"Geleneği İçinde Neşet Ertaş ve Sanatı" paneli
Anadolu Abdalları ile ilgili kitabı bulunan yazar Adnan Yılmaz, Neşet Ertaş'ın Anadolu'nun asırlardır birikmiş müzik kültürünün halka aktarılmasına öncülük eden bir geleneğin en büyük temsilcisi olduğunu söyledi.
Anadolu Abdalları ile ilgili kitabı bulunan yazar Adnan Yılmaz, Neşet Ertaş'ın Anadolu'nun asırlardır birikmiş müzik kültürünün halka aktarılmasına öncülük eden bir geleneğin en büyük temsilcisi olduğunu söyledi.
Neşet Ertaş Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen "Geleneği İçinde Neşet Ertaş ve Sanatı" panelinde konuşan yazar Adnan Yılmaz, Ertaş'ın Anadolu müziğini benimseyip, iyi şekilde icra ederek, dünyaya duyurduğunu aktardı.
Orta Asya'da teşekkül edip Kafkaslar ve Anadolu üzerinden geniş bir coğrafyaya yayılan milli Türk şiirinin, aşıklık geleneğinin uzantıları Yunus Emre, Pir Sultan, Kaygusuz Abdal, Karacaoğlan, Dadaloğlu geleneğiyle de Ertaş'ın her zaman iç içe olduğunu da vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Büyük sosyal olaylarla Anadolu'da nesilden nesile aktarımlarda, 'Bozlak' tarzında olağanüstü şekilde, Anadolu'nun yüzyıllık çığlığının ve türkülerinin bugünlere gelmesinde en büyük emeği olan Neşet Ertaş, her zaman bu gurura sahiptir. Babası da atası da onlar birlik olup taşıdılar yüzyılların deyişlerini, sonraki kuşaklara. Aşkın ve sevginin yüceltilmesinde yıllar yılı horlanmalarına rağmen yaşamları, sosyal ilişkileri ve icra ettikleri saz ve söz sanatıyla kültürümüze eşsiz katkılar sağladılar. Ertaş, Anadolu'nun asırlardır birikmiş müzik kültürünün, Türk kültürünün özünü oluşturan birçok müzikal değerlerin halka aktarılmasına öncülük eden bir geleneğin en büyük temsilcisidir. Geleneğinin sevgi, aşk dokusundaki nefesi, Yaşar Kemal'in nitelemesiyle 'Bozkırın Tezenesi'ydi."
Şimdilerde küçük çocukların bile saz çalıp türkü söylediğini, düğünlere gittiğini anımsatan Yılmaz, "Hani demişti ya Ertaş, 'Nerede bir türkü söyleyen görürsen korkma yanına otur. Çünkü kötü insanların türküleri yoktur.' Rahat uyu büyük usta, mini mini yavrular sazı çalıp, senin geleneğini yaşatmaya çalışıyor. Mezar taşına kazınan 'İncitme canı incitme' düsturu, insanlık var oldukça da yaşayacaktır." sözlerini kullandı.