TBMM Başkanı Kurtulmuş, Marmara Üniversitesi 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Töreni"nde konuştu Açıklaması
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Yıllardır, özellikle 1967'den bu yana sürekli evleri, kentleri, şehirleri, işgal edilen insanlar ve sürekli kutsal değerlerine tecavüzde bulunulan insanlar bugün ufacık bir yerde sıkıştırılıp, Gazze'de hayatta kalma mücadelesi veriyorlar.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Yıllardır, özellikle 1967'den bu yana sürekli evleri, kentleri, şehirleri, işgal edilen insanlar ve sürekli kutsal değerlerine tecavüzde bulunulan insanlar bugün ufacık bir yerde sıkıştırılıp, Gazze'de hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Ama ne yazık ki dünya sistemi bunu sadece seyretmekle yetiniyor, bir tiyatro izler gibi. Maalesef bilgisayar başında bir ölüm oyunu izler gibi dünya izliyor, kılı kıpırdamıyor. Yazıklar olsun, yuh olsun." dedi.
Kurtulmuş, Marmara Üniversitesi (MÜ) Mehmet Genç Külliyesi'nde düzenlenen 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Töreni"nde yaptığı konuşmada, bilginin güç olduğunu söyledi.
Medeniyet felsefelerinde bilenle bilmeyenin bir olmayacağını, bilginin yanında onu tamamlayacak unsurların "hikmet" ve "irfan" olduğunu belirten Kurtulmuş, bilgi, hikmet ve irfanın da kendi içerisinde bir hiyerarşi oluşturduğunu kaydetti.
Kurtulmuş, insanoğlunun kainatın başlangıcından itibaren sadece bilginin peşinden koşmadığını, aynı zamanda bilgiyi anlamlandırmak ve kendisinin hayatta varoluşsal anlamının ne olduğunu anlamak için de bilgiyi yoğurduğunu dile getirdi.
Bilginin insanlığın ve kainatın hayrına olacak şekilde kullanılmasının şart olduğunu, buna "hikmet" dendiğini belirten Kurtulmuş, bunun üstüne de irfanın olması gerektiğini söyledi.
Dünyada yaşanan sorunların tamamına yakınının hikmet ve irfan yoksunluğundan kaynaklandığını söyleyebileceklerine dikkati çeken Kurtulmuş, iklim değişikliği, çevre kirliliği ve küresel göç meselesi gibi konuların bu eksiklikler nedeniyle meydana geldiğini vurguladı.
" Gazze'de hayatta kalma mücadelesi veriliyor"
TBMM Başkanı Kurtulmuş, hikmet ve irfan eksikliğinden kaynaklanan diğer bir sorunun da ülkeler arasındaki gerilim, çatışma ve savaşlar olduğunun altını çizerek şöyle devam etti:
"En sıcağı da yaşadığımız ve bugün 12. gününe geldiğimiz Filistin-İsrail arasındaki çatışmadır. Bu çatışmanın bugüne kadar gelmesinde orada on yıllar boyunca yaşanan haksızlıklara, zulümlere, çifte standartlı bir şekilde yaklaşan, görmezden gelen dünya sisteminin payı olduğu açıktır. Yıllardır özellikle 1967'den bu yana sürekli evleri, kentleri, şehirleri, işgal edilen insanlar ve sürekli kutsal değerlerine tecavüzde bulunulan insanlar bugün ufacık bir yerde sıkıştırılıp, Gazze'de hayatta kalma mücadelesi veriyorlar. Ama ne yazık ki dünya sistemi bunu sadece seyretmekle yetiniyor, bir tiyatro izler gibi. Maalesef bilgisayar başında bir ölüm oyunu izler gibi dünya izliyor, kılı kıpırdamıyor. Yazıklar olsun, yuh olsun."
Türkiye olarak başından itibaren insanlara karşı yapılan her bir saldırıyı kınadıklarını ifade eden Kurtulmuş, Gazze Şeridi'nde bir insanlık suçu işlendiğini, savaşın da bir ahlakı olduğunu kaydetti.
"İki milyona yakın insan ölüme sürükleniyor"
Numan Kurtulmuş, Gazze'de su, elektrik, hastanelerde ise malzemelerin olmadığını aktararak şunları söyledi:
"İki milyona yakın insan ölüme doğru sürükleniyor. Şimdi gelmeden az evvel haberini aldık, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi bir karar tasarısı hazırlıyor. Yahu Gazze'deki şu yardımlara hiç olmazsa acil olarak yardımlara geçiş izni verin. Fakat BM Güvenlik Konseyi tarafından kabul edilmiyor. Niye? Tasarıyı beyler vermemişler, sen verseydin tasarıyı. Burada bir insanlık dramı işleniyor, insanlar ölüyor, siyasetin boş lafları ve çekişmeleri sonucu orada yüzlerce insan, binlerce insan. Üç bin kişinin ölümünün kaydı var, binlerce insan şu anda tedavi için bekliyor. Neredeyse hemen herkes aç olarak yatağa giriyor, yatak da yok da taşın üstüne kıvrılıp yatıyor."
İlim dünyasında üretilen bilginin insanlığın sorunlarını çözebilecek, açlıktan çevre tahribatına, çatışmalardan baskılara kadar olan sorunları ortadan kaldıracak bir perspektifi ortaya koyamadığını dile getiren Kurtulmuş, bilgiyi güç olarak kabul edenlerin de elindeki bilgi ile elde ettikleri sonuçları fosfor bombası olarak Gazze'ye yağdırdıklarını belirtti.
Kurtulmuş, bilgiyi güç olarak kabul edenlerin her alanda kurdukları hegemonya ile dünyanın masum milletlerinin seslerinin çıkmasına mani olmaya çalıştıklarını bildirdi.
Kutuptaki buzul dağının erimesiyle Gazze'deki insanın fosfor bombasıyla öldürülmesinin aynı zihniyetin sonucu olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, Afrika'da açlıktan ölümlerin ve petrol kuyularına konmaları için terör örgütlerini vekalet savaşlarının unsuru olarak kullananların da aynı zihniyetin ürünü olduğunu sözlerine ekledi.
Konuşmanın ardından MÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kurt, TBMM Başkanı Kurtulmuş'a hediye takdim etti.
Törende, Prof. Dr. Mustafa Uslu'nun şefliğini yaptığı MÜ Türk Müziği Topluluğu tarafından dinleti yapıldı.
