Gazeteci, Yazar ve Aktivistlerden Çözüm Sürecine Destek
İstanbul’da gazeteci, yazar, akademisyen ve avukatların oluşturduğu “Barışa Bak Platformu”, çözüm sürecine destek vermek için kampanya başlattı.
İstanbul'da gazeteci, yazar, akademisyen ve avukatların oluşturduğu "Barışa Bak Platformu", çözüm sürecine destek vermek için kampanya başlattı.
Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP) ve Irkçılığa ve Milliyetçiliğe DurDE Platformu'nun kurucularından Cengiz Alğan öncülüğünde kurulan "Barışa Bak Platformu", yeni bir çağrı ile sürece olan desteğini artırdı. Taxim Hill Otel'de basın toplantısı düzenleyen grup, kampanyaya destek istedi.
Kampanyanın öncülerinden Haşmet Babaoğlu, Nagehan Alçı, Atilla Yayla ve İlhami Işık gibi isimlerin yer aldığı basın toplantısında konuşan platformun öncülerinden Cengiz Alğan, kamuoyuna yaptığı çağrıda, şunları söyledi: "Şimdi ilk defa barışa bu kadar yakınız. Tarihimizin toplumdan en yüksek desteği alan yerli ve bize has projesi Çözüm Süreci'yle ilk defa barışın kapısına kadar geldik. Artık barışın ışığını görüyor, sıcağını hissediyoruz. Elimizi uzatsak dokunacağız. Ok kadar yakın, o kadar gerçek. Ama yine yolumuza taş koyanlar var. Hükümet devirme girişimleriyle, sokak isyanlarıyla, provakasyonlarla, itibarsızlaştırma kampanyalarıyla gözümüzü, gönlümüzü, dikkatimizi barıştan uzaklaştırmaya çalışıyorlar. En küçük aksaklıkta "Süreç çöktü. Barış böyle olmaz" korosu devreye giriyor. Küçük ama etkili bir azınlık, aklımızı çelip bizi yine savaşa sürüklemek istiyor.
Bütün Türkiye'lilere çağrımızdır;
Çözüm süreci kesintiye uğratılan bin yıllık kardeşliğimizin yeniden tesisine sunulmuş büyük bir imkandır. Gerçek potansiyelimizi açığa çıkaracak büyük bir fırsat, büyük bir nimettir. Yeni Türkiye'nin kuruluşunda bir sıçrama tahtasıdır. Sadece bizim değil, bugün kanlı oyunlarda perişan edilen sınır komşularımızın da aydınlığa çıkış anahtarıdır.Gelin bu defa savaş çığırtkanlarına izin vermeyelim. Onlar bir avuç, biz milyonlarız. Yeni Türkiye'nin yeni ortak aklını, yeni ortak vicdanını hep birlikte inşa edelim. Barışın ağır yükünü bir avuç fedakar insanın omuzlarına bırakmayalım. İstasyonda Tren bekler gibi barışı bekleyip, kenardan seyretmeyelim. Kardeş soframızı el ele, omuz omuza kurup, barışın tatlı meyvelerini hep beraber yiyelim. Bu sofrada hepimize yer var. Büyük barışımızı kurmak için muhtaç olduğumuz kudret, kadim Anadolu topraklarının geleneklerinde mevcut. Yeter ki dikkatimiz dağılmasın, barışa odaklanalım. Gelin Türkiyeliler, her şeyi bir kenara bırakalım, barışa bakalım."
Kobani eylemlerinin ardından sürece olan desteğin yüzde 10'a yaklaşan bir düşüş gösterdiğini dile getiren Alğan, "Bunun yeniden yükseltilmesi mümkündür hem Kürt, hem Türk tarafında. Çünkü bugüne kadar denen barış denemelerinde olmayan bir şeye sahibiz bu bizim için büyük bir şans ve fırsat. Büyük bir toplum desteği. Artık bu ülkenin toplumu bu barıştan vazgeçmek istemiyor. Çünkü her türlü provokasyona rağmen yüzde 60'ların üzerinde destek sonucu. Bu bir güvencemizdir. İşte biz bu güvenceyi sağlıklı biçimde ilerletmek için bir araya gelen bir grubuz" şeklinde konuştu.
Programda konuşan gazeteci Nagehan Alçı ise çözüm sürecinin Türkiye'de gelmiş geçmiş en önemli süreç olduğunu belirterek, "Birileri ya oradan, buradan, nereden olduğu fark etmez, ısrarla barış sürecini siyaset içine katmak istiyor. Halbuki barışı canı gönülden destekleyen herkesin tek bir amacı olması lazım bu işi siyaset üstüne çekmek. Siyasetin dışında konumlandırmak. Evet siyasetin içinden başladı ama siz taraf tutar gibi çözüm sürecini bir siyasi pozisyon aracı haline getirirseniz hiçbir zaman tünelin ucundaki ışığı göremezsiniz" dedi. - İSTANBUL