"Gerektiğinde Şeytanla Bile Görüşülür"
Ahmet Davutoğlu, Muhalefetin "PKK ile Pazarlık Yapıldığı ve İmralı ile Görüşüldüğü' İddialarına Yanıt Verdi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, muhalefetin "PKK ile pazarlık yapıldığı ve İmralı ile görüşüldüğü' iddialarına "İstihbarat gerektiğinde şeytanla bile görüşür" karşılığını verdi.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kanal A televizyonunda yayınlanan "Görüş Farkı' programında gazeteci Ömer Şahin'in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Muhalefetin referandum sürecinde dile getirdiği "PKK ile pazarlık' ve "İmralı ile görüşüldüğü' iddialarına ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Bakan Davutoğlu, İmralı ile görüşmelerin AKP'den önce yapıldığını kaydetti. Bakan Davutoğlu, "Sormak lazım 2002'ye kadar acaba hiç görüşmeler yapılmadı mı? Mesela terör örgütü militanlarının Kuzey Irak'a çıkış süreci yaşanmıştır. Kimden aldığı talimatla bu oldu? Bunun bir altyapısı vardır. Devlet ahlakımız gereği her şeyi paylaşmıyoruz. Terör örgütünün Kuzey Irak'a geçiş süreci incelendiğinde arka plana rastlanabilir" diye konuştu. PKK terör örgütü ve Abdullah Öcalan ile hükümetin hiçbir temsilcisinin görüşmediğini ve pazarlık yapmalarının mümkün olmadığını vurgulayan Davutoğlu, Öcalan'ın yakalandığı 1998 yılından bugüne İmralı'da kimlerle görüşme yapıldığının ortaya çıkarılabileceğini açıkladı. Davutoğlu, "İmralı askeri denetim altında olan bir mahal. Öcalan'ın yakalandığı dönemden itibaren kimlerle, ne görüşmeler yapıldığı ortaya çıkarılabilir "dedi. Ülkelerin istihbarat örgütlerinin herkesle görüşebileceğini, bunun normal olduğunu da ifade eden Davutoğlu, "İstihbarat örgütleri gerektiğinde şeytanla bile görüşür. Görevleri zaten budur. Güvenlik kaygılarına karşı her türlü teması, herkesle yapar. Bunlar genel kaidedir" diye konuştu.
-"PKK İLE PAZARLIK İDDİASI HAYIR OYLARINI ARTIRMAK İÇİN ÇIKARILDI"-
PKK ile pazarlık iddiasının zamanlamasına dikkat çeken Bakan Davutoğlu,
"Sormak lazım. Bunu söyleyenler kime hizmet ediyor? Bu söylentiden kesinlikle hükümet ve "evet' tarafı fayda sağlamadı. Eğer, evet için pazarlık yürütülse bunu engelleyecek açıklama olur muydu? Bu gereksiz tartışma "hayır' tarafını kemikleştirmek için ortaya atılan söylemdir" dedi.
-"12 EYLÜL'DE GÖSTERE GÖSTERE "HAYIR" OYU VERDİM"-
12 Eylül döneminde, üniversite öğrencisi olduğunu, aynı dönemde okuduğu iki ayrı bölümden ekonomiyi bitirdiğini ancak siyaset bölümüne devam ettiğini kaydeden Bakan Davutoğlu, 1982 yılında yapılan 12 Eylül Anayasası referandumuna "göstere göstere hayır oyu' verdiğini kaydetti.
-"TEL AVİV BÜYÜKELÇİLİĞİ'NE BASKIN NEDENİYLE YAŞANAN KRİZİ KÜNEFECİDE YÖNETTİM"-
Davutoğlu programda ilginç bir anısını da anlattı. Referandum çalışmaları için Kilis'te olduğu bir sırada, Türkiye'nin Tel Aviv Büyükelçiliği'ne baskın olayının yaşandığını ve gece yarısına doğru sokakta yürürken baskının haberini aldığını kaydeden Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la ve diğer yetkililerle yapacağı görüşme için mekan aradığını ve hemen yanıbaşındaki künefeciye girdiğini söyledi. Davutoğlu ilginç anısını şöyle anlattı:
"Beni künefeciye soktular. Beş dakika kalıp, görüşmeleri yapacaktım. Fakat o kadar uzadı ki bir saate yakın orada kaldım. Bu sırada önümden beş tane künefe tabağı geçti. Bir çatal alıyorum, peşinden telefon geliyor. Tabii künefecide misafirperver. "bu soğudu' diyerek, yenisini getiriyor. Böylece 5 künefe soğudu."
-"YALNIZ KALIP TEFEKKÜR EDERİM"-
"Yumuşak güç' olarak anılan Davutoğlu, programda "siz hiç sinirlenmez misiniz?' şeklindeki bir soruya ise "Kriz durumlarında kendime yaptığım terapi yöntemlerim vardır. Mümkünse yalnız kalıp tefekkür ederim. Üç dakika, beş dakika Çocuklarım yanımda ise onlara sarılırım. Ya da talebelerimle sohbet ederim. Öfkenin insan aklını aldığı aşikar. Öfkeyle yanlış karar alırsınız. Mavi Marmara olunca da uçağı kenara çektik, kuleye de haber verdik. Yarım saat temasları sağladık. O anda da panik ve öfke olsa yanlış karar verilebilirdi. Bütün bunları yaptıktan sonra ise Tevekkeltü Alellah derim" karşılığını verdi.
-"ORHAN PAMUK'A EVET OYU YAKIŞIR"-
Davutoğlu, özel yaşamına ilişkin soruları da yanıtlarken, yurtdışı programlarında kitapçıları gezdiğini, evindeki kütüphanesinde 10 bin kitabı olduğunu ve bugüne kadar 4 bin kitabını vakfa bağışladığını söyledi. Klasik Türk Müziği dinlediğini, Ney sesini çok sevdiğini ifade eden Bakan Davutoğlu, referandumda evet oyu kullanacağını açıklayan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'a katıldığını kaydederek "Orhan Pamuk'a da evet oyu yakışır" dedi. Aydın ve yazarlara "reaktif olmayın" mesajı gönderen Ahmet Davutoğlu, " Türkiye'de yaşayan aydınların objektif değerlendirdiğinde, tepkisel davranmadığında "evet' demelerinin kaçınılmaz olduğunu düşünüyorum. Reaktif olmamak, tepkisel oy kullanmamak lazım" şeklinde konuştu.(ANKA)
EG/ÖMR