Haberler

Gazeteci Yazar Albayrak, Üniversitelilerle Bir Araya Geldi

Abone Ol

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Üniversite öğrencilerinden genel ve detay - Gazeteci Yazar Albayrak'ın salona gelişi - Albayrak'ın konuşması - Prof. Dr. Meliha Nurdan Taşkıran, Albayrak' a teşekkür belgesi ve çiçek takdim etmesi - Albayrak'ın kitaplarını imzalaması Albayrak üniversitelilerle bir araya geldi- Gazeteci-yazar Albayrak: "Zengin nasıl kazancının zekatını veriyorsa, ben de bilgimin zekatı olarak yazı yazıyorum" Gazeteci-yazar Sadık Albayrak, "Zengin nasıl kazancının zekatını veriyorsa, ben de bilgimin zekatı olarak yazı yazıyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Üniversite öğrencilerinden genel ve detay - Gazeteci Yazar Albayrak'ın salona gelişi - Albayrak'ın konuşması - Prof. Dr. Meliha Nurdan Taşkıran, Albayrak' a teşekkür belgesi ve çiçek takdim etmesi - Albayrak'ın kitaplarını imzalaması Albayrak üniversitelilerle bir araya geldi- Gazeteci-yazar Albayrak: "Zengin nasıl kazancının zekatını veriyorsa, ben de bilgimin zekatı olarak yazı yazıyorum" Gazeteci-yazar Sadık Albayrak, "Zengin nasıl kazancının zekatını veriyorsa, ben de bilgimin zekatı olarak yazı yazıyorum" dedi.Albayrak, Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İletişim Fakültesi Mustafa Güneşdoğdu Kampüsü'nde öğrencilerle "Kültür Tarihimizde Matbuat" adlı söyleşi yaptı.Geleceğin iletişimci, gazeteci ve yazarlarıyla bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu ifade eden Albayrak, demokrasilerde gazetecilerin üstlendiği görevin önemine işaret etti. Söyleşide gazetecilik mesleğine akademik ve bilimsel yönden yaklaşmayacağını, Türkiye'nin geçmişinde yaşananları aktaracağını söyleyen Albayrak, basının geçmişte "matbuat" diye adlandırıldığını söyledi.Anadolu'dan İstanbul'a gelen ve geçmişte "hırpani" diye küçümsenen insanların çocuklarının bugün okuyup her alanda meslek sahibi olduğunu belirten Albayrak, "Şimdi o çocuklar gazeteci, yazar, profesör, doktor, mühendis, mimar ve hakim oldular. Bugünkü mütegallibe sisteminde düzenin sindiremediği sizin analarınızın, babalarınızın Türkiye'ye hakim olması ve onların yetiştirdiği çocukların bugün Türkiye'yi idare etmelerinden hasıldır" dedi.- "Bizim kültür tarihimiz eğer tıp ise İbn-i Sina'ya doğru gider, sosyal ise İbn-i Haldun'a gider"Türkiye'nin geçmişinde "reform" bahanesiyle tasfiyeler yapılarak insanların geçmişinden koparılmaya çalışıldığını dile getiren Albayrak, şöyle konuştu: "Alman faşizminden kaçan adamlar üniversite reformları adı altında gelmişler Türkiye'ye, Almanya'da yapamadıklarını kurmuşlar. Halbuki bizim kültür tarihimiz eğer tıp ise İbn-i Sina'ya doğru gider, sosyal ise İbn-i Haldun'a gider. Fakat arada kesmişler bunu. Basında da bu böyle olmuş. 'Meşrutiyet İstanbul'unda sosyal değişim ve kadın' diye bir kitap inceledim. Öyle ilginç şeyler var ki kadınlarla ilgili. İlk uçak yapılırken çarşaflı kadınlar gidiyorlar 'biz pilot olacağız' diyorlar. Zannediyorlar ki peçenin altında, şalın altında kadın çuvala girmiş. Değil. Memleketten kaçarken o mütegallibe, o yazarlar, o gazeteciler, o enteller, danteller, çarşaflı kadınlar, o sakallı insanlar onlar bu memleket için mücadele veriyorlardı. Onlar sizin babalarınız, dedeleriniz, ninelerimiz."- "Ben hapse girdim, çıktım, kurtlu çorba içtim"Türkiye'de her çağda her alanda ihtisas sahibi insana ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Albayrak, nasıl gazeteci ve yazar olduğunu da anlattı.Gazeteciliğe başladığı dönemde yazılarından dolayı bir çok sorun yaşadığını söyleyen Albayrak, "Ben Kuran-ı Kerim okuduğum için almışım İstiklal Marşı'nın 1920 yılında basılan Osmanlıcasını okumuşum. Bunlar gericilik ananesi değil. Bunları öğrenmek insanın hakkıdır. Ben İmam Hatip, İslam Enstitüsü mezunuyum. Babam ulemadan. Zengin nasıl kazancının zekatını veriyorsa, ben de bilgimin zekatı olarak yazı yazıyorum. Beni o dönem memuriyetten attılar. Oldum gazeteci yazar. Yazar olunca problem ne biliyor musunuz? Sana yazı yazdırmazlar, engellemeye çalışırlar, suç unsuru bulurlar. Ben hapse girdim, çıktım, kurtlu çorba içtim. Niye? Devletin iktisadi içtimai nizamını dini esaslara uydurma gayesiyle çıkar sağlamak ve yazı yazmak. Böyle kokuşmuş bir düzen vardı" ifadelerini kullandı. Türkiye'nin o dönemde her alanda geri bırakılmaya çalışıldığını ileri süren Albayrak, o zamanlarda böyle toplantılar dahi yapılamadığını belirterek, "Türkiye'nin sanayi ve ekonomide geri kaldığı gibi basın, yazarlık ve gazetecilik sektöründe de geri kaldığını, basın sektörünü bugün olduğu gibi memleketi sömüren büyük holdinglerin yönettiğini" dile getirdi.Söyleşinin sonunda Çarşamba İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meliha Nurdan Taşkıran, Albayrak' a teşekkür belgesi ve çiçek takdim ederken, Albayrak, ise bazı kitaplarını İletişim Fakültesi kütüphanesine hediye etti. Söyleşiye, Canik Belediye Başkanı Osman Genç, Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Kaynak: AA / Güncel

Sadık Albayrak İstanbul Taşkıran Türkiye Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title