Hisarcıklıoğlu: Sistemin Çivisi Çıkmış Durumda
TOBB Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin 2023'de dünyanın en zengin 10 ekonomisi arasına girmesi için köklü yapısal reformlarını devam ettirilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye olarak 2023'de dünyanın en zengin 10 ekonomisi arasına girmek istediklerini belirterek, "Bunun için Türkiye'nin köklü yapısal reformlarını devam ettirmesi lazım. Bu sistemin artık çivisi çıkmış durumda. Her taraf yamalı bohçaya döndü. Mevcut sistemi yeniden dizayn edip yeniden inşa etmemiz lazım. Şurasını düzelteyim dersen öbür taraf bozuluyor. Kanunların hiçbirisi, mevzuatlar bir biriyle örtüşmüyor. Sistematiği değişmiş durumda. Değiştire değiştire tamamını bozduk. İş yapma kolaylığı endeksinde 65'inci sıradayız. Bunun için asıl madalyayı siz hak ediyorsunuz" dedi.
Fransa'ya da şiirle seslene Hisarcıklıoğlu, 'Sessizce düşünsek duyacaklar bir gün, olmazları olmuş sayacaklar bir gün. Bu Fransızlar ellerinden gelse rüyalarımıza bile sansür koyacaklar bir gün" ifadesini kullandı.
DESCARTES'TEN ÖRNEK VERDİ
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nın vergi ve ihracat rekortmenleri plaket törenine katılan TOBB Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada,. Dün gece Fransa'dan geldiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Fransa 2001 yılında dünyada ilk ve tek ülke olarak Ermeni soykırımını kanun olarak tanımış bir ülke. O zaman ekonomik kriz var, kendi derdimize düşmüşüz. O yüzden gereken tepkiyi gösterememişiz. 2001 de bunu yapıyorlar. 10 yıl sonra getirdikleri yasa tasarısı şu; eğer bir kimse Fransa'da, 'Türkiye'de Ermeni soykırımı olmamıştır, ben böyle düşünmüyorum' dediği anda doğru 1 yıl hapise. 45 bin Avro cezası da var. Böyle bir hukuk ve adalet olabilir mi? Düşünün, siz 'Fransızca konuşma yasaktır' diye kanun çıkartıyorsunuz. Aynı iş. İnsanın yaradılışına aykırı. Fransızların ünlü, en büyük filozoflarından Descartes diyor ki, 'Düşünüyorum, öyleyse varım'. Düşündüğüm için varım diyor. İnsanoğlunu hayvandan ayırt eden şey düşünmektir. Senin farkın düşünmektir. Benim inancımda, benim kültürümde 'yaradılanı severim yaradandan ötürü' anlayışı var. Anlayışı böyle olan bir millet soykırım yapabilir mi? Ama onların tarihine baktığınız zaman, yakın tarihte benim Cezayirli kardeşlerime yaptıkları var. Ondan yeni olarak Afrika'da, Ruanda'da yaptıkları var. Dünyanın gözü önünde. Bizi bu işe bulaştıramazlar. Ne yaparlarsa yapsınlar bulaştıramazlar. Bunun zararını biz değil Fransa görür."
HEDEF 20 BİN TÜRK'Ü TOPLAMAK
Fransız iş dünyasının da Türk işadamlarıyla aynı düşüncede olduğunu yineleyen Hisarcıklıoğlu, "Siz, biz ne düşünüyorsak onlar da aynı şeyi düşünüyor. Ama bu siyasetçi seçim kaybetme telaşı içinde. Seçimi nasıl kazanırım telaşıyla kısa vadeli hesaplar yapıp 500 bin Ermeni'nin oyunu alma peşindeler. Ama hiçbirine yar olmayacak. Orada 150 bin de bizim vatandaşımız var. Onlar da oy kullanacak. Onlar da oy kullanırken bu kararı kim getirdiyse tepkisini gösterecekler. 2001 de yasa tasarısı çıktığı zaman meclisin önünde bir tane Türk yok. Ama Türk diasporasının şimdiki hedefi, Fransız parlamentosunun önüne 20 bin Türk'ü toplayabilmek. Onlar da tepkilerini gösterecekler. Birlikte rahmet ve bereket, ayrılıkta azap var. Biz birbirimizi beğenmezsek batı bizi çekirdek gibi çıtlar. Ama kültürümüzdeki birlik ve beraberliği sağlarsak rahmeti ve bereketi buluyoruz. Bundan sonra birbirimizi beğenmeme değil, bir ve beraber hareket etme kültürünü muhakkak kazanmamız lazım. Fransa'da memnuniyetle gördüm ki, oradaki değişik derneklerdeki vatandaşlarımız, 'Biz artık senin dediğin gibi hareket edeceğiz. Bir ve birlik olacağız. Ülke noktasında birleşeceğiz' dediler. Bu noktadan dolayı her şerde bir hayır vardır diyorum. O şer bile bizim vatandaşlarımızın bir araya gelip birlikte hareket edebilme kültürünü ortaya koydu. Güzel bir şiir var, 'Sessizce düşünsek duyacaklar bir gün, olmazları olmuş sayacaklar bir gün. Bu Fransızlar ellerinden gelse rüyalarımıza bile sansür koyacaklar bir gün' " ifadesini kullandı.
TRABZONSPOR FIRSATINI İYİ KULLANIN
Hisarcıklıoğlu konuşması sırasında Trabzonspor'a da değindi ve "Geçen geldiğimde de de söyledim; Trabzonspor bu kentin göz bebeği. Trabzonlular haftanın yarısına kadar geçmiş maçı, sonra da gelecek maçı konuşuyorlardı. Böyle takılıyordum buradaki arkadaşlarıma. Trabzonspor'un başarısı bizim elimize bir fırsat getiriyor. Bunu ticarete çevirebilmek için fırsat var elimizde; Trabzonspor'un UEFA'daki başarısı. Yabancı takımların, yabancı medyanın buraya gelmesi fırsatını iyi değerlendirmemiz lazım. Eğer Trabzon'u dünyaya tanıtmak istiyorsak, yayla turizmi gelişsin, dünya güzelliklerimizi görsün istiyorsak, Trabzonspor'un UEFA'da oynadığı maçları fırsat olarak bilmemiz lazım. Trabzonspor'u ticarete ve paraya böyle çevirebiliriz,. Trabzonsopr'u konuşalım ama 7 günümüzü de almasın. Bunları de hesap edelim" dedi.
Rifat Hisarcıklıoğlu, birlikte hareket edebilme kültürünün de önemine değinerek, şunları söyledi:
"Uçaktan gelirken baktım, evler tek tek dağların başında. Cami yapmışlar, etrafında ev yok. O da yalnız. Tamam evler ayrı ama memleket için hareket ederken birlikte hareket edeceğiz. Bir kentin ekonomisinin gelişebilmesi için ulaşım olmazsa olmaz. Trabzon'da en önemli şey şu anda demiryolunun gelmesi. Sarp'ta modernizasyonu gerçekleştirerek bekleme süresini yarı yarıya indirdik. Bunda amacımız Çin'e kadar giden bir güzergah hazırlamak. Bu güzergah da Trabzon'dan geçecek. Trabzon tarihteki, tarihi İpekyolu'ndaki rolünü tekrar oynamaya başlayacak. Bunun için altyapısını çok iyi hazırlaması lazım."
'KOLTUK ÖNEMLİ, KAPTIRMAMAK LAZIM' DEDİ, SALONU GÜLDÜRDÜ
TOBB Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ülke olarak zengin olmak istediklerini belirterek, "Aranızda zengin olmak istemeyen var mı' Zengin olmak istiyoruz. Bir ülkenin ne kadar girişimcisi varsa o kadar zengindir. Zenginlik böyle ölçülüyor. Bu konuda Japonya'nın 4 misli gerisindeyiz. Türkiye'de her yıl 750 bin genç istihdam ülke nüfusuna katılıyor. Her yıl bunlara iş bulmamız lazım. Nasıl bulacağız? Yeni girişimcileri çıkartamazsak bunlara iş bulabilme şansımız yok. O zaman battık. 'İsraf haram' kültüründen geliyoruz. Türkiye'nin nüfusunun yarısı kadın. Nüfusun yarısı kadın ama girişimci oranı yüzde 6.5. Bütün Türkiye'de Kadın Girişimciler Kurulu'nu kurduk. Trabzon'da da bunun başında Emine Gürkök var" dedi.
Bu sırada salonda Emine Gürkök'ü arayan ve ayakta kaldığını gören Hisarcıklıoğlu, "Yer vermemişler sana Emine Hanım. Geç benim koltuğuma otur, Vali Bey'in yanına. Nasılsa TOBB başkanı olma şansın yok. İnşallah olursun ileride ama şu anda şansın olmadığı için oturmana izin veriyorum. Koltuk önemli. Koltuğu kaptırmayacan. En önemli iş insanın koltuğu" dedi. Hisarcıklıoğlu'nun bu sözleri salonu güldürdü.
Kadın girişimcilerin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu konuşmasını, "Bir Müslüman kimi örnek alır? Tabii ki Hz. Peygamberi. Hem peygamberi örnek alacan, hem kızını evde oturtacaksın. Olmaz böyle şey. Peygamberimizin eşi Hz. Hatice Mekke'nin en büyük tüccarlarındandı. Kızlarınızı sizler gibi girişimci yapın. Onlar da sizden daha başarılı olacaklar. Babalar da miraslarında hak ve adalet ölçüsünde hareket etsinler. Haksızlık ve adaletsizlik üzerine kurulan her düzen yıkılmaya mahkumdur. Zamanında Bodrum'da değersiz diye deniz kıyısındaki araziler kızlara, içerideki tarlalar erkeklere miras bırakılırmış. Şimdi sonuç ortada. Kızlar zengin oldu." diyerek sürdürdü.
SİSTEMİN ÇİVİSİ ÇIKMIŞ
Türkiye ekonomisinin tarihinde ilk kez bir başarı hikayesi yazdığını da vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "GSMH büyümesinde ilk 9 ayda dünya şampiyonuyuz. Yüzde 9.6 büyüme geçekleştirdik. Bunun kahramanları da bu salonda oturanlar. Bizim ayağımızı aşağıya çekenler ithalatla ihracat arasındaki fark. Eğer bunlar eşit olsa 12.7 büyüyecektik. Yıllardır bunu söylüyoruz. Sanayi ara malını Türkiye'de üretmemiz lazım. Bunu becerebilsek yanı başımızda kavgalar dövüşler olurken bize bir şey olmaz. Türkiye ilk kez doğru bir modelle özel sektör kaynaklı büyümeyle büyüyor. 2001'in son çeyreğinden beri Türkiye ekonomisi sürekli büyüyor. Eksiksiz, her üç ayda bir ekonomi büyüme gösteriyor. Bir tek 2009 krizinde gerileme oldu. Bu ülkede son 9 ayda 1 milyon 200 bin kişiye iş bulunduysa bunu sizler buldunuz. Bu başarı hikayesine de sahip çıkın. 2002'de söyledik sonra devlet politikası haline dönüştü. 2023'de dünyanın en zengin 10 ekonomisi arasına girmek istiyoruz. Bunun için Türkiye'nin köklü yapısal reformlarını devam ettirmesi lazım. Bu sistemin artık çivisi çıkmış durumda. Her taraf yamalı bohçaya döndü. Mevcut sistemi yeniden dizayn edip yeniden inşa etmemiz lazım. Şurasını düzelteyim dersen öbür taraf bozuluyor. Kanunların hiçbirisi, mevzuatlar bir biriyle örtüşmüyor. Sistematiği değişmiş durumda. Değiştire değiştire tamamını bozduk. İş yapma kolaylığı endeksinde 65'inci sıradayız. Bu nedenle madalyayı siz hak ediyorsunuz. Onun için sizi kutluyorum. Sizin başkanınız olmak bana büyük bir onur ve gurur veriyor" dedi.
Konuşmasının son bölümünde yeni Anayasa çalışmalarına da değişenen Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi:
"Bu seçimlerde bütün siyasi partiler, seçim arenasında söz verdiler; yeni anayasa sözü verdiler. Türkiye yeni anayasasından başlayarak sistemini yeniden inşa etme durumunda. İnşaatın temeli anayasadır. Temelsiz anayasa olur mu' Sistemin önünü açacak yapısal reformları yapmamız lazım. Bütün siyasi partiler oyları ne olursa olsun mecliste oturdular, yeni anayasayı uzlaşarak çıkartacaklar inşallah."
Konuşmaların ardından vergi ve ihracat rekortmenlerine Hisarcıklıoğlu ve protokol üyeleri tarafından plaketleri verildi.