45 İlden Büyük Olan İlçeye Kötü Haber
Cumhuriyetin ilk yıllarında il olan ancak 1926'da çıkarılan kanunla ilçeye dönüşen Siverek'in il olma hayali, Şanlıurfa'nın büyükşehir olmasıyla suya düştü.
1926'ya kadar il idaresiyle yönetilen Siverek, çıkarılan "Teşkilatı Mülkiye Kanunu" ile Şanlıurfa'ya bağlandı. Nüfus ve coğrafi yapı olarak birçok ilden büyük olan ilçenin sakinleri, il haklarının ellerinden alınmasıyla sosyal, kültürel ve ekonomik olarak geri kaldıklarını düşünerek, tekrar il olmak için mücadele başlattı. Bu kapsamda 1957'de, Siverek'i Vilayet Yapma ve Güzelleştirme Cemiyeti'ni kurup çalışmalarına başlayan vatandaşlar, dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar ile Başbakan Adnan Menderes'e de ulaşarak taleplerini iletti ancak bekledikleri sonuca ulaşamadılar.
Aradan geçen sürede gelişme olmayınca memur emeklisi Koçali Aymaz, yürüttüğü muhasebeciliği bırakıp, arkadaşlarıyla 1990'da Siverek'i Vilayet Yapma ve Kalkındırma Derneği'ni kurdu.
Seslerini duyurabilmek için her türlü çabayı gösteren ve Siverek'in il statüsüne alınabilmesi için çeşitli platformlarda mücadele eden Siverekliler, 1996'da eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, eski başbakanlardan Tansu Çiler ve Mesut Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu 13 politikacı hakkında maddi ve manevi tazminat davası açtı.
Siverek'in bir gün il olacağı ümidini taşıyan ilçe halkı, Büyükşehir Yasası'nın ardından Şanlıurfa'nın büyükşehir olmasıyla umutlarını kaybetti.
"3 BİN NÜFUSLU İLÇELERLE BİR SAYILMASIN"
Siverek'i Vilayet Yapma ve Kalkındırma Derneği kurucusu ve fahri başkanı Aymaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllarca ilçeyi hak ettiği il statüsüne kavuşturmak için mücadele ettiklerini söyledi.
Seslerini duyurmak için bir ara yönetimdeki arkadaşlarıyla birkaç gün açlık grevi de yaptıklarını anımsatan Aymaz, buna rağmen seslerini yetkililere ulaştıramadıklarını ifade etti.
Büyükşehir Yasası ile Siverek'in il olma hayalinin suya düştüğünü belirten Aymaz, TBMM'nin uygun gördüğü taktirde bunu değiştirebileceğini savundu.
İlçenin yıllardır yeterli hizmeti alamadığını öne süren Aymaz, birçok kişinin ilçeyi terk etmek zorunda kaldığını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Sorunlarımızın Siverek'in il olmasıyla çözüleceğine inanıyoruz. 4 bin 314 metrekare yüzölçümüne, 180 mahalleye ve yaklaşık 400 mezraya sahip Siverek'in büyükşehir belediyesi ya da ilçe belediyesinin çalışmalarıyla yeterince gelişeceğini düşünmüyorum. Siverek gibi dev bir kentin ilçe olarak kalması halka kesilmiş bir cezadır."
Aymaz, bundan sonra göç vermek yerine ilçede istihdam imkanları sunarak ülke ekonomisine katkı sağlamak istediklerini dile getirdi.
45 İLDEN DAHA BÜYÜK
Siverek Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Baydilli de ilçenin yüzölçümü ve 235 bin kişilik nüfusuyla Türkiye'de yaklaşık 45 ilden daha büyük olduğunu söyledi.
Osmanlı döneminde ve Cumhuriyet'in ilk yıllarında il olan ancak daha sonra çeşitli nedenlerle ilçeye dönüştürülen Siverek'in bugüne kadar yeterli hizmeti alamadığını savunan Baydilli, ilçe kadrosuyla il düzeyindeki bir yerin idare edilmesinin ciddi sıkıntıları beraberinde getirdiğini ifade etti.
Yeni yasa ile ilçedeki önemli gelir birimlerinin Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesine aktarıldığını dile getiren Baydilli, "Gönlümüz Siverek'in il olmasıdır ancak bu devletin ve hükümetin uygun gördüğü politikalardır. Siverek'in 3 bin nüfuslu ilçelerle kıyaslanmaması lazım. Amacımız ilçemizin ekonomik, sosyal ve turizm açısından yeterli hizmetleri almasını sağlamaktır" dedi.
Esnaflardan Hacı İnan da Siverek'in Şanlıurfa'nın en büyük ilçesi olduğunu belirterek, kente aktarılan hizmetlerden en büyük payı kendilerinin alması gerektiğini savundu.