İstanbul'da Çevik Kuvveti İşgal Girişimi Davası
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Bayrampaşa'daki Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünü işgal etmeye çalıştıkları ve bu sırada 1 kişinin ölümü, 15 kişinin de yaralanmasına neden oldukları gerekçesiyle 18'i tutuklu 58...
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Bayrampaşa'daki Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünü işgal etmeye çalıştıkları ve bu sırada 1 kişinin ölümü, 15 kişinin de yaralanmasına neden oldukları gerekçesiyle 18'i tutuklu 58 sanığın yargılandığı davada, tutuklu sanıklar savunma yaptı.
İstanbul 24 Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yapılan binadaki salonda görülen duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Necmettin Dalkılıç, terör saldırısı gerekçe gösterilerek kışladan çıkarıldıklarını öne sürdü.
3. Kolordu Komutanlığının "terör saldırısı" mesajını okuduğunu belirten Dalkılıç, "Garajlar bölgesine gittiğimde hazırlıkların yapıldığını gördüm. Samet Astsubay, bana Atatürk Havalimanına terör saldırısı yapılacağını söyledi, üsteğmen Kurtuluş Kara da çevik kuvvete gideceğimizi söyledi. Nereye gideceğimizi o an öğrendim." dedi.
"Polisi görünce sarıldım"
Dalkılıç, darbe haberini öğrenince komutanlarına aradığını fakat ulaşamadığını iddia etti.
Silah sesini duyunca terör saldırısının gerçekleştiğini düşündüğünü söylenen Dalkılıç, "Çevik kuvvetin önüne geldiğimizde Yusuf Sarı bizi durdurdu, tankın nerede duracağını gösterdi. Tankı yolun kenarına park ettik. Silah sesi duyunca saldırı olduğunu düşündük. Tankın üstüne çıkıp etrafa bakmaya çalışıyorduk. Komutanlarımı aradım fakat ulaşamadım. Sonra polis tankın üzerine çıktı. Polisi görünce sarıldım. Kordon açtılar içeriye soktular, bizi teslim olduk." diye konuştu.
Savunmasını yapan tutuklu sanık Barış Arslan da, 3. Kolordu Komutanlığının gönderdiği "terör beklentisi" mesajını gördüğünü iddia etti.
Arslan, terör saldırısı mesajını okuyunca kışladaki hazırlığı garipsemediğini ifade ederek, tugaydan çıktıklarında bütün komutanların nizamiyede hazır bulunduğunu öne sürdü.
Savunmasını yapan Üsteğmen Kurtuluş Kara da, hakkındaki iddiaları reddederek, FETÖ üyesi olmadığını savundu.
Terör saldırısı beklentisiyle kışladan çıktıklarını iddia eden Kara, "Mesleğe, kişilerin veya cemaatlerin yardımıyla değil, bileğimin hakkıyla geldim. Hakkımdaki bütün suçlamaları kabul etmiyorum. Olay günü harp akademilerinde kurmay sınavı kursundaydım. Tabur komutanı aradı ve birliğe dönmemi istedi. Birliğe geldiğimde tanklar hazırlanmış, mazot ikmali yapılmıştı. Tabur Komutanı Serbülent Eken, bize DEAŞ'ın saldırı yapacağını söyledi. Söz konusu toplantıda konuşulan da budur." ifadelerini kullandı.
Kara, Topkule kışlada silah kaybolduğu iddiaları için de "Silah kayboldu denilerek çıkışlar yasaklandı. Bu durumun bizi içeride tutmak için bir senaryo olduğunu düşünüyorum" yorumunu yaptı.
Tank Tabur Komutanı Yarbay Serbülent Eken'in emriyle Yarbay Kadir Yıldız'ın emrine girdiğini söyleyen Kara, "Halk, tankları görünce ilk bize yöneldi. 'Asker kışlaya' diye bağırıyorlardı. Benim yaptığım tek hata halkın uyarmasına rağmen tankın yanından ayrılmamamdı. Bunu da görev bilinci ve sorumluluğuma bağlıyorum. Halk, tankın üzerine çıktı, kimseye zarar gelmesin diye tankın yanından ayrılmadım. Darbe amacıyla hareket etseydim, silah var, mühimmatlar var, daha kötü şeyler olabilirdi. Kimseye silah doğrultmadım. Ateş etmedim, bu doğrultuda da kimseye emir vermedim." şeklinde konuştu.
"Komutanımız hain olduğu için biz de hainlikle yaftalandık"
Kara, terörist olmadığını öne sürerek, savunmasını şöyle sürdürdü:
"Yaşlı bir amca tankın üzerine çıkarak bana Türk bayrağını uzattı. Bayrağı öperek alnıma koydum. Ben teröristsem Allah her devletin başına benim gibi terörist versin. Birisi silahımı almak istedi, paçamdan çekenler oldu. Tanktan aşağıya düştüm. Koşarak karakola gittim ve teslim oldum. Çevik kuvvet önünde suç teşkil edecek bir şey yapmadım. Bu dönemde komutanı hain olanın kendisi de hain oluyor, komutanı kahraman olanın kendisi de kahraman oluyor. Ömer Halisdemir'in komutanı kahraman olduğu için kendisi de kahraman oldu. Bizim komutanımız hain olduğu için biz de hainlikle yaftalandık."
Duruşmada, tutuklu sanıklar Emre Taş, Rahmi Kaya, Murat Güneş de savunmalarını tamamladı.
Salı günü başlayan davanın üçüncü duruşmasında, 8'i tutuklu 47 sanık savunmasını tamamlamış oldu. Bir tutuksuz sanığın ise henüz ifadesi alınamadı.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların savunmalarının tamamlanması için duruşmayı yarına erteledi.
?