Haberler

Göçmen Ülkesi Kapılarını Sığınmacılara Kapattı

Abone Ol

Avustralya hükümetinin ülkeye gelen sığınmacıları Papua Yeni Gine’de kurulan gözetim kamplarına gönderme kararı, ülkedeki farklı kesimlerin tepkisine neden oldu Göçmenler üzerine kurulu bir ülkenin kapılarını sığınmacılara kapatmasına tepki olarak sokaklara dökülen vatandaşlar, uygulama geri alınana kadar protestoları sürdürme kararı aldı İktidardaki İşçi Partisi, planı insan kaçakçılığının önüne geçmek üzere alınmış bir karar olarak savunurken, muhalefet uygulamanın seçim yatırımı olduğu görüşünde. Sivil toplum kuruluşları ise endişeli Türk kökenli avukat Şamlı Öztürk: "İnsan haklarının korunması açısından Papua Yeni Gine’de sorunlar var. İnsan haklarını Avustralya’daki gibi aynı şartlarda korumadıklarını ve oradaki suç oranının daha fazla olduğunu biliyoruz. Zor durumdan gelen insanlara yazık olacak"

Avustralya'da hükümetin aldığı, ülkeye gelen sığınmacıları Papua Yeni Gine'de kurulan gözetim kamplarına gönderme kararı toplumun geniş kesimleri tarafından tepkiyle karşılandı.

İktidardaki İşçi Partisi'nin "PNG Planı" (Papua Yeni Gine Planı) olarak adlandırılan kararına karşı Avustralya'nın bir çok şehrinde protesto gösterileri düzenlendi. Gösterilerin hedefinde, kararın mimarı olarak görülen Avustralya Başbakanı Kevin Rudd var.

Hafta sonunda yapılan gösterilere katılan Andrew Redman adlı vatandaş, AA muhabirinin konuya ilişkin sorusu üzerine, "Kevin Rudd'un yeni planı Avustralya'ya ait değil. Zaten bu ülke göçmenler üzerine kuruldu, neden kapıları kapatıyorsun, bunun hiç bir anlamı yok Rudd. Sadece oy için, bu çok kötü. İyi insan ol Rudd, sen iyiydin ne oldu sana?" şeklinde konuştu.

"Avustralya'nın sorununun sığınmacılar değil, ırkçılık" olduğunu dile getiren göstericiler, göçmenler hakkındaki plan hükümet tarafından karar geri alınana kadar gösterilere devam etme kararı aldı.

İşçi Partililer yeni kanunun arkasında duruyor

Avustralya'da Türklerin yoğun olarak yaşadığı Callwel seçim bölgesinin İşçi Partisi federal milletvekili ve aynı zamanda Türk-Avustralya Parlamenterler Dostluk Grubu Başkanı Maria Vamvakinou ise konunun göçmen ülkesi Avustralya için çok hassasiyet taşıdığını belirtti. Sorunun "sığınmacılardan daha büyük bir problem" olduğunu savunan Vamvakinou, şunları söyledi:

"Problem insanların kaçakçılara çok para verip botlara konulmaları. İnsan kaçakçıları 10 bin, 20 bin dolar alıyorlar, umurlarında bile değil, insanlara bakmıyorlar bile. İnsanları sadece botlara tıkıyorlar, insanlar boğuluyor, ölüyor. Avustralya hükümeti olanları oturup izleyemez, insani yardım programlarımızı kontrol etmeliyiz. Buraya gelmek isteyen çok sayıda sığınmacı var. Ortadoğu'da, Afrika'da kamplarda bekliyorlar ama gelemiyorlar buraya. Bu probleme uluslararası bakmalıyız, problemi çözmek için küresel toplumla hep beraber çalışmalıyız. Ben başbakanın ve hükümetin kararını destekliyorum. Masum insanların hayatını korumalıyız ve insanların neden Avustralya'ya gelmek istediğini araştırmalıyız. 40 milyon kişi kaçıyor bulundukları yerlerden, büyük soru da Avustralya'ya kaç tanesini yerleştirebiliriz? Bunu nasıl yapacağız, bunun mesuliyetini başka ülkelerle nasıl paylaşacağız?"

Avustralya'nın bir göçmen ülkesi olduğunu, kendisi dahil nüfusun büyük bölümünün Avustralya dışında doğduğunu vurgulayan Vamvakinou, "İnsan kaçakçılarına güçlü bir mesaj göndermemiz gerekiyor" ifadesini kullandı.

Liberaller kararın seçim yatırımı olduğuna inanıyor

Avustralya Liberal Partisi'nin önde gelen senatörlerinden Scott Ryan ise John Howard'ın başbakanlık yaptığı dönemede başarılı göçmen politikaları olduğunu söyledi.

"Avustralya'nın başına bu sorunu İşçi Partisi açtı" diyen Ryan, iktidar partisine ağır eleştiriler yöneltti. Ryan, "İşçi Partisi'nin geçmişteki uygulamalarına bakılırsa bunu hayata geçirebileceğine güvenilemez. Geçmişteki tecrübeler kötü, başaralı bütün politikaları yok ettiler, yaptıkları uygulamalar sonucunda trajedi devam etti, sığınmacı sayısı da artarak devam etti" diye konuştu.

Geçmiş dönemde 1996-2007 yıllarında Avustralya Liberal Partisinden başbakanlık yapan John Howard döneminde sığınmacı politikalarının iyi işlediğini söyleyen senatör Ryan, Kevin Rudd hükümetinin yeni çıkardığı kanunları nasıl uygulayacaklarını henüz bilmediklerini ifade etti. Ryan, "Kevin Rudd'ın ne yapacağı belli değil. Bir şeyin ters uygulanması konusunda Kevin Rudd uzman. 2007'de 'gemileri güvenli bölgede geri çevirelim' dedi, şimdi 'olmaz' diyor. 2007'de yine 'John Howard politikaları çalışmıyor' dedi, kanunu kaldırdı, 50 bin kişi Avustralya'ya vizesiz geldi. Rudd'ın bu konuda kredisi yok. Geçmiş uygulamaları bunu mükemmel anlatıyor'" diyerek Avustralya Başbakanı Kevin Rudd'ı eleştirdi.

Sivil toplum kuruluşları endişeli

Başbakan Kevin Rudd'ın uygulamaya koyduğu sığınmacıları Papua Yeni Gine'ye gönderme planı, söz konusu ülkede yaşam şartlarının uygun olmadığına dikkati çeken sivil toplum kuruluşları ve avukatları endişelendiriyor.

Melbourne'da görev yapan Türk kökenli avukat Şamlı Öztürk, yeni kanuna tedirgin bir şekilde baktıklarını söyledi. Bunun birkaç sebebi olduğunu ifade eden Öztürk, "Özellikle insan haklarının korunması açısından Papua Yeni Gine'de sorunlar olduğunu düşünüyoruz. İnsan haklarını Avustralya'daki gibi aynı şartlarda korumadıklarını ve özellikle oradaki suç oranının daha fazla olduğunu biliyoruz. Zor durumdan gelen insanlara yazık olacağını düşünüyoruz" dedi.

Melbourne'da Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgedeki Hume Belediyesi'nde bir dönem belediye başkanlığı yapan ve halen aynı belediyede belediye meclis üyeliği görevini sürdüren Adem Atmaca da İşçi Partisin almış olduğu kararın oldukça sert ve halkı şaşırttığını belirtti.

Asıl problemin, sığınmacıların Malezya veya Endonezya'ya kadar nasıl vizesiz geldiği konusu olduğunun altını çizen Atmaca, "Tabi Avustralya'nın göç alma konusunda çok büyük kapasitesi var, ekonomiyi de geliştiriyor bu göçler ama bu göçlerin de gerçek olması gerekiyor. Yani birileri dünyanın çeşitli yerlerinde gelmek için sıralarını beklerken, başkalarının yasa dışı yollardan gelmesi, bence başkalarının haklarını yiyorlar, uygun da değil. Onun için umut ediyoruz ki bir sistem oluşturulur ve bu insanlar kendi ülkelerinde baş vurarak yasal yollardan gelirler" diye konuştu.

Gösteriler devam edecek

Sosyal medya üzerinden örgütlenen sivil toplum kuruluşları yeni kanuna karşı gösterileri sürdürme kararı aldı. Melbourne'da 2 Ağustos Cuma günü yeni bir gösteri yapılacağı duyurulurken Mülteciler Eylem Koalisyonu da 4 Ağustos'ta Sidney'de geniş katılımlı bir miting yapacağını açıkladı.

Avustralya Başbakanı Kevib Rudd ise gösterilere ve eleştirilere rağmen kararı savundu ve gire adım atmayacaklarını söyledi. Rudd, "Bizim politikamız çok açık, insan kaçakçıları tarafından teknelerle gönderilen sığınmacılar Avustralya'ya yerleşemeyecek" açıklamasını yaptı.

Avustralya'da geçtiğimiz aylarda dönemin başbakanı Başbakan Julia Gillard'ı parti içi seçim sonrasında görevden düşürerek ikinci kez başbakanlık koltuğuna oturan Kevin Rudd, anketlerde oy oranı düşen İşçi Partisini yeniden tercih edilir hale getirmek için radikal kararlar aldı.

Alınan kararlar sonrasında anketlerde azalan popülaritesini artıran İşçi Partisi, geçen hafta ani bir kararla Avustralya'ya teknelerle gelen sığınmacıları Avustralya topraklarına almayacağını, bunun yerine Papua Yeni Gine'de kurulan gözetim merkezlerine göndereceğini açıklamıştı. İşçi Partisi hükümetinin sığınmacılar konusunda aldığı şimdiye kadarki en radikal karar olarak kabul edilen uygulamanın, Avustralya'ya gelen sığınmacıların sayısında düşüş sağlayıp sağlamayacağı ise önümüzdeki aylarda ortaya çıkacak. - Melbourne

Kaynak: AA / Güncel

Papua Yeni Gine İşçi Partisi Kevin Rudd Avustralya Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title