Girişimci Kadın Merkezi Projesi Tanıtım Toplantısı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye'de kadınların iş gücüne katılım oranı 2004 yılında yüzde 23 iken, 2018 yılında yüzde 34'e yükseldiğini belirterek, "Fakat artık istediğimiz, kadınların sadece çalışan olmaları değil, girişimciler haline gelmeleridir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye'de kadınların iş gücüne katılım oranı 2004 yılında yüzde 23 iken, 2018 yılında yüzde 34'e yükseldiğini belirterek, "Fakat artık istediğimiz, kadınların sadece çalışan olmaları değil, girişimciler haline gelmeleridir. Çünkü girişimcilik sayıca olduğu kadar nitelik olarak da arttığında, ekonomik büyümeye olumlu etkiler yapıyor." dedi.
Emine Erdoğan, Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) ve Galatasaray Üniversitesi iş birliği, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı İstanbul Kalkınma Ajansının (İSTKA) desteğiyle kurulan Girişimci Kadın Merkezi (GİKAMER) Projesi Tanıtım Toplantısı'nda konuştu.
Türkiye'nin girişimci kadınlarıyla birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, kadınlara, "Ruhunuzdaki enerji bize de sirayet ediyor. Heyecanınız bize de ilham veriyor." diye seslendi.
Bu ruhu ve heyecanı üretime dönüştürmek için kolları sıvayan TİKAD'ı tebrik eden, Galatasaray Üniversitesini ve projeye destek veren İSTKA'yı kutlayan Erdoğan, GİKAMER'in çok büyük bir ihtiyaca cevap vereceğine inandığını ifade etti.
Kadınların girişimcilik ekosistemine katılmasının ekonomik büyümeyi son derece olumlu etkilediğine dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"Dünya Ekonomik Forumu verilerine göre, kadınların iş gücüne katılım oranındaki yüzde 1'lik artış, küresel gayrisafi hasılayı 80 milyar dolar artırabilir. Tabii bu ekosisteme dahil olmak kadar, orada tutunmak da bir o kadar önemli. Ülkemizde kadınların iş gücüne katılım oranı, 2004 yılında yüzde 23 iken, 2018 yılında yüzde 34'e yükseldi. Yaşanan sosyal değişimler, teknolojinin her an gelişmesi ve farklı endüstri kollarının ortaya çıkması, kadınların iş yaşamına katılmasını kolaylaştırıyor. Fakat artık istediğimiz, kadınların sadece çalışan olmaları değil, girişimciler haline gelmeleridir. Çünkü girişimcilik sayıca olduğu kadar nitelik olarak da arttığında, ekonomik büyümeye olumlu etkiler yapıyor."
"Kadınların zihin dünyası parlak fikirlerle dolu"
Emine Erdoğan, her ne kadar "kadın girişimciler" diye bir ayrıma gidiliyor olsa da girişimciliğin bir ruh ve bakış açısı meselesi olduğunu, kadınların bugüne kadar bu yönlerini ifade edecek alandan çoğunlukla mahrum kaldıklarını söyledi.
Bu nedenle GİKAMER projesinin, kadın girişimciliğini artıracak deneyim aktarımı sürecinin çok önemli olduğuna inandığını aktaran Erdoğan, bununla birlikte GİKAMER'de verilecek eğitimlerin kadın girişimciliğinin artmasında en önemli unsur olan öz güvenin kazanılmasını sağlayacağının altını çizdi.
Kadınların zihin dünyasının muhteşem, parlak fikirlerle dolu olduğunu belirten Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fakat bu fikirleri ete kemiğe büründürme noktasında yaşanan çekinceler var. İşte o nedenle finansal okuryazarlıktan tutun, ağ kurma ve iletişim eğitimine kadar bir girişimcide olması gereken tüm donanımlar burada kazandırılacak ve kadın girişimcilerimiz kendi kanatlarıyla uçmaya hazır hale gelecekler. GİKAMER'in de özellikle teknoloji, yenilik ve yaratıcılık odaklı olmasını çok önemli buluyorum. Çünkü hayatta etrafımızda gördüğümüz her şey bir yorumdur. Bu yorumun tek bir bakış açısıyla yapılması, farkında olmadığımız kör noktaların oluşmasına neden olabilir."
"Kadınlar teknolojinin tasarımcıları olursa hayat zenginleşir"
Bir araştırmaya göre, emniyet kemerlerinin takılı olması halinde kadınların trafik kazalarında erkeklere oranla yüzde 47 daha fazla yaralandıklarını aktaran Erdoğan, "Çünkü emniyet kemerleri erkek sürücülerin anatomisine göre tasarlanıyor. Buradan teknoloji endüstrisinin kadınların aleyhine çalıştığı gibi yanlış bir sonuç elbette çıkmasın. Buradaki sorun, kadınlarımızın teknoloji endüstrisine üretici ve tasarımcı olarak az sayıda katılmalarıdır. Eğer kadınlar teknolojinin sadece kullanıcıları değil, bilakis o teknolojinin tasarımcıları olursa hayatın zenginleştiğini göreceğiz." değerlendirmesini yaptı.
Emine Erdoğan, içinde bulunulan çağda, koşar adımlarla yaklaşılan bir dördüncü sanayi devriminin durduğunu, bu teknolojik dönüşümün insanlığın da dönüşümü demek olduğunu anlattı.
Bu yüzyılda iletişim alanında yaşanılan değişimlerin hayatın her alanını hem olumlu hem de olumsuz olarak dönüştürdüğüne işaret eden Erdoğan, "Bundan sonra karşılaşacağımız yenilikler de aynı etkilere sahip olacak. Yaşam kültürümüzden çalışma biçimlerimize ve hatta birbirimizle kurduğumuz ilişkiye kadar büyük bir değişim geçireceğimizi uzmanlar söylüyor. Ortak geleceğimizin nasıl şekilleneceği şimdi göstereceğimiz ortak çabaya bağlı." diye konuştu.
Emine Erdoğan, anne babalara, "Kız çocuklarımızı erken yaşlarda bilimle tanıştıralım. Mühendislik fakültelerimizin daha çok kız öğrenciye ihtiyacı var." çağrısında bulundu.
"Kadınlarımızın bilgi, beceri ve donanımının artması daha güçlü aileler demek"
Kadın girişimcilerin karşılaştıkları sorunlarla ilgili yapılan çalışmalarda, iş ve aile yaşamı çatışması gibi bir başlık çıktığını gördüklerini aktaran Erdoğan, "Ailenin ve iş yaşamının birbirine karşıt iki mecra olarak düşünülüyor olması da ayrı bir sorun. Halbuki kadınların özgün potansiyellerini ortaya koyabilmeleri, birçok sosyal faydayı beraberinde getirir. Kadınların fıtratlarına ait eşsiz zenginliği yaşama katmaları, toplumsal gelişimimiz için çok önemli. Ayrıca unutmamalıyız ki, kadınlarımızın bilgi, beceri ve donanımının artması daha güçlü aileler demektir." dedi.
Bu büyük tartışmasına son noktayı, medeniyet tarihinin ortaya koyduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Anadolu'nun kadim tarihine dönüp baktığımızda, kadınları hayatın her yerinde üretirken görüyoruz. Baciyan-ı Rum kadınlarımıza rol modeldir. Yaşadıkları toplumun dertlerine çare üreten, iş üreten, kültür üreten bu kadınlar bizim geçmişimiz ve DNA'mızdır. Aynı şekilde İslam tarihinin sayfaları da bilim ve ilim üreten hanımların örnekleriyle dolu. Harvard'dan ve Oxford'dan çok önce, dünyada ilk üniversiteyi Fatıma el-Fihri adında bir kadın kurmuştur. Bizler başarıya bu örneklerle kendi değer dünyamızın bize kazandırdıklarıyla ulaşacağız. Yeter ki, iş ve aile hayatı arasında bir denge kuralım. Devletimiz iş hayatındaki kadınların özel hayatını kolaylaştıracak düzenlemeler yapıyor. Çocuk sahibi kadınlarımız için doğum ve süt izni düzenlemeleri, kreş imkanları ile bu dengenin sağlanması için çalışıyor."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Türk kadınlarının çok özel bir ruha ve yeteneğe sahip olduğuna inandığını dile getirerek, kadınların tarih boyunca manevi gücünü ve aklının geniş sınırlarını birçok kez ispat ettiğini vurguladı.
Kadınların teknolojinin her bir kolunda kısa zamanda büyük işler yapacağını belirten Erdoğan, kadın girişimcilerin bu konuda yol açacağını, ardından da nice genç kızın yürüyeceğini sözlerine ekledi.
Emine Erdoğan, konuşmasının ardından GİKAMER eğitimlerine katılan 10 başarılı girişimci kadına sertifikalarını takdim etti.
TİKAD Başkanı Nilüfer Bulut ve Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ertuğrul Karsak, Emine Erdoğan'a hediye verdi.
Programın sonunda Erdoğan ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, TİKAD üyeleriyle aile fotoğrafı çektirdi.