İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Özince'den Gençlere: İnternet Sitesi Satıp Milyoner Olmak Şart...
İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, genç yönetici adaylarına önerilerde bulunurken "Önce kendinizin lideri olacaksınız. Başkalarını yönlendirmeye başlamadan kendinizi yönlendirin.
İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, genç yönetici adaylarına önerilerde bulunurken "Önce kendinizin lideri olacaksınız. Başkalarını yönlendirmeye başlamadan kendinizi yönlendirin. Kısa yol yok, internet sitesi satıp milyoner olan gençlerin durumu daha çok imkanların ortaya çıkarttığı veya şartların ortaya çıkarttığı ya da kişisel mucizeler" dedi.
Atılım Üniversitesi'nde, Öğretim Görevlisi, "Lider Öyle Olmaz Böyle Olur" kitabının yazarı Sevinç Engin tarafindan verilen "Liderlik Teorileri ve Uygulamaları" kapsamında "Finans Sektöründe Liderlik, Dünya Ekonomisinin Lideri Kim? Başarı Tavsiyeleri" konulu konferansın konuğu İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince oldu.
Özince, finans sektöründe liderlik ve liderlik kavramları üzerinde öğrencilere deneyim, tecrübe ve bilgilerini aktardı.
Konferansa, Atılım Üniversitesi'nin Rektörü Prof. Dr. Abdurrahim Özgenoğlu'nun yanısıra çok sayıda öğretim görevlisi ve öğrenci de katıldı.
-"AB YÖNETİM SORUNU YAŞIYOR"-
Konferansta yaptığı konuşmada bireyselliğin tadını çıkartmak gerektiğini anlatan Özince, "İster yönetin, ister yönetilin siz çok farklı bir toplumda çalışacaksınız. Bu o kadar çarpıcı ki yani ben işletme okudum. Bir banka teftiş kuruluna girdim. Teftiş kurulunu tercih etmemin en önemli nedenlerinden bir tanesi, insanlar burada çok bağımsız. Birdenbire yetkili oluyorsun. "Yönetici baskısı vesaire yok' deniyordu. Bir girdik baktık. "Turne' dediler, çıktık. Giriyorsunuz, lokantaya oturuyorsunuz. "En kıdemli dört çorba' diyor. Veya kıdemsizlerden bazıları "abi ben taşıyayım' diye çantasını kapmaya çalışıyor elinden falan. Sizlerin ne yönetiminizde, ne yönetilmenizde bu tür hususlar giderek söz konusu olmayacak. Halen de söz konusu olabilir" dedi.
AB'nin iktisat sorunları çektiğini aktaran Özince, "Bana göre en önemlisi çok ciddi bir yönetsel problem yaşıyor. Günümüzde yönetim anlayışında, özellikle küreselleşmenin ve kişiselliğin bu kadar rolü yoktu" değerlendirmesinde bulundu.
-"GÜREŞİ DE DÜNYA STANDARTLARINDA YAPMAK LAZIM"-
Küreselleşmenin ve teknolojinin hızının artmasıyla gençlerin yöneticilerden dünyayı bilmesinin istediğinin savunan Özince, "Bize yön verecek olan hocalarımız, amirlerimiz bütün liderlerimiz dünyayı bilsin. Neden dünyayı bilsin? Biz iyi kötü bir şeyler işitiyoruz o dünya ile ilgili. Seyrediyoruz. Futbol seyrediyoruz, basketbol seyrediyoruz. Güreş seyrediyoruz. Ata sporumuz güreş. Bakıyorsunuz, adam geliyor, teknolojisiyle, oyunuyla şusuyla busuyla sirkülase ediyor seni, gidiyor. O zaman diyorsun ki, güreşi de dünya standardında yapmak lazım" diye konuştu.
Yaşanan ekonomik krizlerde yol gösterecek olanların liderlik kabiliyetine sahip olması gerektiğinin önemine vurgu yapan Özince, liderlik ile yöneticiliğin derdinin "bir dünyayı keşfetmek" olduğunu aktardı.
-"TOPLUMUN ÖDEYEMEYECEĞİ BORÇLARIN ALTINA SOKUP..."-
İnsanın mevcut kabiliyetlerinin geliştirmesi gerektiğini vurgulayan Özince şöyle devam etti:
"Hepimiz kalkıp da efendim biz nasıl yönetici olacağız, nasıl lider olacağız? Bir kere her şeyden önce ayağının üstünde durmak, kendini yönetmek lazım. Kendinin lideri olmak lazım. Olacaksınız. Kendinizi yönlendirin önce başkalarını yönlendirmeye başlamadan. İki kısa yol yok. Burada kısa yol, öyle kalkıp da bir tane, iki tane örnekle, efendim filanca ne o genç bir çocuk var. Sattı geçenlerde, sanal siteyi. Hangisi ise işte. Ama yani tamam bu tür dehalar her zaman oluyor. Siyasi hayatta da oluyor. Ama bunlarda daha çok imkanların ortaya çıkarttığı veya şartların ortaya çıkarttığı ya da kişisel mucizeler. Mozart beş yaşındayken bilmem ne kadar beste yapmış. Talep olmasaydı yapmazdı belki. O zamanın aristokrasisi onu satın almasaydı, babası onu o şekilde yönlendirmezdi. Ama sonuç itibariyle önce kendimizi realize etmemiz lazım. Yönetmeye ve liderlik etmeye gelince, ben günümüz bireyselleşen toplumlarında hele hele insanı tanımadan, insanı sevmeden, insana değer vermeden hiçbir şekilde liderlik yapılabileceğini düşünmüyorum. Bugün dünyanın en büyük şirketlerinin tepetaklak olmasının da tamamıyla veya öncelikle bu nedenden ortaya çıktığını düşünüyorum. Dünya başarı değil, başarısızlık örnekleriyle dolu. Özellikle yöneticilik ve liderlik konusunda.
Bankacılık sisteminde yaşananlar bunlardır. Bankaları, toplumu ödeyemeyeceği borçların altına sokarak büyütmeye, büyüterek daha fazla kazançlar elde etmeye, o kazançlardan da pay almaya çalışmasaydı yöneticiler veyahut da kimi zaman yük haddinin üzerinde yüklenen araçlarda olduğu gibi direksiyon kaybedilmeseydi, bu kadar geliştiğini düşündüğümüz batı toplumları gerek finansal, iktisadi ve siyasi krizlere girmezdi."
-"ÇAĞA AYAK UYDURMA SORUNU"-
Gelişmiş toplumlarda da çok ciddi yönetim hataları, lider hataları olduğunu belirten Özince, Türkiye'nin sorunlarına da değinirken şöyle devam etti:
"Türkiye'nin en büyük sıkıntılarından bir tanesi "çağa ayak uyduracağız, globalizasyona dahil olacağız' diyoruz. Türkiye'de yabancı dil konusu katiyen büyük gelişmeler göstermedi. Ben bugün yıllarca komünizmle idare edilen Rusya'daki insanların lisan konusunda, şimdi çıkarttıkları yeni jenerasyonun lisan konusundaki adaptabilisine bakıyorum, bazen üzülüyorum. Bilgi çağında, ne yazık ki bilginin çoğu da bizde konsolide olmadığı için maalesef bilgiyi, veri tabanlarını ciddi tutan ve işleyen, tabii o da arz talep meselesi. Öyle kalkıp da tüketicinin alışkanlıklarını bilmem ne yapıp da, doğum gününüz kutlu olsun, bilmem ne demek değil."
-ATILIM ÜNİVERSİTESİ'NDEKİ DERSE İŞADAMI VE YÖNETİCİLER DE GİRİYOR-
"Liderlik Teorileri ve Uygulamaları" dersi kapsamında liderlik çeşitli boyutları ile sorgulanıp anlatılıyor. Katılan konuklarla öğrenciler arasında karşılıklı soru ve cevaplarla konular daha çok pekişirken iş dünyasının önemli isimleri konferanslarla derslere katılıyor.