"Gen Teknolojisindeki Gelişmeler Büyük Riskler Barındırıyor"
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin düzenlediği Uluslararası Gen Hukuku Sempozyumu'nda uzman konuşmacılar gen teknolojisine dair hukuki sorunları masaya yatırdı.
Gen teknolojisindeki gelişmeler tıbbi alandan tarıma pek çok sektörde büyük değişimlere yol açarken aynı zamanda önemli tartışmaları beraberinde getiriyor. Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nin düzenlediği Uluslararası Gen Hukuku Sempozyumu'nda uzman konuşmacılar gen teknolojisine dair hukuki sorunları masaya yatırdı.
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi, İstanbul Barosu ve İstanbul Barosu Sağlık Hukuku Merkezi işbirliğiyle hukuk ve akademi dünyasından seçkin konuşmacıların katılımıyla "Uluslararası Gen Hukuku Sempozyumu" düzenlendi.
İstanbul Barosu Sağlık Hukuku Merkezi Başkanı Prof. Dr. Pervin Somer ve Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk'ün açılış konuşmalarını yaptığı sempozyumda genetik çalışmalardaki etik ilkelerinden verilerin korunması ve soybağı hukukuna kadar pek çok konu tartışıldı. Avusturya ve Polonya'daki ilgili düzenlemelerin de konuşulduğu sempozyuma Bialystok Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden akademisyenler de konuşmacı olarak katıldı.
"Gen teknolojisindeki gelişmeler devrim niteliğinde yenilikler getiriyor"
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk, "10. yılını geride bırakan genç bir üniversite olmamıza rağmen, dünyadaki çok farklı örneklerden yola çıkarak kendimize has belirlediğimiz bir misyonumuz var. O misyonda da hiç şüphesiz bilim, üretim ve eğitim ana faaliyetimiz olarak tanımlanıyor, ama aynı zamanda hem öğretim üyesi kadromuzun hem de öğrencilerimizin tartıştığımız konuların muhakkak uygulamalarında yer almalarını arzu ediyoruz. Bu yolculukta çok farklı kurumlarla da işbirliği yapıyoruz. En değer verdiğimiz işbirliklerinden bir tanesi de İstanbul Barosu'yla yaptığımız ortak işler. Hepimizin bildiği üzere, teknolojik açıdan hızlı değişkenlik gösteren bir dünyaya doğru ilerliyoruz. Burada her bilim alanının kendine has birtakım çalışmalar yürütüyor olması gerekiyor. Fakat günümüzün gerçeğini göz önünde bulundurursak bu çalışmaların bir bilim alanıyla kısıtlı kalmaması gerektiğini görüyoruz. Çok daha multidisipliner hatta uluslararası boyutuyla konuyu ele almamız gerekiyor. Bugün Gen Hukuku Sempozyumu'nda bunun çok güzel bir örneğini görüyoruz. Bu tip bir sempozyumda İstanbul Barosu'yla işbirliği yapmaktan onur duyuyoruz" dedi.
Genetik bilgiler biyolojik silah üretiminde kullanılabilir
Gen teknolojisindeki gelişmeler için yasal bir çerçeve çizilmediği takdirde büyük risklerle karşı karşıya kalabileceğimizi belirten Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dr. h. c. Yener Ünver ise "Gen çalışmalarıyla, insan kopyalamadan embriyo üzerinde yapılacak deneylerle çocuğun cinsiyetinin belirlenmesine kadar insan haklarına aykırı pek çok uygulama yapılması riski bulunuyor. Hatta insanların genetik bilgileriyle herhangi bir savaşta yıkıcı bir biçimde bağışıklık sistemini ortadan kaldıracak veya zayıflatacak biyolojik silahlar üretilebilir. Gen teknolojileri kişilerin sağlık verilerinin başkaları tarafından kötüye kullanılması gibi büyük riskler içerebilir. Bu bağlamda gen hukuku, gen teknolojisinden doğabilecek zararları önlemek, anayasal hakları korumak ve bu kapsamda hak ve yükümlülükleri belirlemek gibi amaçlara hizmet etmektedir. Hukuk hem bilim ve araştırma özgürlüğü hem de insan hakları arasında adil ve hukuka uygun bir denge kurmalıdır. Hukuk bu alanda yasaklayıcı olmayıp, insan hakları ihlalleri ve tehlikeler konusunda güvence getirecek kanuni düzenlemeler ortaya koymalıdır. Örneğin Biyobankalara ve adli veri bankasına tıbben ve hukuken ihtiyaç var, fakat gerekli düzenlemeler insan hakları güvencelerini de içermelidir" diye konuştu.