İmamoğlu: "Haliç Tershanesi, Bir Gemi İnşa Edemez Hale Gelmişti Şimdi Önemli Bir İmalat Yapan Tersaneye Döndü"
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Şehir Hatları, 1952 üretimi 70 yaşındaki Paşabahçe Vapuru’nu, 566 yıllık Haliç Tersanesi’nde restore etti. Paşabahçe Vapuru, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun katıldığı bir törenle, 2010 yılından bu yana ayrı kaldığı İstanbul’a kavuştu. Törende konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “2021 yılında, geçen yıl itibariyle bunu 132 milyona çıkarttık. Burası, bir gemi inşa edemez hale gelmişti. Ama artık kendi deniz taksilerini üreten, birçok kompozit yolcu gemisinden römorköre, kılavuz tekne inşasına kadar, geleceğe dönük fırsatlarını ortaya koyan önemli bir imalat yapan tersaneye döndü” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Şehir Hatları, 1952 üretimi 70 yaşındaki Paşabahçe Vapuru'nu, 566 yıllık Haliç Tersanesi'nde restore etti. Paşabahçe Vapuru, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun katıldığı bir törenle, 2010 yılından bu yana ayrı kaldığı İstanbul'a kavuştu. Törende konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "2021 yılında, geçen yıl itibariyle bunu 132 milyona çıkarttık. Burası, bir gemi inşa edemez hale gelmişti. Ama artık kendi deniz taksilerini üreten, birçok kompozit yolcu gemisinden römorköre, kılavuz tekne inşasına kadar, geleceğe dönük fırsatlarını ortaya koyan önemli bir imalat yapan tersaneye döndü" dedi.
İBB 2010 yılında Şehir Hatları filosundan düşürülen 1952 üretimi tarihi Paşabahçe Vapuru'nu, 70'inci yaşında restore etti. Dünyanın en eski tersanesi 566 yıllık Haliç Tersanesi'nde, İBB iştiraki Şehir Hatları tarafından yeniden hizmete alınan Paşabahçe için, "150 Günde 150 Proje" maratonu kapsamında düzenlenen törene; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu, milletvekilleri, belediye başkanları ve Şehir Hatları Genel Müdürü Sinem Dedetaş'ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Haliç Tersanesi'ndeki Paşabahçe Vapuru'nun hizmete alınma töreninde konuşan İmamoğlu şunları söyledi:
"HALİÇ TERSANESİNDE HİÇ KİMSENİN HİÇBİR HAREKETTE BULUNMADIĞINI GÖRMEK HEPİMİZİ ÜZMÜŞTÜ: 12 yıl önce denizden koparılıp emekli edilmeye çalışılan denizden koparılan bir vapuru hayata döndürmenin bu güzel anında birlikteyiz. Paşabahçe Vapuru 1952 yılında bu şehrin hayatına girmiş ve çok sevilmişti. Hakkında şarkılar, türküler, yaşamın izleri az önce ekranda gördüğümüz bu vapurda doğan bir çocuk anılarıyla çok güçlü bir İstanbul hatırasından bahsediyoruz. İstanbul'da deniz sevgisinin belki de simgelerinden birisiydi. Yönetime geldiğimizde terk edilmiş, çürümeye bırakılmış bir tersanenin tekrar hayata dönmesini sağlamak da aslında yolculuğumuzun önemli bir bölümündeydi. Tabi burada şunu söyleyebilirim. Paşabahçe vapurunun süreçte olmadığını görmek ve aynı zamanda Haliç tersanesinde hiç kimsenin hiçbir harekette bulunmadığını görmek hepimizi üzmüştü. Her zaman bahsettiğim gibi bazen insanların neye proje dediğini ve İstanbul için neyin hayırlı olduğu noktasındaki düşüncelerin aslında ne kadar sığ ve ne kadar az insanın görüşü ve düşüncesi olduğunun da bugün bir ispatını size sunmak istiyoruz. Kamuya ait değerleri işe yaramaz eskimiş gibi göstereceksin. Hatta bir adım ileri gideceksin. Kamu şirketini zarar ettireceksin. Sonra da zarardan kurtulmak için de özelleştiriyoruz çatısı altında başka kişiler ya da faaliyetlerle süreci dönüştüreceksiniz. Ama kesinlikle bu sürecin bize hiçbir faydası yok kamuya da yok, topluma da yok, insanımıza da yok, geleceğimize de yok. Bu bağlamda bizler açıkçası farklı bir sürecin adımını attığımızın farkında olan bir yönetim, farklı bir anlayışın değerli yol arkadaşım Sinem Hanım'ın dediği gibi farklı bir anlayışın inşası gibi sürece baktığımızdan ötürü gerçekten İstanbul'da denizde ulaşımın payını arttırmak güçlü bir şehir hatları işletmemiz olsun, tarihin derinliklerinden gelen neredeyse 200 yıla yakın bir yaşama doğru yaklaşan şehir hatları ve vapur hikayesinin burada yine yüzyıllar boyu devam etmesini sağlama noktasında dinamik bir tersanemiz olsun diyebileceğimize herhalde gidenler düşünmemiştir.
ŞEHİR HATLARININ TARİHİNDE İLK KEZ BİR KADIN GENEL MÜDÜRÜ OLDU: Haliç Tersanesi devralındığında 2019 yılı sonunda cirosu bir milyon liraydı. 2021 yılında geçen yıl itibariyle bunun 132 milyona çıkarttık. Burası bir gemi inşa edemez hale gelmişti ama artık kendi deniz taksilerini üreten birçok kompozit yolcu gemisinden römorköre kılavuz tekne inşasına kadar geleceğe dönük fırsatlarını ortaya koyan önemli bir imalat yapan tersaneye döndü. Tabi şehir hatlarının elinde olan ya da büyükşehir belediyesine ait olan teknelerin dışında da sektöre hizmet veren bir tersaneye dönüştü burası. Tabi bugün bir başka özelliğini de ifade etmiş olayım. Şehir Hatlarının tarihinde ilk kez bir kadın genel müdürü oldu. Bu işletmenin o da ayrı bir gurur vesilesi. Sinem Dedetaş'a emanet ettik oda bizi hep gururlandırdı. Hem kendisine, ekibine ve tersanenin bütün çalışanlarına yürekten teşekkür ediyorum.
HALİÇ TERSANESİ FATİH SULTAN MEHMET'TEN BİZE EMANET: Bugün Haliç tersanesi bilgi birikimi sayesinde burada hayatını buraya adamış ustaların ve de yeni nesille beraber yeni yetiştirdiği yine usta ve çırakların sayesinde Paşabahçe bu kadar güzel yeniden inşa edildi bir buçuk yılda. Restorasyon konusunda yine bu süreçler ve çağrılar ortaya konduğunda bize dönük hareketiyle yalnız bırakmayan Beykoz Belediyesi'ne ve değerli başkanı Murat Aydın'a da buradan teşekkür ediyorum iş birliğinden dolayı. Gemiyi seyir emniyeti ve yolcu güvenliğini temel alarak orijinal yapısını ve tasarımını da tümden koruyarak ki birazdan içine girdiğimizde gerçekten çok değerli bir iş olduğunu başta genel başkanımız olmak üzere bütün konuklarla hissediyor olacağız yeniden sefere çıkacak hale getirdik. Bugün inşallah o tarihi tadı hep birlikte alacağız. Saç değişiminden güverte ağacı yenilemeye devasa bir çalışmadan bahsediyoruz. Tabi burada içinde başka ihtiyaç alanları da tümden yenilendi. Değerli Genel Başkanım, kıymetli konuklarımız, Haliç tersanesi Fatih Sultan Mehmet'ten bize emanet. ve bu tersane neredeyse yirmi beş otuz yıl sonra 600 yüz yılını dolduracak dünyanın en eski tersanesi. Böylesi bir değeri yaşatmak geleceğe taşımanın manevi hazzının benim şu an hücrelerime kattığı o değeri, maneviyatı tarif edemem buna kelimeler yetmez. Aynı zamanda Paşabahçe vapuru yani yüz binlerce desek yeridir, yüz binlerce desek yeridir bu şehirde insanlarımızın anılarına girmiş. Az önce değerli sunucu kardeşimin, değerli dostumun ifade ettiği gibi belki yuvasını orada kurmuş ve daha nice anıları içinde taşıyan, barındıran şehrin hafızasını aslında sahip çıkmanın bir onurunu yaşıyoruz. Burada özellikle şunu söyleyebilirim Paşabahçe Gemisi'nin dönüşü çok kıymetli, çok değerli. Toplum tarafından bu değerin hissedilmesi de önemli. Şunu da ifade edelim bu gördüğünüz tersanenin hem bu yapılarıyla, hem imalathaneleriyle, hem havuzlarıyla beraber korunması, aynı zamanda büyük bir bölümünün de İstanbul'un kültür sanat yaşamına hitap edecek bir biçimde belki de İstanbul'un en kıymetli sanat galerilerine dönüşmek üzere olduğunu ve bu sonbaharda da bunları da bitireceğimizi ben İstanbullulara müjdelemek istiyorum.
BU SÜRECİ TAMAMLAYAN, HAYATA GEÇİREN KURUMDAN BAHSETMEMEYİ BİLE BAŞARABİLEN BİR AKLIN GERÇEKTEN BU ÜLKEYE VERECEK HİÇBİR FAYDASI KALMAMIŞ DEMEKTİR: Bu marifet iltifata tabidir. Ben de bu marifetimizi gören ve neredeyse tam sayfa haber yapan bir gazeteye teşekkür etmek istiyorum. Tam sayfa haber yapan ve benim arkadaşlarım bana yolladığında ismini söylemekte sıkıntı görmüyorum. Bu gazeteyi Hürriyet Gazetesi'ni ben bir sayfayı altı yedi kez taradım genel başkanım. ve ne yazık ki içinde ne İstanbul Büyükşehir Belediyesi var ne şehir hatlarının şirket adı var ne genel müdürü var ne bir şey var. Bir an acaba gemi uçarak gelip buraya kondu mu diye düşündüm. Kendi kendini restore etmiş mi diye düşündüm. Biraz gülmekte de fayda var ama çok önemli değil. Bu süreci tamamlayan, hayata geçiren kurumdan bahsetmemeyi bile başarabilen bir aklın gerçekten bu ülkeye verecek hiçbir faydası kalmamış demektir. Hiçbir değerine sahip çıkamazlar. Aynı şeyi Yerebatan Sarnıcı'nda da yaptılar. Çok tesadüftür genel başkanım. Yine bu sayfanın hemen yan sayfasında şöyle açtığınızda o bir sayfada her gün televizyonlarda görmeye alıştığımız ve her gün televizyonlarda, gazetelerde görüp dinlemeye alıştığımız birinin tek sayfada altı fotoğrafını da görebilirsiniz bu arada. Dolayısıyla gerçekten bu aklın, bu ülkeye, bu şehre, bu ülkenin insanlarına, çocuklarına, maneviyatına verecek tek bir şeyin aldığını artık düşünmüyorum.
CUMHURİYETİMİZİN YÜZÜNCÜ YILINDA ÇOK ÖZEL ANLARI BİZE YAŞATACAĞI O GÜZEL YOLCULUĞA ÇIKMASINDAN DOLAYI MUTLUYUM: Bu bağlamda gerçekten emeği geçen herkese minnet duygularımı iletiyorum. Yıllar sonra toplu taşımada özellikle ulaşımda, denizin payını arttırma konusunda emin adımlarla yürüyen arkadaşlarıma teşekkürler ediyorum. Genel Müdürümüzün ekibinin çok hassas bir çalışmayla Paşabahçe vapurunu tekrar İstanbullularla buluşturarak umuyorum ki bundan sonra çok güzel günler, çok müjdeli anlar, çok özel kutlamalar, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında çok özel anları bize yaşatacağı o güzel yolculuğa çıkmasından dolayı mutluyum. Biz bu kurumda genel başkanın sizlerin de ve bütünüyle anlayışımızın bir parçası olan, şeffaflığı, hesap verebilirliği, liyakati, aynı zamanda israf edene fırsatçıya asla fırsat vermeden tasarrufu ve bu ülkenin ve bu milletin her kuruşunu, en doğru bir şekilde kullanabilmeyi kendine felsefe edinmiş, prensip edilmiş bir yönetim olarak yolumuza yürüyoruz. Daha önceki açılışta da söylemiştim. Sizi bu 150 günde İstanbul'da çok fazla yormaya niyetliyiz. Açılışlarımıza, sürprizlerimize sizi bekliyoruz. Şehir hatlarımızın bu güzel eserinin tekrar hayırlı olmasını diliyor, güzel yolculuklar diliyor, ben denizciler kadar süslü cümleler kuramayacağım ama umuyorum çok keyifli yolculuklar içinde yaşayacağımız vapurumuzun tekrar İstanbul'umuza hayırlı olmasını diliyor, hep."