Fetö'nün İstanbul'daki "Mahrem İmamları" Davası
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "mahrem" nitelikli sözde emniyet teşkilatı yapılanmasında yönetici oldukları iddiasıyla aralarında meslekten ihraç edilen kamu görevlilerinin de bulunduğu 181'i tutuklu 198 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması tamamlandı.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) "mahrem" nitelikli sözde emniyet teşkilatı yapılanmasında yönetici oldukları iddiasıyla aralarında meslekten ihraç edilen kamu görevlilerinin de bulunduğu 181'i tutuklu 198 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşması tamamlandı.
İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında oluşturulan binadaki duruşmada, sanık savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık Bülent Bol, savunmasında, silahlı terör örgütü FETÖ'yle bağlantısının bulunmadığını öne sürerek, "Tuzla Zirve dershanesinde öğretmenlik yaptım. Dershanede çalışmam tamamen ekonomik ilişkiye dayanır, daha sonra anlaşamayarak istifa ettim. Kod isim kullanmadım. Bu yapıya ait gazete veya dergi aboneliğim olmamıştır. Suçlamaları kabul etmiyorum." dedi.
Tutuklu sanık Bülent Demir, öğretmen olduğunu ve ekonomik sebeplerle dershanede çalıştığını anlattı.
Demir, eşini Bank Asya'daki hesabın açılış tarihinin eski olduğunu belirterek, "19 yıllık öğretmenlik geçmişim vardır. Birçok meslek grup ve kişilerle diyaloğum olmuştur. FETÖ'yle iltisaklı kimseden talimat almadım, kimseye talimat vermedim. Bank Asya'daki hesap açılma işlemi 17-25 Aralık olayları öncesindedir. Bu bankanın tercih sebebi ise evimize yakın olmasıdır. Eşim gün parasının kaybolmaması için bankaya para yatırmıştır, banka hakkında olumsuz haberlerin çıkmasıyla parayı çekmiştir." diye konuştu.
"Ev, araba almak için faizle kredi alınabilir, icazet aldım"
Savunmasını tamamlayan tutuklu sanık Ceyhun Cücügen, "Celil" kod isimini kullandığı iddialarını kabul etmedi.
Bank Asya'daki hesap hareketliliğinin sebeplerini anlatan Cücügen, "Bank Asya'da 2013 sonrası hesabımda artış olmuştur. Araba almak için kredi çekmiştim. Faiz konusunda titiz olduğum için bu bankayı tercih ettim. ByLock ve Eagle programlarını kullanmadım. Ayrıca, hakkımdaki ByLock kullandığıma yönelik tespit de hukuka tamamen aykırıdır." ifadelerini kullandı.
Mahkeme Başkanı Mustafa Taşkın, "Faiz konusunda titiz olan biri faizli kredi çeker mi?" sorusuna Cücügen, "Ev veya araba alırken faizli kredi alınabilir. Sorun yoktur. Böyle icazet aldım." karşılığını verdi.
Taşkın'ın "İcazeti kimden aldın, söyle kayıtlara geçsin?" şeklindeki sorusunu Cücügen, "Okuduğum kitaplardan, tanıdıklarımdan aldım." diye yanıtladı.
Cep telefonu muamması
Savunmasına devam eden Cücügen, önce teslim olduğunu, adli kontrolle serbest bırakıldığını, daha sonra tekrar gözaltına alındığını söyledi.
"Gözaltına alındığında yanında telefon var mıydı?" sorusuna "Yoktu" diye cevap veren Cücügen'e, Mahkeme Başkanı Taşkın ile duruşma savcısı aynı soruyu tekrar yöneltti.
Cücügen, "Yoktu" diye cevapladığı sorunun ikinci kez sorulması üzerine ise "Hatırlamıyorum." dedi ve eşinin telefonunu kullandığını söyledi.
Taşkın'ın "Herkes cep telefonu kullanabilir. Sen neden eşinin telefonunu kullanıyorsun?" şeklindeki sorusuna ise Cücügen, "Bir süre ortak telefon kullanıyorduk." diye cevap verdi.
Duruşmada sırasıyla söz alan tutuklu sanıklar Ekrem Ayar, Emrah Turgut, Emre Demiryürek, Enes Mollaoğlu, Fatih Köseni, Ercan Tufan, Sezai Dumlupınar, Mehmet Emin Öztürk ve Erkan Kutluay da haklarındaki suçlamaları kabul etmeyerek, tahliye talebinde bulundu.
Duruşma, sanık savunmalarının tamamlanması için yarına ertelendi.