İYİ Parti Sağlık Politikaları Başkanı: İliç'teki maden faciası ikinci Çernobil vakasıdır
İYİ Parti Sağlık Politikaları Başkanı Taner Demirer, Erzincan'ın İliç ilçesindeki maden faciasının büyük bir felaket olduğunu ve ikinci Çernobil vakası yaşandığını belirtti. Demirer, facianın çevresel etkileri ve alınması gereken tedbirler hakkında uyarılarda bulundu.
İyi Parti Sağlık Politikaları Başkanı Taner Demirer, Erzincan'ın İliç ilçesindeki maden faciasına ilişkin "Bu büyük bir felakettir. Bunun örneği de yoktur. Özellikle Doğu Avrupa - Türkiye çizgisinde ikinci Çernobil vakası yaşanmaktadır. Üzerine yağmur gelmesiyle birlikte hidrojen siyanür gazı da atmosfere yayılacaktır. Bu gazın nerelere gideceği bilinmez. Basra Körfezi'ne kadar gidecektir" dedi.
İyi Parti Milli Güvenlik Politikaları Başkanı Ali Demir ve İYİ Parti Sağlık Politikaları Başkanı Taner Demirer, Erzincan'ın İliç ilçesinde maden faciasının yaşandığı bölgede incelemelerde bulundu. Bölgede faaliyette bulunan sivil toplum kuruluşları ve bilim insanlarının uyarılarına rağmen bunların dikkate alınmadığını ifade eden Demir, "Dikkate alınmadığı gibi büyük bir umursamazlık içerisinde 2021 yılında Murat Kurum'un Çevre ve Şehircilik Bakanı olduğu dönemde Çöpler Kompleksi Madeni'nin kapasite artırımına da izni verilmiştir" dedi.
İYİ Parti'yi temsilen 2021 yılında bölgeye gelerek incelemelerde bulunan parti heyetinin alınması gereken tedbirleri rapor haline getirerek ilgili kurumlara ilettiğini aktaran Demir, bir sonraki sene ise İYİ Parti Milletvekili Şenol Sunat tarafından soru önergesi verildiğini hatırlattı.
İliç'te 21 Haziran 2022'de yaşanan siyanür sızıntısı ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletmenin faaliyetlerinin durdurulduğunu belirten Demir, "Ancak bakanlık bir süre sonra belirlenen eksikler için 16 milyon 400 bin TL idari para cezası yaptırımı uyguladıktan sonra işletmeci firmaya tekrar faaliyet izni vermiştir" diye konuştu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, 29 Haziran 2022 tarihli TBMM grup toplantısı sırasında konuyu tekrar gündeme getirdiğini kaydeden Demir, tüm uyarılara rağmen gerekli tedbirlerin alınmadığını vurguladı.
Demir şöyle devam etti:
"İLİÇ'TE 2 YIL ÖNCE YAŞANAN SİYANÜR SIZINTISI FELAKETİ HEPİMİZ İÇİN BİR DERS OLMALIYDI"
"Bugün itibariyle, ilgili maden firmasının faaliyetinin durdurulmasına neden olan eksikliklerin giderilip gidermediğini ve ayrıca hangi gerekçe ile 2021 yılında kapasite artırımına izni verildiğini kamuoyu gibi bizler de merak ediyoruz. Ödenen 16 milyon 400 bin TL idari para cezasının bölgedeki risk ve tehditleri ortadan kaldırmadığını dün hep birlikte çok acı bir şekilde gördük. Oysa, İliç'te 2 yıl önce yaşanan siyanür sızıntısı felaketi hepimiz için bir ders olmalıydı. Benzeri felaketlerin bir daha yaşanmaması için dünkü olaydan ders çıkarılmalı ve olay tüm boyutlarıyla değerlendirilmelidir."
Çöpler Madeni Bölgesi'ni işleten maden firmasının yurtdışı ortağına ait yaklaşık 221 milyon lira vergi borcunun silindiğine yönelik haberlere de işaret eden Demir, bu borcun hangi gerekçe ile silindiğini sordu.
İYİ Parti Sağlık Politikaları Başkanı Taner Demirer ise şunları söyledi:
"DOĞU AVRUPA - TÜRKİYE ÇİZGİSİNDE İKİNCİ ÇERNOBİL VAKASI YAŞANMAKTADIR"
"Yaşanan olay doğal bir toprak kayması değildir. Maden firması tarafından işlenmiş toprağın uygun şekilde yerleştirilmemiş olması sebebiyle meydana gelmiş bir kaymadır. Bu toprak siyanürlü dolu, ağır metal içeren, adeta jöle kıvamında su gibi akan bir toprak büyük bir çukuru doldurmuştur. Bu büyük bir felakettir. Bunun örneği de yoktur. Özellikle Doğu Avrupa - Türkiye çizgisinde ikinci Çernobil vakası yaşanmaktadır. Üzerine yağmur gelmesiyle birlikte hidrojen siyanür gazı da atmosfere yayılacaktır. Bu gazın nerelere gideceği bilinmez. Basra Körfezi'ne kadar gidecektir."
Avrupa Birliği tarafından tasfiye edilen bir metodun bölgede uygulanmaya devam ettiğini dile getiren Demirer, "Bu toprak yığınından yer altı sularımıza siyanür sızıntısı devam edecektir. Bölgedeki barajlara ve göllere, zaman içerisinde Fırat'a sızacaktır. Özellikle toprakta yaşamı sonlandıracaktır. Yer altı suları siyanürlü olacaktır. Akarsulardaki balıklar ölecektir" diye konuştu. Yaşananların kısa vadede olduğu gibi uzun vadede de sonuçları olacağının altını çizen Demirer, bölgedeki köylerin gözetim altına alınması gerektiğine dikkat çekti.