Hakim ve savcıların ekonomik ve özlük haklarındaki düzenleme -
Hakim ve savcıların ekonomik ve özlük haklarında düzenleme yapılmasına rağmen kendi haklarında düzenleme yapılmamasını protesto eden adalet çalışanları, yazdıkları bin 500 dilekçeyi Adalet Bakanlığı'na gönderdi.
Hakim ve savcıların ekonomik ve özlük haklarında düzenleme yapılmasına rağmen kendi haklarında düzenleme yapılmamasını protesto eden adalet çalışanları, yazdıkları bin 500 dilekçeyi Adalet Bakanlığı'na gönderdi.
Türk Büro-Sen Mersin Şube Başkan Yardımcısı Ali Gökkoca, sendika üyeleriyle birlikte adliye önünde yaptığı basın açıklamasında, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın hakim ve savcıların özlük haklarında iyileştirmeler yapılacağı ve sicil affı getirileceğine dair açıklamalarından sonra adalet çalışanlarının Türkiye genelinde adeta ayaklandıklarını söyledi.
Türk Büro-Sen olarak bu durum karşısında Başbakan'a ve Adalet Bakanı'na mektup gönderdiklerini belirten Gökkoca, şöyle konuştu:
"Daha sonra Başbakan ve Adalet Bakanı'na gönderilmek üzere dilekçe kampanyası başlattık. Adalet çalışanları 5 Eylül'den bu yana Türkiye genelinde Başbakanlığı ve Adalet Bakanlığı'nı dilekçe yağmuruna tutmaktadır. Talepleri oldukça insani, makul ve meşrudur. Adalet çalışanları, adalet çarkının bir bütün olduğunu, sadece hakim ve savcılardan oluşmadığını, kendilerinin hakim ve savcıların çalışma arkadaşları olduklarını, adaletin zamanında ve eksiksiz tecelli edebilmesi için birlikte mesai yaptıklarını, dolayısıyla yapılacak olan düzenlemenin kendilerini de kapsamasını talep etmiştir."
Öte yandan Büro Emekçileri Sendikası adına açıklama yapan Meryem Koşar da hakim ve savcıların ekonomik ve özlük haklarıyla ilgili yapılan düzenlemeyi Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın dün açıkladığını anımsattı.
Yargı personelinin 15 bin hakim ve savcıdan ibaret görüldüğünü öne süren Koşar, 54 bin yargı emekçisinin yok sayıldığını savundu.
Yargıda takdir yetkisinin hakim ve savcılara ait olmakla birlikte bir uyuşmazlığın ve suçun yargıya intikalinden başlayıp yargı kararının infazına kadar geçen sürecin yargı emekçilerinin omuzları üzerinde olduğunu be Koşar, "Dışarıdan bakıldığı gibi zabıt katibinin işi sadece duruşmada yazmaktan, mübaşirin işi ise duruşma için isim anons etmekten ibaret değildir" dedi.
Daha sonra sendika üyeleri sloganlar atarak kendi haklarında düzenleme yapılmamasını protesto etti.