Hizbullah Davası'nda Şok
Yargıtay'da Görülen Davaya Hiçbir Sanık ve Avukatı Katılmadı.
Ankara Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi, Hizbullah Ana Davasında yerel mahkemece aralarında örgütün üst düzey sorumlularının da bulunduğu çeşitli cezalara çarptırılan sanıklarla ilgili davanın temyiz incelemesini yaptı.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında terör örgütü Hizbullah'ın üst düzey sorumlularının bulunduğu sanıklar Edip Gümüş, Cemal Tutar, Fuat Balcı, Abdulkerim Kaya, Mehmet Varol, Mustafa İpek, Mahmut Demir, Kemal Gülşen, Sinan Yakut, Şeyhmus Kinay, Yusuf Beğiç, Mehmet Veysi Özel, Rifat Demir, Mehmet Beşir Acar, Mehmet Tahir Ak ve Mehmet Garip Özer'i, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin mevcut anayasal düzenini silah zoruyla yıkarak, yerine şer'i esaslara dayalı İslam devleti kurmayı amaçlamak" suçundan müebbet hapis cezasına çarptırmıştı.
Mahkeme, sanıklardan Mehmet Feysel Bozkuş ve Yunus Avcı'ya 14, Fahrettin Özdemir, Mehmet Ezme, İsmail Kinay ve Abdulvahap Ekinci'ye 10 yıl hapis cezası vermişti.
Yerel mahkemenin kararı, Mahmut Demir, Kemal Gülşen, Mehmet Varol, Şeyhmus Kinay, İsmail Kinay, Abdulvahap Ekinci, Mehmet Ezme, Yunus Avcı, Mustafa İpek, Edip Gümüş, Veysi Özel, Yusuf Begiç, Mehmet Garip Özer, Mehmet Tahir Ak, Mehmet Beşir Acar, Abdulkerim Kaya, Fahrettin Özdemir ve Sinan Yakut yönünden temyiz edildi.
DAİRE MAZERETLERİ KABUL ETMEDİ-
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, bugün davanın temyiz incelemesini yaptı. Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda yapılan duruşmaya sanıklar ve avukatları katılmadı. 9. Ceza Dairesi Başkanı Mahmut Acar, bazı sanık avukatlarının mazeret dilekçeleri gönderdiklerini açıkladı. Daire heyeti, sanık avukatlarının mazeret isteklerini yerinde görmeyerek, davayı dosya üzerinden incelemeye karar verdi.
Öte yandan, Daire, müebbet hapis cezasına çarptırılan sanıklardan 10'unu, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun tutukluluk sürelerini belirleyen 102. maddesinin yürürlüğe girmesiyle, 10 yılı aşan tutukluluk süreleri göz önüne alınarak 3 Ocak 2011'de tahliye etmiş, ancak adli kontrol tedbirlerine uymayan sanıkların saklanacakları ve kaçacakları şüphesi nedeniyle tutuklanmalarına karar vermişti.
Ancak Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, salıverilen sanıkların adli kontrole uymadıklarını ilgili Daireye bildirmiş, Daire de tahliye edilen sanıkların yeniden yakalanmasına hükmetmişti.
