Fetö/pdy Davası
Isparta'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na ( FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan ve aralarında eski Isparta Valisi Memduh Oğuz, eski Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Rektörü Prof. Dr.
Isparta'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na ( FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan ve aralarında eski Isparta Valisi Memduh Oğuz, eski Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu ile bazı eski rektör yardımcılarının da bulunduğu 49'u tutuklu 130 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma, sanık sayısının fazlalığı nedeniyle adliyenin konferans salonunda yapıldı.
Duruşmaya, aralarında eski SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicoğlu, eski Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Talip Türcan, Prof. Dr. Süleyman Seydi, eski Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Halil Karakoç, eski Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tuğrul Sezer, iş adamları Bedri Ayhan, Alper Bayhan, Özcan Pınarcı, örgütün "Isparta bölge imamı" olduğu iddia edilen Osman Demirhan'ın da bulunduğu 49 tutuklu sanık ile tutuksuz yargılanan bazı sanıklar hazır bulundu.
Akşehir Cezaevi'nde bulunan tutuklu eski Isparta Valisi Memduh Oğuz ve SDÜ personeli Kürşat Mustafa Gök ise duruşmaya video konferans yöntemiyle katıldı.
Tutuksuz yargılanan sanıklardan eski SDÜ İdari ve Mali İşler Daire Başkanı Zümriye Irlayıcı, savunmasında devlete ve millete bağlı olduğunu, 31 yıldır devlete hizmet ettiğini belirterek, FETÖ üyeliği suçlamasını kabul etmedi.
Örgüt adına para topladığı iddia edilen Yüksek Öğrenim Sosyal Kalkındırma Eğitim ve Kültür Derneğinin FETÖ'cü olduğunu bildiğini belirten Irlayıcı, üniversitede düzenlenen bahar şenliklerinin bu dernek tarafından organize edildiğini, eski Rektör Hasan İbicioğlu'nun bu derneğe üniversitedeki kantin işletmecilerinden para alınması talimatı verdiğini anlattı.
Irlayıcı, işletmecilerden alınan paranın dernek hesabına yatırılmasının da eski Rektör İbicioğlu'nun talimatıyla yapıldığını iddia etti.
Üniversitede örgüt yapılanmasına ilişkin konuşan Irlayıcı, "Üniversitede ilan kişiye özel yayınlanıyordu. Yani önceden alınacak kişiye göre ilana çıkılıyordu. Bu ilanların hepsi de dönemin Rektör Yardımcısı Numan Tamer'in elinden geçiyordu. Kimi almak istiyorlarsa onu alıyorlardı. Bu rektörün yaptığı bir şey, benim görev alanım değil." dedi.
İbicioğlu'nun örgütün desteği ile rektör seçildiğini ve seçildikten hemen sonra örgüt adına kadrolaşmaya gittiğini öne süren Irlayıcı, "Rektör, göreve seçildikten sonra Gülen cemaatine yakın olan kişilerle kadrolaşmaya gitti. Bu kişiler Gülen cemaatine mensuptu. Gülen cemaatinin onayı olmadan kimse alınamazdı." diye konuştu.
"İbicioğlu'nun Gülen ile görüştüğünü herkes konuşuyordu"
Irlayıcı, SDÜ Güzel Sanatlar Fakültesi kantininin o zamanki Yüksek Öğrenim Sosyal Kalkındırma Eğitim ve Kültür Derneğinin başkanı olan tutuklu sanık Adem Demiralay'a devredilmesi yönünde İbicioğlu'ndan talimat aldığını ancak kendisinin sadece Demiralay'ı kantin işletmecisi Süleyman Eryılmaz ile görüştürdüğünü anlattı.
Rektör İbicioğlu ve rektör yardımcılarının ABD'deki bir üniversite ile iş birliği için söz konusu ülkeye gittiğini anlatan Irlayıcı, İbicioğlu ve diğerlerinin örgüt elebaşısı Fetullah Gülen ile görüştüğünün, ziyaret sonrası üniversitede herkesçe konuşulduğunu kaydetti.
Irlayıcı, ayrıca eski Genel Sekreter Aziz Bayrak'a İbicioğlu'nun mobbing uygulandığını da anlattı.
Sanık Kürşat Mehmet Gök ise dernek üyeliğinin olduğunu ancak "himmet" adı altında kimseden para toplamadığını savundu. 17-25 Aralık darbe girişiminin ardından dernekten ayrılmak istediğini belirten Gök, dernekten fiilen ayrıldığını ancak korktuğu için resmi olarak ayrılmadığını öne sürdü.
"Mafya tipi bir yapı"
Sanıkların savunmalarının ardından söz alan müşteki SDÜ öğretim görevlisi Nevzat Özgür, İbicioğlu döneminde mobbinge maruz kaldığını ve 20'ye yakın soruşturma geçirdiğini anlattı. Kendisi hakkında açılan soruşturmaların çoğundan aklandığını dile getiren Özgür, üniversite yönetiminin ilk başta FETÖ'yle ilgisinin olduğunu bilmediğini ancak mafya tipi bir yapı olduklarını anladığını kaydetti.
Başında olduğu araştırma merkezindeki 2 kadronun 3 ay boyunca boş kaldığını anlatan Özgür, kadroların bu kadar süre boş kalmasının üniversite yönetiminin buralara örgüt mensubu kişilerin atamaya çalışmasından kaynaklandığını öne sürdü.
Özgür, üniversitede görünür rektörün Hasan İbicioğlu olmasına rağmen tüm işlerin firari sanık Numan Tamer'in kontrolünde gerçekleştiğini, asıl rektörün Tamer olduğunu öne sürdü.
Üniversitedeki kantinlerin işletmecileri olan müştekiler Hüseyin Tekeli ve Hasan Avcu da Zümriye Irlayıcı'nın bahar şenlikleri ve Türkçe Olimpiyatları için bağış istediğini ve bu bağışın Yüksek Öğrenim Sosyal Kalkındırma Eğitim ve Kültür Derneğinin hesabına yatırılması gerektiğinin kendilerine söylendiğini aktardı.
Mahkeme heyeti, diğer sanık ve müştekilerin dinlenmesi için duruşmayı yarına erteledi.