Gökalp: "Çocuk Koruma Kanunun öncelikli amacı, çocukların haklarını korumaktır"
Avukat Hibe Gökalp, Çocuk Koruma Kanunun öncelikli amacının, çocukların haklarını korumak olduğunu belirterek, "Yaşamak, her çocuğun temel hakkıdır ve herkesin ilk görevi, çocukların yaşam hakkını korumaktır" dedi.
Avukat Hibe Gökalp, Çocuk Koruma Kanunun öncelikli amacının, çocukların haklarını korumak olduğunu belirterek, "Yaşamak, her çocuğun temel hakkıdır ve herkesin ilk görevi, çocukların yaşam hakkını korumaktır" dedi.
Mersin Barosu avukatlarından Hibe Gökalp, Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, çocuk haklarına ilişkin bilgiler verdi. Çocuk Hakları Kanunun, çocuğun yaşamını korumayı ve güvence altına almayı amaçladığını ve insan hakları içerisinde yer alan çok önemli bir alan olduğunu belirten Gökalp, çocuk haklarını şöyle tanımladı:
"İnsanın doğumundan itibaren birey olma hakkını tanıyan, ek olarak 18 yaşına kadar yaşama, gelişme, korunma ve katılma haklarına özel önem ve öncelik veren, çocuğun özel hak ve gereksinimlerinin uluslararası ortamda kabul edilmesi ve korunmasını sağlayan, insan hakları hukuku bünyesinde kendine özgü bir yapıya olan gereksinim sonucunda insan hakları içinden oluşan haklardır. Çocuk hakları, her çocuğun 'onurlu, saygın, özgür, eşit ve adil bir yaşam' yaşamasını sağlamak, bunu korumak ve güvence altına almak için insan hakları içinde yer alan çok önemli ve ayrılmaz bir alandır."
"Herkesin ilk görevi, çocukların yaşam hakkını korumaktır"
Yaşamanın, her çocuğun temel hakkı ve herkesin ilk görevinin çocukların yaşamını korumak olduğunu vurgulayan Gökalp, "Çocuk Hakları Sözleşmesinin 6. maddesine göre, 'Her çocuk yaşama hakkına sahiptir. Devlet çocuğun yaşamını ve gelişimini güvence altına almakla yükümlüdür'. Yaşam hakkı, tüm hak ve özgürlüklerin kullanılmasının temelini oluşturan bir haktır. İnsan hakları içerisinde değer sırası bakımından en başta gelir. Bu hak olmaksızın diğer hakların kullanılması mümkün değildir. Yaşam hakkı, kişinin fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü koruyabilmesi ve varlığının çeşitli etkilerle bozulmasına engel olabilmesi anlamına gelir. İnsan hakları belgelerinin tümü, yaşama hakkını güvence altına alır ve yaşama hakkını 'dokunulmaz' bir hak olarak kabul eder" dedi.
"Çocuğu ihmal veya istismar eden kişi Türk Ceza Kanununa göre cezalandırılır"
Çocuğa uygulanan istismar ve ihmal neticesinde izlenmesi gereken yol haritasını da anlatan Gökalp, "Çocuğu ihmal veya istismar eden kişi Türk Ceza Kanununa göre cezalandırılır. Eğer bu kişi çocuğun veli ya da vasisi ise velayeti veya vesayet kararı kaldırılır. Ayrıca istismar nedeniyle bu kişi çocuğa vermiş olduğu zararın karşılığında tazminat ödemek zorundadır. Bu nedenle istismar veya ihmalden haberdar olan herkes savcılık ve karakola şikayette bulunabilir. Savcılık, adli tıp raporu dahil her türlü delili toplayarak kamu davası açar. Aynı zamanda çocuğu koruma ile yükümlü olan merciler olan sosyal hizmetler ve çocuk esirgeme kurumu il müdürlüğü veya valiliğe, çocuğun korunma altına alınması için bildirimde bulunulabilir" ifadelerini kullandı. - MERSİN