Şanlıurfa'da milyonluk vurgun! Hastane deposundan çaldıkları malzemeleri yurt dışına satmışlar
Şanlıurfa'da bulunan Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin Anjiyografi ünitesinde personel, tekniker ve hekimlerden oluşan grubun büyük bir yolsuzluğa karıştığı iddia edildi. Her hasta için kullanılmayan ve değeri en az 100 bin TL'yi bulan malzeme fatura edildiği, akabinde bu malzemelerin depodan çalınarak özel hastanelere ve yurt dışına satıldığı tespit edildi. Konuyla ilgili başlatılan soruşturmada ise hayli vahim iddialar yer aldı.
Kamuda tasarruf tedbirlerinin art arda atıldığı bir dönemde Şanlıurfa'nın en kapsamlı hastanelerinden birinde yaşanan olay gündeme bomba gibi düştü.
ŞEHRİ KARIŞTIRAN VURGUN İDDİASI
Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Anjiyografi ünitesinde görev yapan personel, tekniker ve hekimlerden oluşan bir grubun büyük bir yolsuzluğa bulaştığı öne sürüldü.
DEPODAN ÇALIP ÖZEL HASTANELERE SATMIŞLAR
Hastaneden gelen ihbarlar sonrasında İl Sağlık Müdürlüğü tarafından başlatılan gizli bir soruşturmada, anjiyografi ünitesine giren her hastaya kullanılmayan ve değeri hasta başına en az 100 bin TL'yi bulan malzeme fatura edildiği, sonra bu malzemelerin depodan çalınarak özel hastanelere ve yurtdışına satıldığı tespit edildi.
HASTANEYE GECE BASKINI DÜZENLENDİ
Soruşturma kapsamında hastaneye gece vakti yapılan baskında gizli depolarda milyonlarca liralık malzemenin saklandığı, bu malzemelerin depo kayıtlarında görülmediği belirlenirken malzemelerin olayla hiçbir ilgisi olmayan 30'a yakın doktora fatura edildiği ortaya çıktı.
BAŞHEKİMLE İLGİLİ İDDİALAR HAYLİ VAHİM
Olayla ilgili bireysel suç duyurusunda bulunan bu doktorların hamlesinin ardından Başhekim Yardımcısı ve Kardiyoloji Birim Sorumlusu Uzm. Dr. Ö.F.Ç.'nin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından görevden alınıp başka hastanede görevlendirildiği ancak araya birilerinin girmesi sonrasında görevden alınma kararının iptal ettirildiği öne sürüldü.
"DOSYANIN KAPATILMASI İÇİN HER YOLU DENİYOR"
Serkan Tanyıldızı'nın haberine göre; görevine devam ettiği hatta yolsuzluk soruşturmasında şüpheli olarak ifade bile verdiği belirtilen başhekimin dosyanın kapatılması için her yolu denediği, yolsuzluğa karşı çıkan ve ifade veren hekim ve personele mobbing uyguladığı, sebepsiz yere görevden alıp görev yeri değişikliği yaptırdığı iddia ediliyor.
