Hayal ve Hakikat
İstanbul Modern Sinema, 22-30 Eylül tarihleri arasında Hayal ve Hakikat sergisine paralel bir film programı sunuyor.
Programın küratörü Derya Alabora, Türk sinemasında dönemeç niteliğinde gördüğü kadın yönetmen, oyuncu veya sinema karakterlerinin yer aldığı bir seçki hazırladı. Sekiz filmden oluşan programa 29 Eylül, Perşembe günü saat 17.00'de "Türk Sinemasında Kadın Temsili" başlıklı bir söyleşi de eşlik edecek. Söyleşinin konukları Deniz Türkali, Derya Alabora ve Melek Özman.Derya Alabora'nın küratörlüğünü yaptığı Hayal ve Hakikat başlıklı programda Zeki Demirkubuz'un Masumiyet, Yeşim Ustaoğlu'nun Bulutları Beklerken, Tayfun Pirselimoğlu'nun Hiçbir Yerde, Atıf Yılmaz'ın Aaahh Belinda, Fatih Akın'ın Yaşamın Kıyısında, Uğur Yücel'in Hayatımın Kadınısın, Ferzan Özpetek'in Harem Suare ve Handan İpekçi'nin Saklı Yüzler başlıklı filmleri yer alıyor.
90'lar Türk sinemasının en iyi filmlerinden biri olarak kabul edilen Masumiyet, kirlilikleri içinde "masum" olan bir grup karakterin öyküsünü anlatıyor. Zeki Demirkubuz'un yönettiği Masumiyet, Türkiye'den sahici ve panoramik bir resim çiziyor. Yeşim Ustaoğlu'nun yönettiği Bulutları Beklerken, Karadeniz'in sislerle örülü yaylalarında 50 yıl boyunca sırtına yüklenen sırlarla yaşamak zorunda kalmış bir kadının hikayesini anlatıyor. Gücünü Doğu Karadeniz kıyılarının doğal güzelliğinden ve gizeminden alan Bulutları Beklerken, minimal sinematografisi ve görsel kompozisyonuyla tarihin hapsettiği insan dramına ve bir kadının gözünden yine kadınlara bakıyor. Tayfun Pirselimoğlu ilk filmi Hiçbir Yerde'de suçlara, bürokrasiye, ideolojilere aldırmaksızın çocuğunu arayan yalnız anneyi canlandıran Zuhal Olcay, İstanbul Film Festivali'nde "En İyi Kadın Oyuncu" ödülüne layık görüldü. Türk-Alman kültür buluşması/çatışmasını farklı karakterler üzerinden işleyen Yaşamın Kıyısında, farklı geçmişleri, bakış açılarını ve yaşam tarzlarını anlatan üç hikayeden oluşuyor. Yönetmen Fatih Akın dingin akışı, geniş planlı anlatımı ile sosyal sıkışmışlık ve kimlik arayışı sorunlarına değiniyor. Bağımsız ve özgür bir kadının trajik komik hikayesini anlatan Ahh Belinda, fantastik yapısı ve kara mizahıyla Türk sinemasına yeni bir boyut kazandırdı. Atıf Yılmaz'ın yönettiği film, çekildiği döneme damgasını vurmuş, Antalya Film Festivali'nde de En İyi Film, Yönetmen ve Kadın Oyuncu ödüllerini almıştı. Yönetmen Uğur Yücel, eskilerin özlemini duyan, yalnız ve sevdalı Tophaneli karakterine hayat verdiği Hayatımın Kadınısın filmde, Türkan Şoray ile buluşarak izleyiciyi nostaljik bir yolculuğa davet eder. Yeşilçam'ı özleyenlerin kaçırmaması gereken bir film! Ferzan Özpetek'in ikinci filmi Harem Suare izleyiciyi 1900'lerin başına götürür. Son dönemde dizilerle yeniden gündeme gelen Osmanlı haremi Harem Suare'de renkli, egzotik ve karmaşık bir melodramın sahnesidir. Handan İpekçi'nin duygu sömürüsüne sığınmadan töre cinayetlerini ele alan Saklı Yüzler, "film içinde film" formülüyle, arşiv görüntüleri kullanarak sosyal bir meseleyi stilize edilmiş ve sürükleyici bir sinema diliyle aktarıyor.