İBB, Köy Enstitüleri'nin 82. kuruluş yıl dönümünü özel bir programla kutladı
İBB Yayınları'nın hazırladığı 'Köy Enstitüleri' kitabının yayın dünyasıyla paylaşıldığı programda konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Köy Enstitüleri'nin 82 yıl geçmesine rağmen eğitim reformu arayışına kılavuzluk ettiğine söyledi.
Hasan Âli Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç'un değerli bir ışık yaktığını belirten İmamoğlu, "Çok geç olmadan eğitim hakkından yararlanamayan toplum kesimleri için Köy Enstitüleri felsefesiyle güncel bir projeyi, ülkemizin çocukları ve gençleri için hazırlamalıyız. Yoksa dünya ülkeleri arasında son sıralara doğru gitmek zorunda kalırız" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), 82 yıl önce okullara öğretmen yetiştirmesi amacıyla 17 Nisan 1940'da açılan Köy Enstitüleri'nin kuruluşunu özel programla kutladı. Cumhuriyet'in en önemli projelerinden Köy Enstitüleri için düzenlenen Ekrem İmamoğlu'nun ev sahipliğindeki programda, başucu kitabı niteliğindeki Köy Enstitüleri eseri da tanıtıldı. Programda konuşma yapan İmamoğlu, 82 yıl geçmesine rağmen eğitim reformu arayışlarında Köy Enstitüleri kılavuzum olmaya devam ettiğini söyledi. İBB Başkanı, "Çünkü Köy Enstitüleri her şeyden önce "bilimsel bir metodoloji" ile kurulmuştur. Ülkemizin gereksinimlerine özel olarak tasarlanmıştır" dedi.
"BOZKIRDA NİCE ÇİÇEKLERİN AÇMASINI SAĞLADI"
Ülkenin yüzde 85'i köyde yaşarken Köy Enstitüleri'nin Anadolu'yu kendi çocukları eliyle kalkındırmayı amaçladığını kaydeden İmamoğlu, "Ücretsiz eğitimi ülkemizin en ücra köşelerine kadar ulaştırarak eğitimde eşitliği sağlamayı hedefledi. Bu açıdan enstitüler, yoksul halk çocukları ve kız öğrenciler için aydınlığa açılan bir pencereydi. Bozkırda nice çiçeklerin açmasını sağladı" diye konuştu.
"BÖYLE GİDERSE EĞİTİMDE SON SIRALARA DÜŞERİZ"
Köy Enstitüleri'nin aklın ve bilimin ışığında nitelikli eğitim vermek için yola çıktığını belirten İmamoğlu, eğitim programının günümüzde tan bir yapboza döndüğünü söyledi. Eğitim alanının siyasi çekişmelere sahne olmasının ülkemiz için üzücü bir tabloya sebep olduğunu söyleyen İmamoğlu,şu ifadeleri kullandı:
"Bugün eğitimin piyasalaştırılması politikalarıyla eğitim hakkının yok edilmeye çalışıldığı, özel okul oranların arttığı, vatandaşlarımızın ve özellikle ebeveynlerin neredeyse yüzde seksen beş oranında mutsuz olduğu bir durumdayız. Çok geç olmadan eğitim hakkından yararlanamayan toplum kesimleri için Köy Enstitüleri felsefesiyle güncel bir projeyi, ülkemizin çocukları ve gençleri için hazırlamalıyız. Yoksa gerçekten dünya ülkeleri arasında son sıralara doğru gitmek zorunda kalırız."
KEŞKE DAHA UZUN SÜRSEYDİ…
İBB Yayınları'nın yeni eseri Köy Enstitüleri kitabının Cumhuriyet'in kıymetli kurumu Köy Enstitüleri'ni gelecek kuşaklara aktarma açısından değerli bulduğunu paylaşan İmamoğlu, "Günümüzün gereksinimlerini karşılayan yeni bir modelle yeni bir eğitim sistemiyle buluşmasını, taçlanmasını da diliyorum. Kitabın, o sürece katkı sunmasını diliyorum. Hasan Ali Yücel ve İsmail Hakkı Tonguç'un başta olmak üzere tüm enstitüleri saygıyla anıyorum. Onlara yürekten ülkemiz adına teşekkür ediyorum. İyi ki bu ülkeye böyle bir kurumu kazandırdılar. İyi ki çok değerli bir ışığı yaktılar. Bir tohum attılar. Keşke daha uzun sürseydi. Keşke daha sonra onun üstüne daha günün ihtiyaçlarına dönük kurumlar ve kuruluşlar eklenebilseydi" ifadelerini kullandı.
AYDINLANMA ÖDÜLÜ ERDAL ATABEK'E VERİLDİ
Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği Başkanı Ethem Duygulu ise programdaki konuşmasında, Köy Enstitüleri gerçeğini ulusal bilinç düzeyine çıkarmak için 21 yıldır çalıştıklarını ifade ederek, "Kararlılık ve inançla güzel bir gelecek, iyi bir ülke ve dünya için çalışıyoruz. Aydınlanma ışığımız sönmesin" dedi.
Programda Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği tarafından verilen geleneksel"Aydınlanma Onur Ödülü", Erdal Atabek'e verildi. Ödülü özgür düşünce adına mücadele eden herkes adına kabul ettiğini söyleyen Erdal Atabek'in, "En büyük şükranımı büyük önderim Mustafa Kemal Atatürk" sözleri ise büyük alkış aldı.
KAYNAK KİTAP NİTELİĞİNDE
İBB Yayınları'ndan çıkan Köy Enstitüleri kitabı Kemal Kocabaş koordinatörlüğünde hazırlandı. 568 sayfadan oluşan eserde Güzel Yücel Gier, Firdevs Gümüşoğlu, Ahmet Yıldız, Yakup Kepenek, Semiha Özalp Günal, Niyazi Altunya, Binnur Yeşilyaprak, Songül Sallan Gül, Alper Akçam, Gülsen Ünver, Ayfer Kocabaş, Oğuz Makal, Figen Kıvılcım Çorakbaş, Hasan Karaman, Murat Aydoğmuş ve Tayfun Atay gibi alanında uzman çok sayıda aydın ve akademisyenin yazıları bulunuyor.