İstanbul- Basın Konseyi 2018 Yılı Basın Raporunu Açıkladı
Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, 2018 yılının basın raporunu açıkladı.
Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, 2018 yılının basın raporunu açıkladı. Türenç, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'ne göre Türkiye basın özgürlüğü alanında 180 ülke arasında 157'inci sırada ve basını özgür olmayan ülkeler arasında yer almaktadırö dedi.
Basın Konseyi 2018 yılının basın raporunu Basın Konseyi merkezinde açıkladı. Açıklamada basın konseyi üyeleri de hazır bulundu.
GÖZALTI VE TUTUKLAMALAR
Türenç, İki yılın ardından, bu yılın 8'inci ayında kaldırılan OHAL'den sonra, yeni Türkiye sisteminde de gazeteciler yine toplu gözaltı ve tutuklamalara maruz kaldı. Yargı, medyanın üzerinden adeta silindir gibi geçti. Haberlerde ve yazılarda iktidara yönelik en küçük eleştiride bulunan meslektaşlarımıza hemen 'örgüt' yaftası yapıştırılarak soruşturmalar başlatıldı, peş peşe davalar açıldı. Aralarında Basın Konseyi Yüksek Kurulu Üyesi Yazgülü Aldoğan'ın da bulunduğu çok sayıda gazeteci, tartışmalı iddianame ve gerekçelerle hapis cezalarına çarptırıldı. Gazetecilik 'terör suçu' sayılarak bir çok gazeteci, yasalarımızdan kaldırılan idamın karşılığı olan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarına mahkum edildi' dedi.
ILICAK'A VERİLEN HAPİS CEZASI
Nazlı Ilıcak'ın hapis cezası almasına da değinen Türenç, En son, 2 yıl önce yaptığı sosyal paylaşımından dolayı, Ilıcak hakkında açılan dava, yılın son günlerinde, karara bağlandı. Cumhurbaşkanına hakarette bulunduğu iddiasıyla,1 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ilıcak'ı peşinen suç işlemeye meyilli ve olumsuz kişiliğe sahip bulan mahkeme, cezayı da ertelemedi diye konuştu.
180 ÜLKE ARASINDA 157'İNCİ
Türenç, Türkiye'nin basın özgürlüğünde 157'inci sırada yer aldığını söyleyerek, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'ne göre Türkiye basın özgürlüğü alanında 180 ülke arasında 157'inci sırada ve basını özgür olmayan ülkeler arasında yer almaktadır. Dünya Adalet Projesi'nin hazırladığı hukukun üstünlüğü endeksine göre 113 ülke arasında 101'inci sıradayız dedi.
KAŞIKÇI CİNAYETİ
Türenç, 2018 yılı meslektaşlarımızın can güvenliği açısından da dibe vurdu. Washington Post gazetesi yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim günü evlilik işlemleri için gittiği Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürüldü, cesedi hala ortada yok. Katiller, ellerini kollarını sallaya sallaya geldikleri gibi gidebildiler. Basın Konseyi, bu vahşete ilk gün tepki gösterdi ve Dünyaya da seslenerek isyan etti; 'Basın Konseyi soruyor Kaşıkçı nerede' başlıklı açıklamasıyla, ilk harekete geçen basın meslek kuruluşu oldu. Ne yazık ki, Kaşıkçı'nın cesedine dahi hala ulaşılamadı dedi.
Basın Konseyi İkinci Başkanı Murat Önok da, Basın özgürlüğünün ve yargı bağımsızlığının olmadığı bir ülkenin demokratik hukuk devleti olma yolunda ilerlemesi mümkün değildir. Hiç şüphesiz her birinizin birbirinden farklı siyasi, ideolojik, vicdani karakterleri vardır. Bu çok normal. Fakat andığım ilkelerin gerçekleşmediği bir devlette, hiçbirinizin hukuki güvenliği yoktur. Hepinizin özgürlüğü her an tehdit altındadır dedi.