Haberler

Geleceğin Mühendisleri"Nden Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı

Abone Ol

Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) öğrencileri, Doğal Afet Sigortaları Kurumunca (DASK) düzenlenen yarışmada, depreme dayanıklı bina tasarımıyla Türkiye birincisi olmanın gururunu yaşıyor.

İLHAMİ ERKILIÇ - Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) öğrencileri, Doğal Afet Sigortaları Kurumunca (DASK) düzenlenen yarışmada, depreme dayanıklı bina tasarımıyla Türkiye birincisi olmanın gururunu yaşıyor.

DASK'ın depreme dayanıklı bina bilincini artırmak amacıyla düzenlediği yarışmaya, 28 ildeki 47 üniversiteden 75 takım katıldı. "Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması"nda elemeleri geçen 24 takım, final aşamasında yaptıkları model tasarımlarını DASK'ın verdiği malzemelerle bina maketi haline getirerek, jüri üyeleri önünde sergiledi.

Değerlendirme sonucu, ETÜ Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlker Kazaz başkanlığındaki öğrenciler Cemil Çolak, Üveys Bilğin, Ömer Salim Demirel ve Hayrunnisa Balıkçı'nın "Ejder Kule" projesi birincilik ödülüne layık görüldü.

Ekonomik ve estetik puanlama gibi kriterlerin de bulunduğu yarışmada, fayda-maliyet hesabı sonucunda "en yüksek toplam yıllık kazanç elde eden takım" olmayı başarak birinciliği kazanan ETÜ öğrencileri, aynı zamanda "En İyi İletişim Becerisi ve Sunum Ödülü"nü aldı. Öğrenciler, böylece üniversitelerine laboratuvar teçhizatı temini için 50 bin lira değerindeki ödülü kazandırdı.

ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bilim dünyasına sağladığı katkı ve aldığı ödüllerle son zamanlarda adından söz ettiren üniversitelerinin, başarılarına bir yenisini daha eklediğini söyledi.

Üniversitenin özelikle teknik alanlarda önemli misyon üstlendiğini ifade eden Çakmak, "Lisans ve lisans üstü düzeylerde Ar-Ge çalışmalarıyla önemli araştırmalara imza atmak istiyoruz." dedi.

Yarışmada birinciliği kazanan öğrencileri tebrik eden Çakmak, önceden de üniversitenin Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü'ndeki öğrencilerin TÜBİTAK destekli önemli projelere imza attığını anlattı.

"Depremleri önlemek mümkün değil ancak tedbir almak mümkün"

Özellikle teknik, mühendislik ve fen gibi önemli alanlarda bilimsel çalışmalar yürüttüklerini dile getiren Çakmak, şöyle devam etti:

"Bölgemiz deprem kuşağında. Depremleri önlemek mümkün değil ancak tedbir almak mümkün. Bu bağlamda binaları depreme dayanıklı yapmamız zaruret teşkil ediyor. Bunun için özelikle inşaat mühendisliğine özel görev düşüyor. Bu noktada hocalarımız, öğrencilere hem gerekli bilinci kazandırıyor hem de önemli projelere imza atıyor. Bu bilinç ve şuur yaygınlaştıkça inanıyoruz ki ülkemizde binalarımız depremlere dayanıklı olacaktır."

Ar-Ge çalışmalarını Yüksek Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezinde gerçekleştirdiklerini ifade eden Çakmak, bir süre önce kente gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a merkezde üretilen ürünleri takdim ettiklerini söyledi.

"Hedefimiz depremlerdeki hasarı en aza indirmek"

Prof. Dr. İlker Kazaz da üniversitenin bütün bölümlerinde öğrenci merkezli eğitim verildiğine işaret etti.

DASK'ın düzenlediği yarışmaya katılan öğrencilerinin tasarımına ilişkin bilgi veren Kazaz, şöyle konuştu:

"Gerçek bir yapıyı yaptığımızda beklentimiz, depremden sonra bunun en az düzeyde hasar alarak kullanılabilirliği ya da can güvenliğini sağlayacak şekilde kalmasıdır. Bunun için de yapıya gelecek kuvvetleri, yani ivmeleri en düşük seviyede tutmak gerekir. Bunu gerçekleştirmek için öğrencilerimiz, yaptığı hesaplarla, yapının en az hasar alacak şekilde tasarımını gerçekleştirdi. Mühendisler olarak hedefimiz depremlerdeki hasarı en aza indirmek."

Öğrencilerin yarışmaya 28 katlı otel olarak düşünülen bina maketiyle katıldığını belirten Kazaz, tasarladıkları binaya verilen deprem hareketleri sonucu, en yüksek ekonomik faydayı sağladıkları ve diğer kriterlerde de başarı gösterdiklerinden dolayı birinci olduklarını dile getirdi.

Öğrencilerden Cemil Çolak ise yarışmaya yaklaşık 4 aylık ekip çalışması sonucu katıldıklarını söyledi.

Yapıların nasıl oluştuğu ve depremin bunlar üzerindeki etkisi konusundaki teorik bilgilerini pratiğe döktüklerini anlatan Çolak, şunları kaydetti:

"Tasarladığımız bina modelinde en yüksek karlılığı getirecek kat alanını hesapladık ve buna karşılık gelen 28 katı belirledikten sonra taşıyıcı sistemi seçtik. Bu taşıyıcı sistemle bütün yükler altında yapıyı kaldırabilecek hesaplamaları yaptıktan sonra ortaya çıkan maliyetleri de hesapladık. Bunun sonucunda karlılık, maliyetten yüksek olduğu için yarışmada projemiz birinci oldu."

Çolak, yarışmada 3 farklı yer hareketine tabi tutulan bina tasarımlarının şiddetli depreme dayanıklı çıktığını belirtti.

Kaynak: AA / Güncel

Doğal Afet Sigortaları Kurumu Türkiye Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title