Hakimin Ölümünde Büyük Şüphe
Malatya da uçuruma yuvarlanan otomobilde ölü bulunan 32 yaşındaki hakim Yaşar Yılmaz'ın ailesi ölümün normal olmadığını ve komplo bulunduğunu iddia etti.
Malatya'nın Darende İlçesi yakınlarında uçuruma yuvarlanan otomobilde ölü bulunan 32 yaşındaki hakim Yaşar Yılmaz'ın ailesi ölümün normal olmadığını ve komplo bulunduğunu iddia etti. Yakınları Yılmaz'ın bir kaç arkadaşı ile Diyarbakır'a gittiğini, dönerken ise araçta tek bulunmasının anlaşılır olmadığını savundu.
Önceki akşam saat 21.00 sıralarında Darende İlçesi Yazıköy yakınlarında bir otomobilin uçuruma yuvarlandığını görenler, durumu jandarma ekiplerine bildirdi. Yapılan ihbar sonrasında olay yerine giden İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri ağır hasar gören G.D. adlı bir kişi üzerine kayıtlı 06 EYK 43 plakalı otomobilin içinde hakim olduğu öğrenilen Yaşar Yılmaz'ın cesediyle karşılaştı. Hayatını kaybeden hakim Yaşar Yılmaz'ın cesedi, otopsi yapılmak üzere Darende Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Jandarma ekiplerinin araçta yaptığı arama da ise otomobilin içinde 25 kilo esrar ve bir miktar uyuşturucu hap bulundu. Yapılan otopsinin ardından hakimin cesedi yakınlarına teslim edilerek Sivas'ın Gürün İlçesi'ne bağlı Beypınar köyünde toprağa verildi. Bir süredir Çorum İskilip'te görev yapan Yaşar Yılmaz'ın Siirt'en Kurtalan İlçesi'ne 15 gün önce atandığı, ardından yıllık izine ayrıldığı öğrenildi.
Kısa süre önce nişanlanan hakim Yaşar Yılmaz'ın izinli olarak Ankara'da bulunduğu öğrenildi. Ailenin verdiği bilgilere göre Yılmaz'ın bankacılık yapan arkadaşı Diyarbakırlı S.Ş., B.Ş. isimli şahısların Diyarbakır'a gitmek üzere 2 gün önce yola çıktığı ve hakim Yaşar Yılmaz'ın da onlarla birlikte Diyarbakır'a gittiği öğrenildi. Dönüş yolunda ise hakimin arabada yalnız olmadığı ve yanındaki bu iki kişiyle birlikte yola çıktığı öğrenildi.
'KOMPLO OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ'
Hakimin küçük kardeşi Bahattin Yılmaz, "Ailesi ciddi kuşkularımız var. Ağabeyim iyi bir insandı, Şoförlüğü olmayan hayatta direksiyona oturmayan bir insandı. Araba uçurumdan aşağı düşüyor ama sadece ağabeyin elinde ve bir başka yerinde çizik var. Araba tanınmayacak halde teneke gibi buruşmuş ama kendisinde sadece 2-3 çizik var. Hiç bir kötü alışkanlığı yoktu. Olanlara da karşı çıkardı ama arabadan esrar çıkıyor. Biz bunun çok büyük bir komplo olduğunu düşünüyoruz. Arkadaşları bunu Diyarbakır'a gezmeye götürmüşler. Hakim olduğu için yol kontrollerine katılmıyor. Oradan şüphelerimiz var. Dönüşte arkadaşlarının araçtan kavga edip ayrıldığı iddia ediliyor. Biz şehit edildiğine inanıyoruz. Yetkili makamlara, devletimize güveniyoruz. Bunun aydınlanacağını ve ağabeyimin aklanacağına inanıyoruz. Bu işin sonuna kadar takipçisi olacağız. Kimsenin yaptığı yanına kalmaz" dedi.
'CESET SAPASAĞLAM'
Hakimin köyde yaşayan dayısı Mehmet Demirkaya, aracın kaza yaptığı noktada içindeki cesedin sadece dudak kısmında ve kolunda hafif yara bulunduğunu belirterek, "Araba haşat olmuş ama cesette hafif yaralanmalar var. O arabadan cesedin sapasağlam çıkması mümkün değil. Bana göre ceset sonradan götürülüp oraya konmuş gibi. Vücudunda kırık yok. Ama çoraplarında toprak izleri vardı. Öldürülüp kaza süsü verilmiş gibi görünüyor. Arabada esrar bulunması kuşkuları daha da artırıyor. Bu işte başka bir şey var. Arabayı kullanmayı bilmeyen birinin şehirler arası yolda araba kullanması düşünülemez." dedi.
Yakınları bölgede jandarmanın sık uygulama yaparak araçlardan esrar yakaladığını, beraber Diyarbakır'a gittiği kişilerin de kontrollerden kurtulmak için hakim kimliğini kullanmış olabileceklerini iddia etti. Yakınları ağabeylerinin araca uyuşturucu madde konulduğunu öğrendiğinde buna itiraz etmiş olabileceğini dile getirdi.
Olayla ilgili Darende Cumhuriyet Savcılığı'nın başlattığı soruşturmanın devam ettiği öğrenildi. Olayın yaşandığı gece kaza bölgesinde yolda duran iki araçtaki kişilerin kavga ettiğini gören görgü tanıklarının bulunduğu belirtildi. Hakim Yılmaz'ın yakınları, dönüş yolunda araçta kimse olup olmadığının belirlenmesi için Diyarbakır ile Darende arasındaki güvenlik kameralarından tespit yapılmasını istedi.
