Gültekin Uysal: Demokrasisini Anlamlandırabilmiş, İnsanlarının Başka Topraklarda Hayal Kurmadığı Türkiye Mümkün
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Artık çoğulcu demokrasinin eşiğinde, çoğulcu anlayışı, herkesin eşit ve ortak fırsatlara sahip olduğu Türkiye’yi inşa etmek zorundayız. Bugün her tenkidi bir varlık-yokluk meselesine dönüştürmüş ve cezalandırmak noktasında art arda Türkiye’yi içe kapatarak kendi siyasi hedeflerine yürüme iradesi koyanlara karşı açık yüreklilikle her birimizin bayraklaştırması gereken demokrasidir… Demokrasisini anlamlandırabilmiş, pozitif şekilde coğrafyasından daha fazla ayrışmış, insanlarının başka topraklarda hayal kurmadığı Türkiye’nin mümkün olduğunu ifade ediyorum” dedi.
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, "Artık çoğulcu demokrasinin eşiğinde, çoğulcu anlayışı, herkesin eşit ve ortak fırsatlara sahip olduğu Türkiye'yi inşa etmek zorundayız. Bugün her tenkidi bir varlık-yokluk meselesine dönüştürmüş ve cezalandırmak noktasında art arda Türkiye'yi içe kapatarak kendi siyasi hedeflerine yürüme iradesi koyanlara karşı açık yüreklilikle her birimizin bayraklaştırması gereken demokrasidir… Demokrasisini anlamlandırabilmiş, pozitif şekilde coğrafyasından daha fazla ayrışmış, insanlarının başka topraklarda hayal kurmadığı Türkiye'nin mümkün olduğunu ifade ediyorum" dedi.
Gültekin Uysal, Türk Demokrasi Vakfı'nın bugün Ankara'daki bir otelde düzenlediği "Türk Demokrasi Vakfı, Yeniden" toplantısında konuştu. Uysal, şunları söyledi:
"ÇOK PARTİLİ HAYATA GEÇTİKTEN SONRA DEMOKRASİYİ, BİR DEĞERLER MANZUMESİ HALİNE, İŞLEYEN BİR DEMOKRATİK REJİM HALİNE, İŞLEYEN BİR HUKUKLA PERÇİNLEYEREK GETİREMEDİK"
"Herkes kendi penceresinden demokrasiyi adlandırır, anlatır. Kimi zaman romantizm içerisinde kimi zaman retorik çerçevesinde birtakım değerleri paylaşıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada demokrasi ve hukukun ekonomilerin en temel girdisi haline gelmiş olması, ekonomimizi de ilgilendiriyor. Sade vatandaşımızın her sahada, birey olarak temel hak ve hürriyetlerini kullandığı her noktada demokrasi ihtiyacımız, demokrasi açığımız bir maliyet üretiyor. Bugün tabii demokrasi serüvenimiz yok. Özellikle 27 Mayıs'tan sonra Türk demokrasisi, kaybettiklerini yerine koymak adına bir mücadele vermek zorunda kalmış. Çok partili hayata geçtikten sonra demokrasiyi, bir değerler manzumesi haline, işleyen bir demokratik rejim haline, işleyen bir hukukla perçinleyerek getiremedik.
"ORTAK PAYDAYI SİYASİ PARTİLERİN, SİVİL TOPLUMLA KENETLENEREK KURMAK GİBİ BİR ASLİ VAZİFESİ VAR"
Her geçen gün iklimin koyulaştığı, demokratik tavır alanlarının daraltıldığı içinde bulunduğumuz zaman diliminde de bir muhalefet ideolojisi olarak muhalefette seslendirdiğimiz değerler, ideallerin, gücü ele geçirdiğimizde anlamsızlaşan bir sürece dönüştüğünü üzülerek ifade etmek isterim… Bugün Türk demokrasisinin en zor sınavıyla karşı karşıya kaldığı bu dönemde hepimizin ortak gayesi, demokrasi diye bir büyük problemimizin olduğu, ortak bir yaşam inşa etmek noktasında sorumluluğumuzun olduğu; bugün mağdur olmamış hiçbir siyasal, toplumsal kesimin kalmadığı bu süreçte, bu tecrübeyle beraber bu ortak paydayı siyasi partilerin, sivil toplumla kenetlenerek kurmak gibi bir asli vazifesi var.
"TÜRKİYE'Yİ İÇE KAPATARAK KENDİ SİYASİ HEDEFLERİNE YÜRÜME İRADESİ KOYANLARA KARŞI AÇIK YÜREKLİLİKLE HER BİRİMİZİN BAYRAKLAŞTIRMASI GEREKEN DEMOKRASİDİR"
Kaybetmeye yüz tutuğu andan itibaren demokrasinin, özgürlüklerin ne anlama geldiğini daha iyi anlıyoruz. Bu ülkenin birliğinin, beraberliğinin teminatı, milli güvenlik şemsiyesi, demokrasidir, hukuktur, laikliktir. Türkiye Cumhuriyeti, bütün aksaklıklarına rağmen eşit vatandaşlık temelinde bu birlikteliği sağlamıştır. Bugün maalesef problemlerimizi demokratik hukuki kanallara akıtamıyoruz. Artık çoğulcu demokrasinin eşiğinde, çoğulcu anlayışı, herkesin eşit ve ortak fırsatlara sahip olduğu Türkiye'yi inşa etmek zorundayız. Bugün her tenkidi bir varlık-yokluk meselesine dönüştürmüş ve cezalandırmak noktasında art arda Türkiye'yi içe kapatarak kendi siyasi hedeflerine yürüme iradesi koyanlara karşı açık yüreklilikle her birimizin bayraklaştırması gereken demokrasidir.
"DEMOKRASİSİNİ ANLAMLANDIRABİLMİŞ, İNSANLARININ BAŞKA TOPRAKLARDA HAYAL KURMADIĞI TÜRKİYE MÜMKÜN"
Türk Demokrasi Derneği'nin, Türk milletini bir bilinç sıçraması noktasında, demokrasiyi çoğulcu manada şekillendirecek, ötekisi olmayacak şekilde her insanın eşit fırsatlara sahip olduğu bir Türkiye'de bu bilinci toplumun her kesimine yaymak, her kesimin bu noktadaki taleplerini daha fazla görünür hale getirmek gibi bir vazifesi var. Atılan adımın, bu toplumun bütün değerlerinin siyasi rekabette bir kamplaşma aracı haline getirildiği bu noktada, dikey kimlik sahalarında pek çok tartışmanın yürüdüğü günümüz Türkiye'sinde, yatay ortak paydaları inşa etmekte ümit ediyorum Türk Demokrasi Vakfı mukayese edilmez bir fonksiyon görecektir. Demokrasisini anlamlandırabilmiş, pozitif şekilde coğrafyasından daha fazla ayrışmış, insanlarının başka topraklarda hayal kurmadığı Türkiye'nin mümkün olduğunu ifade ediyorum."