inandığım zaman cesaretle hareket ediyorum. Yarışa katılmam cesur bir davranış, farkındayım. Hayatta risk almadan başaramıyorsunuz. Bazen ilahi bir şey gelir. İç sesim 'Everest Dağı'na git' diyordu. En zor maraton. Çok heyecanlı. Zoru başarmak sonucun büyüklüğünü getiriyor."

Organizasyon sırasında Everest Dağı'nda dağcıların ana kampında da konaklama fırsatı bulacaklarına dikkati çeken Vahapoğlu, "Ana kamp 5 bin 450 metrede biter. Sonra profesyonel dağcılar, konaklamadan zirveye tırmanır. Biz bu noktaya kadar geliyoruz. Bir gece ana kampta konaklayacağız. Sonra aşağı ineceğiz." şeklinde görüş belirtti.

Bu projeyi gizli tutarak antrenmanlarını sürdürdüğünü anlatan Vahapoğlu, şunları kaydetti:

"Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan'a bahsetmiştim. Özellikle bir Türk kadınının uluslararası yarışlara katılmasına çok ilgi gösterdi. Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Herkes İçin Spor Federasyonunun desteğiyle katılıyorum. Herkese çok teşekkür ediyorum. Kendinize inanıyorsanız birilerinin sizi desteklemesi çok önemli. Ankara'nın, devletimin benimle olduğunu hissetmek ayrı gurur veriyor."

Zorlu yarışa katılacağını öğrenenlerin kendisine farklı tepkiler verdiğini aktaran Vahapoğlu, "Genelde şaşkınlık gösteriyorlar. Daha ötesi ne olabilir, diye bakıyorlar. Tabii yüreklendirenler de var. Yarışa katılacağıma inanmakta zorlanıyorlar. Bir şeyi başarmanın verdiği istek ve cesaretle gidiyorum. Bana kameraman arkadaşım da eşlik edecek. Bu tür yarışlarda deneyimli biri. Bütün anımı filme alacağız ve belgeselimiz olacak." değerlendirmesini yaptı.

"Bundan sonra beni ne keser bilmiyorum"

Gelecek yıllarda gerçekleştirilecek Everest Maratonu'na başka Türk sporcunun katılmasına ön ayak olmanın mutluluğunu da yaşadığını belirten Ece Vahapoğlu, "Bundan sonra beni ne keser bilmiyorum." ifadesini kullandı.

Maraton için Nepal'e çok sayıda ekipmanla gideceğini vurgulayan Vahapoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Büyük bir sırt çantası olacak. İlaçlarımız var. Yağmura ve rüzgara karşı koruyucu kıyafetler olacak. Akşamları sıcaklık eksi 10'a geçtiği için çok sıcak tutan şeyler giymemiz gerekiyor. Yarışta bir sırt çantam olacak. Takviyeler, proteinler ve su yanımızda olacak. Küçük bir havlu ve kağıt mendil olacak. Batonlar günlük yürüyüşte gerekiyor. Çıkışlarda ve inişlerde batonları kullanacağız. Yanımda ne küpe ne de nişan yüzüğümü götüreceğim. Makyaj da olmayacak."

Everest Maratonu, 29 Mayıs 1953'te Everest'e çıkan ilk dağcılar anısına 2003'ten beri her yıl 29 Mayıs'ta yapılıyor. Maratonla ilgili Everest Dağı'ndaki organizasyon, 14 Mayıs-3 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilecek.

Kaynak: AA / Güncel

Ece Vahapoğlu Everest Dağı Türkiye Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title