Gözeli Köyündeki Kanlı Olay Üç Yıldır Çözülemiyor!
Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesine bağlı Gözeli köyünde 2012 yılında arazi yüzünden çıkan kavga bir türlü son bulmak bilmiyor.
Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesine bağlı Gözeli köyünde arazi anlaşmazlığı yüzünden başlayan husumetle ilgili olarak bazı medya organlarında yer alan Dr. İbrahim Turan'ın sözlerinin gerçeği yansıtmadığını kaydeden M. Reşat Semetay, Turan'ın para karşılığı adam getirdiğini ve babasını öldüren kişinin de bunlardan biri olduğunu iddia etti
Viranşehir'in Gözeli köyünde 2012 yılında arazi yüzünden çıkan kavgada Lütfü Semetay hayatını kaybederken üç kişi de yaralanmıştı.
Söz konusu olay, daha önce Mardin'in Bilge köyünde yaşanan olaya benzetilerek 'ikinci bir Bilge köyü katliamı önlendi' şeklinde bazı medya kuruluşları tarafından servis edilmişti.
Olayın üzerinden yaklaşık 3 yıl geçmesine rağmen tarafları barıştırmak için yapılan girişimler bugüne kadar sonuçsuz kaldı.
Söz konusu olay hakkında dava devam ederken, olayla ilgili ismi geçen Dr. İbrahim Turan bazı basın yayın organlarında Gözeli köyünde yaşanan olayla ilgili hiçbir ilişkisinin olmadığını, köyde bulunan 10 bin dönüme yakın tarlasını ekip biçemediğini, 3 yıldır defalarca saldırıya uğradığını, 20 evinin yıkıldığını, 25 trafosunun patlatıldığını, su kuyularının kurutulduğunu, savcılığa yaptığı 80 ayrı suç duyurusunun ise karşılıksız kaldığını ileri sürmüştü.
SEMETAY: BİZE KARŞI ÇEKEMEMEZLİK BAŞLADI
2012'deki olayda hayatını kaybeden Lütfü Semetay'ın oğlu Mehmet Reşat Semetay Gazete İpekyol'a yaptığı açıklamada Turan'ın sözlerinin gerçeği yansıtmadığını kaydetti. Aralarında başlayan husumeti anlatan Semetay, "Bizim aramız nasıl bozuldu? Onu anlatayım. İbrahim Turan'ın daha önce Gözeli'de tarlası vardı. Biz de ona komşu olan bir köydeydik. Orada 200 dönüm tarla aldık 1998 yılında. Bu tarlayı alarak İbrahim Turan'a komşu olduk. Tarlayı almadan önce kendisine sorduk. 'Burada tarla alacağız' dedik kendisine. Biz, daha önce kendisiyle dosttuk. Kendisi 'tarlayı siz alın, başkası gelmesin' dedi. 200 dönümlük bir tarlaydı. Başkasından aldık, İbrahim Turan'dan değil. Bu tarlayı aldıktan sonra bize karşı bir çekememezlik başladı. Kendisinin 12 bin dönüm tarlası var. İbrahim Turan'ın iki köyü var" dedi.
'BİZE YÜKLEYİN DEDİ'
Komşu olduktan sonra Turan'ın kendilerine kin beslediğini ileri süren Semetay, Turan'ın ağalık sistemini devam ettirdiğini iddia etti. Semetay, "İbrahim Turan 'Buradan yükleyin, taşının' dedi. Biz de taşınmadık. 'Bırakın burayı' dedi. Ağalık sistemi gibi. Ücret karşılığı falan değil. Bizi oradan çıkarmak istedi. Biz de çıkmadık. Bu sefer gidip 'merada ev yapmışlar' diye şikâyet ettiler, 1998-1999 yılında. Biz oraya ev yapmadan önce kendisi bize 'gelin buraya, benim komşum olun' dedi. 5-6 hanelik evlerimiz vardı. Bu olayla ilgili rahmetli olan benim babamdı. Biz, oradan çıkmadık. Devlet de evleri yıkmadı. Para cezası falan gönderdi. Ondan sonra millet araya girdi. 'Barışın' dediler. 'Tamam, biz barışırız' dedik. Turan, 'bir tane ev var, onu yıksınlar ben barışırım' dedi. O evi yıktık. Barıştıktan sonra yine kini bitmedi bu adamın. Ağalık sistemine devam ediyordu. Karşısındaki taraf güçlü değil ya, durmadı yerinde" diye konuştu.
'ÇERMİK'TEN, SİVEREK'TEN ADAM GETİRDİ'
Babasının öldürüldüğü olayı anlatan Semetay, Turan'ın dışarıdan silahlı adamlar getirdiğini ve bu ailelerin sadece olay çıkarmaya çalıştıklarını iddia etti. Semetay, "İbrahim Turan, gidip Çermik'ten, Siverek'ten Zazaları getirdi. İki, üç tane ev getirdi. Yıllık 80 milyar ev başına para veriyordu. Hiçbir iş yapmadan, sadece orada bekçilik yapsınlar, bize karşı olay çıkarsınlar diye. 4-5 sene geçtikten sonra bir sabah babamın önünü kestiler. Biz, Halil İbrahim Turan'la barışmıştık. Bir sabah biz evde değilken babam hayvanlarını eve getiriyor. Babamın önünü kesiyorlar iki, üç kişi. Silahla babamı öldürdüler orada. Önce kavga ediyorlar o anda Halil İbrahim Turan'a telefon açıyorlar. Halil İbrahim Turan 'vurun' diyor. Babam vurulduktan sonra millet yanına gidiyor. 'Neden böyle bir olay yaptın' diye soruyorlar. O da 'ben vurun dedim ama öldürün demedim' diyor. 2012'inin 6'ıncı ayında bu olay oldu" ifadelerini kullandı.
'TARLALARINI EKİP BİÇİYOR'
Turan'ın tarlalarını ekemediği için 30 milyon liralık zararının olduğu şeklindeki açıklamaların gerçekten uzak olduğunu belirten Semetay, Turan tarlalarının yanında köye ait yaklaşık bin dönümlük mera arazisini de ekip biçtiğini iddia etti. Semetay, "Kendisi köyde oturuyor. Tarlasını ekip, biçiyor. Kuyularıyla sulamasını yapıyor. Bu işçilerine para falan vermemiş. Olaydan sonra bazı işçiler 'burada duramayız' demişler. Onların paralarını falan vermemiş. İşçileriyle arasında sorun çıktı. Turan'ın 'zarar' dediği yok. İki tane köyü var. Yukarı köyünde trafosunun patlatıldığını duyduk. Ama bu çok abartılıdır. 25 tane falan değil. Yalan. Onunla ilgili karakol bizi de çağırdı. Bir seferinde ben Viranşehir'de nezarethanedeydim. O gece trafosu patlamış, beni şikayet etmiş. Jandarma, savcılık benim nezarette olduğumu biliyor. '80 defa suç duyurusunda bulundum' diyor. Bu, hep gidip para karşılığı adam getiriyor Siverek'ten, bizim bölgeden de değil. Siverek'ten, Çermik'ten adam getiriyor. Eline silah veriyor. Mesela bizim mezarlık tepede, mezarlığa çıkarken tuttuğu adamları bizim mezarlığa silah sıkıyorlar. Babamı öldüren adamı da kendisi getirdi. Hatta bu adama kendisi avukat tuttu. Olaydan sonra bu adamın çocuklarını köyüne, evine getirdi. Adam cezaevinde ama iki, üç tane avukat tuttu kendisine. Bu olayla ilgisi yoksa niye bu adamın çocuklarını köyüne getirsin? Ya da niye kendisine avukat tutsun? Her sene tarlalarını ekip, biçiyor. İsterseniz gelin tarlayı da görün. Yalan söylüyor. Kendisi ekmiyor ama ortaklık olarak ekiyor. Kendisi de köyde oturuyordu, ta ki, bu cezası çıkana kadar. Devletten kaçıyor, bir yerlere sığınıyor. Barışmaya biz yanaşıyoruz, kendisi yanaşmıyor. Bu hala ağalık sistemini devam ettiriyor" dedi.
Turan'ın evlerinin tarandığı şeklinde açıklamalarına karşılık olarak da Semetay, evlerin taranmasında kullanılan silahların Turan'ın adamlarına ait olduğunu ve bunun Diyarbakır'da yapılan balistik incelemede de kanıtlandığını sözlerine ekledi.
TURAN DA KENDİSİNİN MAĞDUR OLDUĞUNU İDDİA ETMİŞTİ
Semetay ailesinin 3 yıl aradan sonra bunları anlatmasının sebebi, geçtiğimiz hafta İbrahim Turan'ın Cihan Haber Ajansı'na (CHA) kendisinin olaya hiçbir dahlinin olmadığı halde bir kan davasının mağduru olduğunu öne sürmesi. İbrahim Turan, 3 yıldır defalarca saldırıya uğradığını, 20 evinin yıkıldığını, 25 trafosunun patlatıldığını, su kuyularının kurutulduğunu iddia etmişti. Turan, savcılığa yaptığı 80 ayrı suç duyurusunun da karşılıksız kaldığını ileri sürmüştü.
(Kaynak: Gazeteipekyol)