"Futbolda Şike" Davası
Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin, usulü eksiklikler nedeniyle geri gönderdiği dava dosyası İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ne ulaştı Dosyanın, davaya katılma talepleri reddedilen 2 kişi ile baro tarafından atanan bir sanık avukatına gerekçeli kararın tebliğ edilmediği ve Maliye Bakanlığı'nın temyiz talebinden vazgeçildiğini belirtir "olur" yazısının aslının dosyada bulunmadığı gerekçesiyle mahkemeye gönderildiği anlaşıldı
"Futbolda şike" davası dosyası, temyiz edildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından, gerekçeli kararın tebliğ edilmesindeki eksiklik ve Maliye Bakanlığı'nın "olur" yazısının aslının dosyada bulunmaması gerekçeleriyle, eksikliklerin giderilmesi için, davayı hükme bağlayan İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ne geri gönderildi.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 2 Temmuz 2012 'de, aralarında Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın da olduğu 48 sanığın, "çıkar amaçlı suç örgütü kurmak", "örgüte üye olmak", "şike", "teşvik", "tehdit" ve "rüşvet vermek-almak" gibi suçlardan 5 ay ile 4 yıl 7 ay arasında değişen hapisle cezalandırılmasına karar verilen "Futbolda şike" davası dosyasının temyiz için gönderildiği Yargıtay 5. Ceza Dairesi, dosyayı, usül eksikliği nedeniyle mahkemeye geri yolladı.
"Baronun görevlendirdiği avukatla sanıklarca belirlenen avukat arasında fark yok"
Yargıtay'ın ilamında, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 11 Ekim 2011 tarihli kararı örnek gösterilerek, yargılama aşamasında Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (CMK) 150/1 ve 156. maddeleri uyarınca sanıkların istemi üzerine baro tarafından görevlendirilen avukatın, zorunlu avukat konumunda olmadığı ve yine CMK'nın 188/1. maddesine göre, yapılan tüm oturumlarda hazır bulunması zorunluluğunun da bulunmadığı belirtilerek, baro tarafından görevlendirilen avukatın, vekaletnameyle belirlenen avukattan herhangi bir farkı olmadığı hatırlatıldı.
Üzerine atılı suçların alt sınırı 5 yıldan fazla hapis cezası gerektirmeyen sanıklardan Aykut Aydın'ın savunmasının 21 Mayıs 2012 tarihli ara duruşmada avukatı Hatice Odabaşı huzurunda alındığı ve bu avukatın istifa ettiğine ya da bu görevinin son bulduğuna dair dosyada herhangi bir bilgi veya belgenin mevcut olmadığı belirtilen Yargıtay ilamında, 7201 sayılı Tebligat Yasası'nın 11. maddesi uyarınca, avukatla takip edilen işlerde, tebligatın avukata yapılması gerekirken, gerekçeli kararın sadece sanık Aydın'a tebliğ edildiği aktarıldı.
Davanın farklı tarihli duruşmalarında alınan ara kararlar gereği davaya katılma talepleri reddedilen Kerim Turan Kerimoğlu ve Öztekin Bayrak adlı kişilere de CMK'nın 260/1. maddesi gereği kanun yoluna başvurma hakları bulunduğu halde gerekçeli kararın tebliğ edilmediği kaydedilen ilamda, Hazine avukatı Erdenur Baykal'ın "temyiz talebinden vazgeçilmesi"ne ilişkin dilekçesinin ekinde bulunan Maliye Bakanlığı Başhukuk Müşavirliği ve Muhakemat Genel Müdürlüğü'nün 1 Kasım 2012 tarihli "olur" yazısının aslı ya da onaylı sureti yerine, onaysız fotokopisinin dosya arasında bulunduğunun anlaşıldığı bildirildi.
Mahkeme eksiklikleri giderecek
Yargıtay ilamında, varsa, sanık Aykut Aydın'ın avukatı Hatice Odabaşı ile katılma istemlerinin reddine karar verilen Kerim Turan Kerimoğlu ve Öztekin Bayrak'a gerekçeli kararın yöntemince tebliğ edildiğini gösteren bilgi ve belgelerin, yoksa da tebliğ eksikliklerinin giderilerek buna ait belgelerin ve Maliye Bakanlığı'nın "olur" yazısının aslı ya da onaylı bir suretinin dosyaya konulmasına karar verildiği ifade edildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, bu ilamı, usulü eksiklikler olduğu bildirilen davanın görüldüğü İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Dava dosyasının da bu mahkemeye geldiği öğrenildi.
Mahkemenin, Yargıtay'ca belirlenen söz konusu eksiklikleri, duruşma yapılmaksızın gidereceği ve daha sonra dosyayı temyiz incelemesine devam edilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla yeniden Yargıtay 5. Ceza Dairesi'ne göndereceği kaydedildi. - İstanbul