Gezi'nin 9. Yıl Dönümünde Taksim'e Yürümek İsteyenlerden 169'u Gözaltına Alındı. Avukatlar, Gözaltındakilere İşkence Yapıldığını İddia Etti
Gezi Parkı eylemlerinin 9’uncu yıl dönümü dolayısıyla dün akşam Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi önünde yapılan basın açıklamasının ardından Taksim Meydan’ına doğru yürümek isteyen kalabalık gruptan 169 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların avukatları, İstanbul Emniyet Müdürlüğü önünde yaptıkları açıklamada, müvekkillerinden bazılarına işkence yapıldığını iddia ederek meslektaşlarını Emniyet’in önüne çağırdı.
FAHRETTİN ÖZTÜRK
Gezi Parkı eylemlerinin 9'uncu yıl dönümü dolayısıyla dün akşam Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi önünde yapılan basın açıklamasının ardından Taksim Meydan'ına doğru yürümek isteyen kalabalık gruptan 169 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların avukatları, İstanbul Emniyet Müdürlüğü önünde yaptıkları açıklamada, müvekkillerinden bazılarına işkence yapıldığını iddia ederek meslektaşlarını Emniyet'in önüne çağırdı.
İstanbul Taksim'de bulunan Gezi Parkı'ndaki ağaçların 'Topçu Kışlası Projesi' gerekçesiyle kesilmesine karşı direnişle başlayan olayların 9. yıl dönümü dolayısıyla dün akşam Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi önünde yapılan Gezi anmasının ardından Taksim Meydanı'na yürümek isteyen gruba polis müdahale etmişti. Müdahale sırasında 169 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.
Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen 169 kişinin avukatları, sabah saatlerinde yaptıkları açıklamada, müvekkillerinden bazılarının ifade alma işlemleri sırasında işkenceye maruz kaldığını öne sürdü.
"İÇERİDEN İŞKENCE SESLERİ GELİYORDU. MEMURLAR KAPIYI AMİRLERİNE DE AÇMADI"
Avukatlar adına konuşan Ezgi Önalan, şunları söyledi:
"Dün akşam Gezi Parkı eylemleri nedeniyle gözaltına alınan 169 kişi için dün geceden beri Vatan Emniyet'teyiz. Müvekkillerimizin birçoğunun ifadeleri tamamlandı, ancak 4 kişinin mevcutlu kalacağı, yani sabah savcılığa çıkarılacağı bilgisi bize verilmişti. Biz yukarıda diğer serbest bırakılacak olan müvekkillerimizin ifadelerine devam ederken 4 tane mevcutlu olan müvekkilimiz, nezarethaneden yukarı, ifadelerin alınacağı yere çıkarılarak Güvenlik Şube içindeki bir odaya alındı. 'Bu kişilerin ifadesi mi alınacak' diye sorduğumuzda, 'Evet, diğerlerinin ifadeleri bitince bu kişilerin ifadeleri alınacak' dediler. Ardından biz ifade işlemlerine devam ederken koridorda şahit olan arkadaşlarımızın içeriden gelen sesler üzerine 'Ne oluyor burada' diye sormasıyla orada bulunan bütün avukatlar kapıya gittik. Aynı zamanda amirler, polis memurları da kapıya geldi. Hiçbirimizin sesini dinlemediler. İçeriden 'İnsanlık onuru işkenceyi yenecek' sloganları geliyordu. Amirler kapıyı omuzla açmaya çalıştılar, 'kapıyı açın' diye içerideki memurlara bağırdılar. Biz kapıyı defalarca kez yumrukladık ancak içeriden işkence sesleri gelmeye devam etti ve kapıyı bize açmadılar. Amirlerine de açmadılar.
O ANI KAMERA KAYDINA ALMAK İSTEDİM, KABUL ETMEYİP BENİ ODADAN ÇIKARDILAR: En sonunda kapı aralandı bir şekilde. O kapıyı araladık ve içeriye başka bir amir girdi. Muhtemelen içeride diğer polis memurları, işkenceci polislerle bir görüşme yapıldı. Ardından beni içeri aldılar. 'Bundan sonraki işlemleri gözünüzün önünde yapalım avukat hanım' dediler. Ancak ben işkenceye seyirci olarak bunu meşru hale getirmek istemedim. Bunun kamera kaydı eşliğinde yapılmasını istedim. O an odada bulunan durumun da kamera kaydı altına alınmasını istedim. Ancak bunu kabul etmediler. 'O zaman sizi geri çıkaracağız' deyip beni odadan iterek geri çıkardılar.
AVUKATLAR OLARAK BURADAYKEN İŞKENCEYE DEVAM ETTİLER: İçeride gördüğüm tablo; müvekkillerimizin, daha önce, o odaya alınmadan önce üzerlerinde ufak tefek yırtıklar vardı. Yüzlerinde, boyunlarında darp izleri vardı ancak benim odaya girdiğim zaman tamamen üstleri yırtılmış, parçalanmış haldeydi. Yüzlerinde, alınlarında ve gözlerinin yanında şişlikler, darp izi vardı. Biz, bunları görüntüledik. Bunları kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Biz ifadedeyken, avukatlar olarak buradayken hemen yan odamızda işkenceye devam ettiler. Ardından bu işkenceciler, bizim aramızda yürüyüp ifade almaya devam etmeye çalıştılar. 'Bunları dışarı çıkarın' dediğimiz zaman bu işkenceciler korundu. 'Hayır, onlar o odada değildi' denildi.
AVUKAT KAMUOYUNU VATAN EMNİYET'E ÇAĞIRIYORUZ: Şu anda işkenceye uğrayan müvekkillerimizi görmek için burada bekliyoruz. Ancak onları bizlere göstermiyorlar şu anda. Aşağıda nezarethanede tutulan müvekkillerimizi görene kadar ifade işlemlerine devam etmeyeceğimizi söyledik. Bahçede beklemeye devam ediyoruz. Mümkünse tüm kamuoyunu bu yaşanan işkenceye karşı ses çıkarmaya, tüm avukat kamuoyunu Vatan Emniyet'e çağırıyoruz."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
- AVUKAT EZGİ ÖNALAN
- EMNİYETTEKİ POLİS-AVUKAT TARTIŞMA GÖRÜNTÜLERİ