İlker Başbuğ'un Tahliyesine Karar Verildi
Ergenekon tutuklusu eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ hakkında tahliye kararı verildi.
İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'nin hak ve hürriyet ihlali olduğu yönündeki kararına uydu ve Ergenekon davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan emekli Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un tahliyesine karar verdi.
YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI
Mahkeme, Başbuğ hakkında adli kontrol tedbirleri kapsamında yurt dışına çıkış yasağı koydu.
26 AYDIR CEZAEVİNDE
Başbuğ, 6 Ocak 2012 tarihinde tutuklanarak cezaevine gönderilmişti, 26 aydır cezaevindeydi.
BAŞBUĞ'UN ÇIKACAĞI SAAT
Tahliye kararı verilen İlker Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer, Çağlayan'da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Sezer, Başbuğ'un yaklaşık 3 saat sonra saat 20.30 civarında tahliye edileceğini söyledi.
AVUKATINDAN İLK AÇIKLAMA
İlkay Sezer, şunları söyledi; "Biraz önce arkadaşlarım bana 'gözümüz aydın' diyorlar. Ben içerdeki son masum insan çıkana kadae tebrikleri kabul etmeyeceğim. 26 aydır süren bir hukuksuzluk dün AYM’nin kararıyla tespit edildi. Bugün de 20’nci Ağır Ceza’nın kararıyla şu an için ortadan kaldırıldı. Bu karar çok önemli. AYM kararı için de bunu söylemiştik. Maalesef 13’ncu Ağır Ceza Mahkemesi’nin yarattığı hukuksuzluğu ancak bu şekilde ortadan kaldırabildik. İçeride çok daha ciddi sağlık sorunlarıyla mağdur olmuş, mağdur edilmiş, insanlar var. Ümit ediyorum tez zamanda onların dosyaları, önce özgürlükleri iade edilmek suretiyle, sonra da beraat kararıyla çözülür.
Ben TSK’ya komutanlık yapmış bir insanın bu şekilde mağdur edilebileceğini hayatım boyunca tahmin etmezdim. Ancak birileri çıktı, asılsız düzmece delillerle mağduriyetler yarattılar. Bu ülkeye acı çektirdiler. Ben bu kadarın emsal bir karar olmasını, benzer şekilde mağdur edilmiş insanları da bir an önce özgürlüğüne kavuşmasını temenni ediyorum.
Biraz önce AYM kararının gerekçeli kısmına da ulaştım. Bizim yüce divan’a ilişkin ilk günden beri söylediğimiz konunun da hukuken dikkate alınması gereken bir itiraz noktası olduğu 26 ay sonra ortaya kondu. Ben dün ortadan kaldırılan bu ÖYM’lerle mağdur edilmiş insanlara özgürlüklerinin iade edilmesini istiyorum.
Sayın Başbuğ üç saat sonra Silivri cezaevi’nden çıkacak. Mahkeme çıkışında ne söylediyse, cezaevi çıkışında da bir şeyler söyleyeceğini tahmin ediyorum. İlk olarak eşine ilettim."
ANAYASA MAHKEMESİ'NİN KARARI
Anayasa Mahkemesi dün Başbuğ'un avukatı İlkay Sezer'in başvurusu hakkında 'Gerekçeli kararın 6 ayı aşkın süredir yazılmamış olması' ve 'Tutukluluk halinin devamına ilişkin gerekçelerin yetersiz olması' nedeniyle hak mahrumiyeti bulunduğuna ve tahliye kararının değerlendirilmesi için kararın yargılamayı yapan yerel mahkemeye gönderilmesine hükmetmişti.
AVUKATINDAN TAHLİYE BAŞVURUSU
Ayrıca Cumhurbaşkanı tarafından TMK 10 maddesi ile görevli mahkemelerin kaldırılmasına ilişkin yasa da dün öğleden sonra onaylanmış ve resmi gazetede yayınlanmıştı. Bu iki gelişmenin ardından avukat İlkay Sezer, müvekkili Başbuğ hakkında 8 sayfadan oluşan tahliye talebinde bulundu. Sezer dilekçesini, TMK mahkemelerinin kaldırılması nedeniyle yargılamayı yapan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yerine bugün Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayında nöbetçi mahkeme olan İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdi. Nöbetçi mahkeme ise tahliye talebi dilekçesini İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.
İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi, yaptığı incelemenin ardından yazdığı kararda, Başbuğ hakkında Istanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nin "Cebir ve ŞIddet Kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme suçunu işlemiş olduğu" sabit görülerek ömür boyu hapis cezasına çarptırıldığını ancak gerekçeli kararın henüz yazılmamış olduğunu hatırlattı.
"HAKSIZ VE HUKUKSUZ KARARLAR İLE 26 AYDIR TUTUKLU"
Avukat Sezer'in dilekçesinde özetle Başbuğ'un haksız ve hukuksuz kararlar ile 26 aydır tutuklu bulunduğunu ve tahliyesini istediği bilgisine de yer verildi.
Anayasa Mahkemesi tarafından dün verilen kararda alıntıların yapıldığı tahliye kararında, "Özgürlükten yoksun bırakmanın hukuki olmadığı iddiasının mahkemesince etkili bir şekilde incelenmeden reddedilmesi ve mahkumiyete ilişkin kararın açıklanmamasından dolayı Yargıtay önüne götürülememiş olması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği kapsamında Anayasa'nın 19. maddesinin 8 fıkrasının ihlal edildiği." yönündeki tespiti yer aldı.
TAHLİYE KARARI VE GEREKÇELERİ
Tahliye kararının gerekçe bölümünde yerel mahkemenin 5 Ağustos 2013 günü hüküm özetini okuduğu, ancak bugüne kadar halen gerekçeli kararın yazılamadığı bilgisine yer verildi.
Kararda, "Gerekçeli kararın yazılmaması nedeniyle resen ve temyize tabii olan hükmün ve tutukluluk halinin devamına kararının, Yargıtay tarafından incelenmesi olanağının da bulunmadığı, gerekçeli kararın yazılmasından sonra gerekçeli kararın sanıkları, müdafileri, katılanları ve vekillerine tebliğ, karara karşı anılan kişilerin temyiz dilekçelerini vermeleri, bu dilekçelerin ilgili karşı tarafa tebliği süreci ve süresi ile Yargıtaya aşaması da dikkate alındığında verilen hükmün esastan incelenmesi, ayrıca tutukluluk halinin Yargtay tarafından değerlendirilmesi olanağının daha da geriye kalacağı göz önüne alındığında bu sürecin sanık İlker Başbuğ'un mağduriyetine sebebiyet vereceği, sanığın sabit ikametgah sahibi oluşu, sosya durumu, tutuklu kaldığı süre, delillerin toplanıp davanın karara bağlanmış bulunması, tedbir niteliğindeki tutuklamadan beklenen gayenin elde edilmiş olması göz önüne alınarak Başbuğ'un tahliyesine karar verilmiştir" denildi.
Mahkeme Başbuğ hakkında adli kontrol tedbirleri kapsamında yurtdışına çıkış yasağı koydu.