İzmir'de aracını satmak isteyen 30 kişi aynı yöntemle kandırıldı! Önce yemek yediler, sonra senet imzaladılar
İzmir'de yaşayan ve araçlarını internet siteleri üzerinden satışa sunan 30 kişi aynı yöntemle kandırıldı. Mağdurlar, dolandırıcıların kendi restoranı gibi gösterdikleri yerde yemek yerken güvenlerini kazandığını belirtirken, polisin "Bu yaptıkları dolandırıcılık değil, sizi kandırmışlar cevabı alıyoruz" dediği iddia edildi.
Son dönemde internet siteleri ve cep telefonu uygulamaları üzerinden yapılan özellikle ikinci el araç alım satımıyla ilgili farklı dolandırıcılık yöntemleri, ikinci el araç piyasasındaki artışın da etkisiyle tekrar gündeme geldi. İzmir'de, kendilerini Menemen ilçesinde köklü bir aileden olduklarını söyleyen dolandırıcıların, ilk olarak kandırdıkları kişilerin güvenini kazandığı belirtildi.
Dolandırıcılar, kendilerine ait olduğunu söyledikleri restorana giderek kandırdıkları kişilerle burada güven ilişkisi kuruyor. Yemek sırasında belli bir miktarda kapora da veren dolandırıcılar, daha sonra hayvancılık işinde olduğunu söylüyor. Hayvanların kesim sırasında olduğunu belirten kişiler, satıcıya parayı devir işlemleri sırasında nakit teslim edeceklerini söylüyor
DEVİR İŞLEMLERİ SIRASINDA SENET TEKLİF EDİLİYOR
Satış işlemleri için notere gidildiğinde satıcı, alıcıya kesim sırası gelmediğinden bekledikleri parayı alamadıklarını, aracın bedelini gün içinde banka hesap numarasına yatırılacağını ifade edip, senet teklifinde bulunuyor. Senedin imzalanmasıyla birlikte amacına ulaşan dolandırıcılar, devir işlemlerinin tamamlanmasının ardından aracını aldıkları kişileri evine kadar bırakıyor. Bir süre sonra paranın hesabına yatmadığını anlayan vatandaşlar, aracı sattıkları kişilere ulaşıyor, ancak kesimde bir sorun yaşandığı bahanesiyle bu kişiler, vatandaşları oyalamaya başlıyor.
"BU YAPTIKLARI DOLANDIRICILIK DEĞİL, SİZİ KANDIRMIŞLAR"
Bu yöntemle dolandırılan mağdurlardan biri olan Mahir Kılıç, "Bizimle pazarlık yapan kişi ile aracı alan kişi noterde değişiyor. Bize kendini köklü aile olarak tanıtan kişiler, noterde aracı, çobanlarının alacağını söyledi. Senedi de o kişi ile imzaladık. Senet imzaladığımız kişinin üzerine ait hiçbir şey çıkmıyor. Emniyete konu ile ilgili başvuruda da bulunsak da bu yaptıkları dolandırıcılık değil, sizi kandırmışlar cevabı alıyoruz. İzmir'de bu yöntemle dolandırılan kişilere sosyal medya üzerinden kendi çabamla ulaştım. Şu an bu şekilde mağdur edilen 30 kişiyiz. Bunlar organize bir suç çetesi ve birilerinin bu kişilere dur demesi lazım" dedi.
MAĞDUR, ÇETENİN SİSTEMİNİ ANLATTI
Aracını ilan verdikten sonra çete olarak adlandırdığı kişilerin kendisi ile iletişime geçtiğini belirten Kılıç, güven sağlamak için çeşitli yöntemler uygulandığını vurguladı ve "Şebekede birden fazla üye var. Aracımızı satmak üzere siteye ilan koyduk. Ardından mesajla alıcı gibi telefon numaralarımız istendi. Kendilerini Menemen'de hayvancılıkla geçimini sağlayan köklü ve tanınmış bir aile olarak tanıtıyorlar. Sizi oraya davet ediyorlar ve samimi, içten karşılıyorlar. Ben aracımı 48 bin liradan satıyordum. 8 bin lirasını takdim ettiler. Noterin öğle arası kapanma saatine yakın sizi götürüyorlar. Noter kapanınca restoranları olduğunu söyleyerek, yemek yemeğe davet ediyorlar. Noterin açılma saatine yakın başka bir çete üyesi sizden evrakları ve kimliği alıyor. Bu kişi de asıl arabayı satın alacak kişi olarak tanıtılıyor. Paranın bir kısmını aldığımızdan ve vakit geçirdiğimizden ister istemez bir güven sağlıyorlar" ifadelerini kullandı.
"EVİNİZE KADAR BIRAKIYORLAR"
Açıklamalarına devam eden Kılıç, "Noterde imza aşamasında ilk başta bizi karşılayan temiz giyimli Mesut B. de telefonla konuştuktan sonra hayvanlarını kesim için sıraya aldıklarını, biz devir işlemlerini yaparken hayvanların kesim ücretini alıp, parayı ödeyeceklerini söylüyorlar. Devri yaptıktan 10 dakika sonra Mesut. B. isimli dolandırıcı hayvanları henüz kesime almadıklarını, sırada olduklarını söyleyerek, İBAN numarası istiyor ve sözde muhasebeciyi arayıp, verdiğimiz hesaba kalan parayı yatırması için talimat veriyor. Ya kendi arabasıyla ya da ticari taksi tutup, sizi adresinize kadar bırakıyorlar. Sizin araç sattığınız anda sattığınız kişiden başkasına, ertesi gün ondan da başkasına satılıyor ve araç el değiştiriyor. Yasal olarak şikayet etseniz, elinizdeki senetle gitseniz bile emniyet bize bu adamların bizi dolandırmadığını, kandırdığını söylüyor" dedi.
"ŞU ANA KADAR ULAŞTIĞIMIZ 30 MAĞDUR VAR"
Mağdur olduktan sonra sosyal medya üzerinden mücadele başlattığını belirten Kılıç, "Şu ana kadar ulaştığımız 30 mağdur var. Yaptığımız araştırmalar neticesinde ulaşamadığımız yüzlerce mağdur var. Çok organize çalışan bir şebeke tarafından dolandırılan mağdurlarız. Çanakkale'de bile aynı çete tarafından dolandırıldığını, kendilerinin tehdit edildiğini, korkup, evlerinden taşınmak zorunda olduklarını söylediler. Mücadele etmeye devam edeceğiz. Prosedürüne uygun dolandırıcılık yapıyorlar. Birbirini tanımayan onlarca mağdur olarak bir araya geldik ve aynı isimleri zikrediyoruz. Bizler dişinden, tırnağımızdan artırarak, biriktirmek üzere aldığımız araçlarımızı satmak zorunda kaldık. Oğlunu evlendirmek, banka borcunu ödemek için aracını satan var. Biz hem arabalarımızı hem paramızı hem de itibarımızı kaybettik" şeklinde konuştu.
"O PARAYLA OĞLUM EVLENECEKTİ"
Oğlu İsmail Saki'nin de aynı çete tarafından dolandırıldığını belirten anne Reyhan Saki, "Oğlumu dolandırdılar. Arabasını elinden almışlar. 5 bin lira kapora vermişler gerisini senet yaptırmış. Oğlum geldi. Bir hacı dayı tanıdığını, arabayı ona sattığını, kendisine poşu hediye edeceğini, düğününe geleceğini, keçi keseceğini söyledi. Dolandırıldığını anladım. Bana inanmadı. 'Senin, için fesat' dedi. İsmi Cafer Sadık B. hepimizi kandıran İdris D. Biz de arabasını satacaktık. O parayla oğlum evlenecekti, düğün yapacaktık. Oğlum üzüntüden saçlarını yoldu. Bize de senet verdiler. Adamın üzerine hiçbir şey yok. Araştırdık 6 tane sabıka kaydı, dolandırıcılıktan sayısız vukuatı var. Her aradığımızda farklı bir bahane öne sürdü. Kızı beni tehdit etti, aramayın savcılığa vereceğiz dediler. Şikayet üzerine bu dolandırıcılık değil kandırmaca dediler" ifadelerini kullandı.
"TRAFİK CEZASI VE VERGİ BORCU BAŞKATİP TARAFINDAN ÖDENİYOR"
Yaşanan olayın Menemen 4'üncü Noter'de gerçekleştiğini dile getiren ve dolandırıldığını ifade eden Ayça Kılıç, Menemen 4'üncü Noter Başkatibi Melek Z.'nin şahsi kredi kartı ile işlemlerin tamamlanması için arabanın üstüne olan borçları ödediğini ve yapılan şikayetler üzerine Melek Z.'nin görevden alındığını ileri sürerek, "Melek Z. kendi şahsi kredi kartından trafik cezamızı ve vergi borcumuzu bilgimiz dışında ödüyor. Aracı alacağı söylenen Olgay K. ile imza atmaya gelince Melek Z. paranın tamamını alıp almadığımızı sordu. Almadığımızı söyledik. 'Kendi aranızda halledin' dedi. Melek Z.'nin borcumuzu ödediğine dair belgeler var. Notere şikayette bulunduk. En sonunda görevden alındığı söylendi. Bizim ısrarımız üzerine borçları ödediğini iddia etti ama böyle bir şey yok. Kamera kayıtları incelendiğinde ortaya çıkacaktır" dedi.
"ÇOK DAHA FAZLA İNSANIN DOLANDIRILDIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ"
45 bin lira daha alacağı olduğunu dile getiren mağdurlardan Mehmet Şimşek ise "Biz bu olaylardan sonra aynı mağduriyeti yaşadık. 4'üncü Noter'deki olay ortaya çıktığı için Aliağa'ya götürdüler. İşlemi orada yaptılar. Bir iki pazarlık yapıyor, aracı farklı kişi üzerine alıyor. Ödemeyi başka kişi yapıyor. 45 bin lira zararım var. İlk başta 12 bin lira verdiler. Biz 30 kişiye yakınız ama çok daha fazla insan olduğunu düşünüyoruz. Yine ortak isimler dolandırdı. Bu kişilere artık birilerinin dur demesi gerekiyor. Çok fazla kişinin canını yaktılar. Ödemeyeceğiz de diyorlar. Oyalıyorlar" diye konuştu.
