GAZİANTEP ŞANLIURFA ADIYAMAN- Koronavirüs, GAP turizmini sekteye uğrattı-1
Koronavirüs, GAP turizmini sekteye uğrattıKORONAVİRÜS, yaz tatilinin başlamasıyla birlikte tarih ve kültürel değerleri görmek isteyenlerin akın ettiği GAP bölgesinde turizmi sekteye uğrattı.
Koronavirüs, GAP turizmini sekteye uğrattı
KORONAVİRÜS, yaz tatilinin başlamasıyla birlikte tarih ve kültürel değerleri görmek isteyenlerin akın ettiği GAP bölgesinde turizmi sekteye uğrattı. Turizmciler koronavirüsün kontrol altına alınması halinde sonbahar döneminde kaybın telafi edilebileceğini söyledi.
Göbeklitepe, Nemrut, Zeugma gibi simgeleriyle GAP turizminin gözde kentlerinden Gaziantep, Şanlıurfa ve Adıyaman'da koronavirüs nedeni ile turizm sektöründe gerileme yaşandı. Geçen yıl Gaziantep'te 719 bin 818 yerli ve yabancı turistin konakladığı otellerde, bu yıl 155 bin 645 turist konakladı. Kentte mayıs ayında 7 bin 92 olan turist sayısı ise normalleşme adımları ile birlikte haziran ayında 23 bin 897'ye yükseldi. Yine geçen yıl 1 milyon 250 bin turist ağırlayarak kendi rekorunu kıran Şanlıurfa'da da bu yıl geçen yıla oranla gelen turist sayısında yüzde 85 azalma yaşandı. Turizm sektörünün temsilcileri, koronavirüs vaka sayılarının bir an önce düşüp, eski günlere dönülmesini arzuladıklarını ifade etti. Turizmciler, koronavirüsün kontrol altına alınması halinde ilkbahar ve yaz sezonundaki kaybın sonbaharda telafi edilebileceğini de kaydetti.
'SEKTÖR ÇALIŞANLARINA KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ DEVAM ETMELİ'
Gaziantep Turizm Derneği Başkanı Sıtkı Severoğlu, pandeminin en çok turizm sektörünü etkilediğini belirterek bu alanda önlemler alınması gerektiğini ifade etti. Devletin kısa çalışma ödeneği ile özellikle turizm sektöründe çalışanlara destek verdiğine dikkat çeken Severoğlu şunları dedi:
"Gaziantep ve bölgesi tam bir destinasyon oldu. Bölgedeki turlar ciddi yer işgal etmeye başladı. Bu bölgenin insanları önemli bir destinasyon yarattı. Bunun dışında insanlar turizmle tanışmaya başladı. Otel altyapıları seyahat acenteleri, tur operatörleri çok yoğun çalışmaya başladı. Ama pandemi süreci tüm dünyayı etkiledi. Turizm sektörü de en fazla bu işten darbe alan sektörlerden birisi oldu. Gaziantep'te turistlere hatıra eşyası, gıda gibi ürünlerin satışlarını yapan insanlar neredeyse dükkanlarını hiç satış yapmadan kapatır duruma geldi. Bunun yanı sıra otellerinde ciddi sorunları var. Otelleri açabilmek için gerekli belgeleri almalarına rağmen bu yıl pandemi ciddi etkiledi. Otellerin doluluk oranları, restoranlar ve kafelerin doluluklarına baktığımız zaman geçmiş yıllarla kıyaslamak mümkün değil. Çünkü çok kötü noktadayız. Devletin ciddi destekleri var bu konuda. Bunlardan en önemlisi otel çalışanlarının çalışmadığı halde ücretlerinin belli bir bölümünü karşılıyor olması. Tüm sektörde bu kısa çalışma ödeneğinin bu ayın sonunda sona erecek olması ciddi bir kaygı yaratıyor. Bu ödeneğin uzatılması gerekiyor. Aksi halde Gaziantep ve bölgesinde turizm sektöründe çalışanlar ciddi sorunlar yaşayacaklar. Turizm sektöründe çalışanlar çok titiz çalışıyorlar Özellikle oteller bu konuda gerekli tüm önlemleri aldı ama bununla ilgili ciddi bir tanıtıma ihtiyaç var. Kentteki herkes az sayıda gelen turistler ile tüm dünyaya güzel mesaj vermesi gerekiyor. Gaziantep pandemi sürecinin başında en iyi korunan şehirlerden birisiydi ancak şimdi vaka sayılarındaki artış ile ilgili duyumlar var. Bu da kente gelecek insanları tedirgin ediyor."
'SONBAHAR AYLARINDA BİR HAREKETLİLİK OLMASINI UMUT EDİYORUZ'
Şanlıurfa Bölgesel Turist Rehberleri Odası Başkanı Müslüm Çoban ise bölgedeki koronavirüs vaka sayısının azalması ile turizmin yeniden canlanacağını söyledi. İnsanların sosyal mesafe ve maske takma kuralına uymaları gerektiğini söyleyen Çoban, şöyle konuştu:
"Koronavirüs salgını tüm Türkiye'yi olduğu gibi Şanlıurfa'yı da kötü etkiledi. Neredeyse kent turizmini sıfırladı desek doğru olur. Son dönemde Türkiye'nin bazı bölgelerinde iç turizmde biraz hareketlilik başladı. Özellikle Karadeniz ve İç Anadolu bölgesinde hareketlilik başladı. Bizim bölgemiz için de umudumuz var. Özellikle son günlerde Şanlıurfa'nın salgın yayılımı noktasında İstanbul'un hemen ardında yer alması bizleri üzüyor. O bakımdan sizlerin aracılığınızla tüm Şanlıurfalıları da uyarmak istiyoruz. Sosyal mesafeye ve maske takmaya lütfen özen gösterelim. Turizm gerçekten ekonomimizin lokomotifidir. Turizmden geçimini sağlayan birçok sektör var. Turizm çok yönlü bir sektör. Bizim Güneydoğu ve Şanlıurfa'da 2'nci turizm sezonu dediğimiz sonbahar aylarında bir hareketlilik olmasını umut ediyoruz. O zamana kadar da salgın bir nebze daha kontrol altına alınabilirse turizmde hareketlenme olabilir. 2019 yılındaki turizm verilerimiz çok çok iyiydi. Şanlıurfa geçen yıl ağırladığı 1 milyon 250 bin turistle rekor kırmıştı. Geçen yıla oranla bu yılı kıyaslarsak yüzde 85 oranında azalma görüyoruz. Biz geçen yıl Urfa için otel yatak sayısı yeterli değil derken bu yıl ise otellerin birçoğu kapalı durumdadır. Açılmak için gün sayan birçok butik otel bekletiliyor. Açık otellerde de iş seyahati için gelenler kalıyor. Onun yanı sıra tura katılmadan kendi araçlarıyla gelen turistler de var ancak gelen turistler çok az düzeydedir. İnşallah sonbaharda yaşanmasını beklediğimiz hareketlilik olursa sektöre can suyu olacaktır."
ZİYARETÇİLER PANDEMİDEN TEDİRGİN
Şanlıurfa'ya tarihi dokuyu görmek için geldiğini söyleyen Durmuş İsen, "Urfa'ya yeni geldik. Diyarbakır ve Mardin'i ziyaret ettikten sonra Urfa'ya geldik. Diğer bölgelerde salgınla alakalı pek bir şey görmedik. Bizim Sivas daha yoğundu. Ben 112 acil sağlık personeliyim. Biz Sivas'ta çok yoğun çalışıyorduk. Bu bölgede diğer bölgelere az olması beni çok mutlu etti. Tarihi yerleri gezip görelim dedik. Urfa'ya ilk defa geldik" dedi.
Kayseri'den iş ziyareti için Şanlıurfa'ya gelen Serdar Karakoyun da, "Tedbirleri alarak gezmeye çalışıyoruz. İnşallah bu süreci toplum olarak atlatacağız. Kaldığım otelde salgına dair alınan önlemler bence gayet yerindeydi. Ama kent içindeki çarşı ve pazarlarda çok ciddi önlemler olmadığını gözlemledim. Belki son süreçte yayılma hızının artmasındaki neden de budur. İnsanları bu anlamda bilinçlendirmek gerekiyor. Burada yerel yönetimlere iş düşüyor. İnşallah bu zorlu süreci hep beraber aşarız. Urfa'ya sık sık gelip giderim. Urfa severek gezdiğimiz dolaştığımız bir yer. Gaziantep ve Urfa koronavirüs yayılımının aşırı hızlı olmasından dolayı son günlerde sık sık gündeme de geliyor. İster istemez biraz da tedirgin oluyoruz. Şehir dışından gelmek isteyen insanlar da bu tedirginliği mutlaka yaşıyordur. O yüzden turist sayısında ciddi azalmalar söz konusu" diye konuştu.
TURİST YOK, SATIŞLAR DÜŞÜK
Balıklıgöl'de hediyelik eşya satan esnaf Mahmut Şeker ise geçen yıla oranla satışlarda önemli oranda düşüş yaşandığını belirterek, "Geçen yıla oranla işlerimiz çok düşük. Esnafın işi şu anda sıfırdır. Kentteki bütün esnafın işleri çok kötü sadece bizde değil. Turist de gelmiyor. Gelenler de tek tük geliyor. Büyük tur grupları yok. İş yok. Gördüğünüz gibi çarşı pazar bomboş. Esnafın tüm işleri durdu. Salgın özellikle bizleri çok kötü etkiledi. Tedbirlerimizi sürekli alıyoruz ancak yine insanlar alışveriş yapmaya gelmiyor. Şehrin en kalabalık bölgesi olması gereken Balıklıgöl'deyiz. Ancak turist olmadığı zaman bizim işlerimiz de olmuyor. Bizim işlerimiz turistik eşyalar üzerine kurulu olduğundan işimiz dönmüyor. Yerli ve yabancı turist gelmeyince haliyle günü kurtarmaya bakıyoruz. Artık karı zararı geçtik elimizdeki ürünleri satmaya bakıyoruz. Zaten bizim turizm sezonumuz nisan ve mayıs arasıdır. Bu yıl sezon geçti. Zaten şu an hava da sıcak artık sonbahar aylarını bekliyoruz. O dönemde biraz hareketlilik olursa bizim için çok iyi olur" dedi.
BÖLGEDE UMUT PANDEMİ SONRASINDA
Turizm ve Tanıtma Platformu (TUTAP) Adıyaman Temsilcisi Tayfun Güzel, daha önce ziyaretçi akınına uğrayan bölgede pandemi sonrası ziyaretçi sayısında düşüş yaşandığını ifade etti. Sektör çalışanlarının zor durumda olduğunu söyleyen Güzel, "Burası pandemi sürecinden önce hem yerli hem de yabancı turistlerin uğrak yeriydi. Hediyelik eşya olsun alışveriş yükü olsun tamamını karşılıyordu. Pandemiyle birlikte hem dışardan turist organizasyonların kesilmesi hem de vatandaşların çok fazla şehre gelmemeleri nedeniyle en kısık günlerini yaşıyor ama umuyorum ki pandemi sürecinin ardından tedbirlerle birlikte vatandaşlarımız daha huzurlu ve rahat bir ortamda gelip alışverişini yapacaklar. Burada tarihi ve yöresel ürünlerin satıldığı bölümler var. İşyerlerinde heybeler olsun, çantalar olsun, halılar olsun, kilimler olsun, insanlar gelip buradan alışverişini yapıp hem Türkiye genelinde hem de yurt dışından gelen yabancı konuklarımızla hediye olarak kendi ülkelerine memleketlerine götürüyorlar. Burada esnafımız hem para kazanıyor hem de imalatı artırıyor ama dediğim gibi pandemi süreciyle birlikte iş yoğunluğu azaldı. Umuyorum ki pandemiden sonra yeni sosyal hayatta vatandaşlarımız daha çok gelecek ve burada alışverişlerini yapacaklar" diye konuştu.
Bölgeye gelen çoğu turist ise koronavirüs nedeni ile ziyaretlerini geciktirdiklerini söyledi.