İsrail'den Harem-i İbrahim'deki Mevlid-i Nebi kutlamalarına kısıtlama
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: Harem-i İbrahim'in önünden görüntüler İsrailli askerlerden görüntüler İsrail'den Harem-i İbrahim'deki Mevlid-i Nebi kutlamalarına kısıtlamaKUDÜS (AA) – İsrail makamları, işgal altındaki Batı Şeria'nın El-Halil kentinde bulunan Harem-i İbrahim Camisi'nde düzenlenen Mevlid-i...
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Harem-i İbrahim'in önünden görüntüler
İsrailli askerlerden görüntüler İsrail'den Harem-i İbrahim'deki Mevlid-i Nebi kutlamalarına kısıtlama
KUDÜS (AA) – İsrail makamları, işgal altındaki Batı Şeria'nın El-Halil kentinde bulunan Harem-i İbrahim Camisi'nde düzenlenen Mevlid-i Nebi kutlamalarına binlerce Filistinlinin katılımını engelledi.
Harem-i İbrahim Camisi Müdürü Hıfzı Ebu Suneyne, İsrail askerlerinin sadece 500 Filistinlinin camiye girişine izin verdiğini belirtti.
Ebu Suneyne, 2 binden fazla Filistinlinin camiye girişinin engellendiğini vurgulayarak, "Harem-i İbrahim bugün tümüyle Müslümanlara açılıyor. Ancak işgal devleti her zamanki gibi Filistinlilerin haklarını ihlal ediyor." dedi.
İsrail askerlerinin izin vermediği Filistinliler ise caminin çevresinde İsrail'i protesto etti.
Mescid-i Aksa'dan sonraki en kutsal dördüncü cami
İşgal altındaki Kudüs kentinde bulunan Mescid-i Aksa'nın çevresi olarak kabul edilen El-Halil kentindeki Harem-i İbrahim, Mekke'deki Mescid-i Haram ile Medine'deki Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa'dan sonraki en kutsal dördüncü cami sayılıyor.
Caminin altında yer alan Hazreti İbrahim ve eşi Hazreti Sare'nin kabirlerinin yanı sıra Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin mezarlarının bulunduğuna inanılan mağara, İsrail tarafından "Ata Babalar" (Machpelah) olarak isimlendiriliyor. Harem-i İbrahim, bu nedenle sık sık fanatik Yahudilerin baskınlarına uğruyor.
Hazreti İshak ve eşinin bulunduğu kabirler Müslümanlara ayrılan kısımda kalırken, diğerleri Yahudilere ayrılan ve sinagoga çevrilen bölümlerde bırakılmış durumda.
Tarihi 4 bin yıl öncesine uzanıyor
Tarihi yaklaşık 4 bin yıl önce Hazreti İbrahim'in dönemine uzanan Harem-i İbrahim'in üzerine, Roma İmparatorluğu'nun "Yahudiye'ye" atadığı Yahudi Kralı Hirodes tarafından milattan önce 20 yılında inşa edildiği belirtilen surlar hala varlığını koruyor.
Yapı itibarıyla Mescid-i Aksa'ya benzeyen Harem-i İbrahim, Roma ve Bizans dönemlerinde kilise olarak kullanılırken, 634 yılında İslam ordularının hükmüyle camiye çevrildi. Buna rağmen, Haçlı seferleriyle birlikte 90 yıl boyunca tarihinde bir kez daha kilise olarak kullanılmaya başlanan Harem-i İbrahim en son Selahaddin-i Eyyubi döneminde yeniden camiye dönüştürüldü.
Harem-i İbrahim, Yahudi inancına göre Mescid-i Aksa'da olduğuna inanılan "Süleyman Mabedi"nden sonra yeryüzündeki en kutsal mabet olarak kabul ediliyor.
UNESCO'ya bağlı Dünya Miras Komitesi, 2017'de Harem-i İbrahim ve caminin içinde bulunduğu Eski Şehir bölgesinin "Filistin'e ait tehlike altındaki dünya mirası" olarak Dünya Miras Listesi'ne eklenmesine karar vermişti.
Cami katliamı
İsrail'in 1967'den beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'nın El-Halil kentinde bulunan cami, 25 Şubat 1994'te sabah namazını kılan Müslümanların üzerine ateş açan Baruch Goldstein adlı Yahudi fanatiğin eyleminden sonra kapatılmış, yeniden açıldığında ise yarısından fazlası Yahudilere tahsis edilmiş şekilde ikiye bölünmüştü.
Tarihe "El-Halil Camii (Harem-i İbrahim) Katliamı" olarak geçen saldırıda 29 Filistinli şehit olmuş, 150'den fazla kişi de yaralanmıştı.