İzmir Büyükşehir Belediyesi Yolsuzluk Davasında Ara Karar Günü
İzmir, Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik operasyonlarla ilgili haklarında dava açılan 130 sanığın yargılandığı davanın bugünkü ara kararına kilitlendi.
İzmir, Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik operasyonlarla ilgili haklarında dava açılan 130 sanığın yargılandığı davanın bugünkü ara kararına kilitlendi. Bugün ara kararın verileceği 9'uncu duruşma nedeniyle Bayraklı Adliyesi'ne çıkarma yapılırken, CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, "Bu davanın amacı kutsal bir araştırma değil, siyasi bir sonuç elde etmektir" dedi.
Geçen yıl Mayıs ve Kasım aylarında polisin gerçekleştirdiği operasyonlarla ilgili, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun aralarında bulunduğu 2'si başka suçtan tutuklu olmak üzere toplam 22'si tutuklu 130 sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması, İzmir Özel Yetkili 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, geçen 3 Nisan'da, görülmeye başlamıştı. Dokuz gündür devam duruşmaların ilk bölümünde, bugün sona gelindi. 130 sanığın tek tek dinlendiği duruşmaların ardından, dün savcının, tüm tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına yönelik mütalaası sonrası İzmir 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi ara kararını açıklayacak. Sanık avukatlarına saat 16.00'ya kadar mütalaaya karşı savunma yapması için süre verildi. Sabah saatlerinde yaklaşık 500 CHP'li adliye önüne gelirken, bazı sendikaların üyelerinin saat 15.00'de Adliye Sosyal Tesisleri önüne geleceği öğrenildi. Adliyenin tam karşısındaki binalara da, üzerinde Başkan Kocaoğlu'nun fotoğrafının bulunduğu 'İzmir'in umudu ve geleceğini esaret altına alamazsınız' yazılı pankartlar asıldı.
MATKAP DESTEĞE GELDİ
Ara kararın verileceği duruşmanın son gününe CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap da geldi. Adliye önünde açıklama yapan Matkap, "CHP'liler olarak bu davayı çok önemsiyoruz. CHP örgütlerine göre bu davanın bu boyuta gelmesinin iki nedeni var. Birincisi yargı erkinin denetim elemanları üzerinde kurduğu baskı, ikincisi ise yürütme erkinin yargı üzerinde kurmaya çalıştığı baskı. Nitekim, Anayasa Mahkemesi Başkanı, 'artık siyasetin yargıyı daha da kuşatmasına izin vermeyeceğiz' dedi. Önemli bir tespit bu. Burada amaç kutsal bir araştırma değil, siyasi bir sonuç elde etmektir. İzmir Büyükşehir Belediyesini pasifize etmek, başarısız kılmak, diğer belediyelere gözdağı vermek amaçlanıyor. Aslında bu davada, davacı Cumhuriyetin temel değerlerine karşı AKP, davalı ise İzmir seçmenidir. AKP, sandıkta bükemediği bileği bükmeye çalışmaktadır. Onlarda seçim kazanmak için kuralsızlık geçerli. Bu davada siyasal sonuç aranmaktadır. Buna izin vermeyeceğiz. CHP olarak biz dürüst, çalışkan Kocaoğlu'na güveniyoruz. Bu dönemde onun siyasi birikimlerinden yararlanamıyoruz. Şu dönemde askeri darbeler dahi sorgulanıyor. Unutulmasın ki, sivil darbeler de sorgulanacaktır. Yargıya güvenmeye devam etmek istiyoruz" diye konuştu.
Bu arada Belevi beldesinden gelen "Yörük" olduklarını söyleyen bir grup kadın da Kocaoğlu'na destek verdi.
BAŞKAN KOCAOĞLU DA GELDİ
Hakkında 397 yıla kadar hapis cezası istenen ve 10 gündür tüm duruşmalara katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, her zaman olduğu gibi saat 09.30 sıralarında adliyeye geldi. Alkışlarla ve 'İzmir Azizdir Aziz Kalacak' sloganlarıyla karşılanan Başkan Kocaoğlu, açıklama yapmadan duruşmaya girdi.
SAVUNMADA BALBAY'DAN ALINTI
8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde süren İzmir Büyükşehir Belediyesi davasında, sanık avukatlarının yaptığı savunmada, Ergenekon davasında yargılanan tutuklu gazeteci ve CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'ın sözünden alıntı yapıldı. Avukat Atilla Ertekin, Büyükşehir Belediyesi davasında dinleme kayıtlarının (tape) iddianamede suç unsuru olarak kabul edilmesiyle ilgili yaptığı konuşmada Balbay'ın "Bana bir tape gösterin size istediğiniz suçu yaratayım" sözünü hatırlattı.
Büyükşehir Belediyesi davasında ara kararın verileceği duruşmaya saat 16.00'ye kadar sürecek avukatların savunmaları ve talepleriyle başlandı. Duruşmaya 20 tutuklu sanık, bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı. Duruşmayı CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Matkap, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile yan yana izledi.
Mahkeme Başkanı Cahit Kargılı önce tutuksuz sanıkların avukatların dinlemek istediğini açıklamasına karşın avukatların itiraz üzerine önce tutuklu avukatları konuşma ve taleplerini dile getirdi. Genel Sekreter Pervin Şenel Genç, Kararlar ve Tutanaklar Daire Başkanı Tülay Azeri ve Şirketler Koordinatörü Hilmi Özen'in avukatı Avukat Atilla Ertekin konuşmasında önce örgüt suçlamasını reddetti. Fezlekeyi okuyanların dehşete düşebileceğini ancak, burada kurulan örgütün yasal olarak kurulmuş 20 bin çalışanı olan Büyükşehir Belediyesi olduğu belirten Ertekin, doğal olarak hiyerarşi bulunduğunu ancak çıkar amaçlı hareketin iddianamede bile yeralmadığını söyledi.
Avukat Ertekin, dinleme kayıtlarındaki sözlerin farklı şekilde yorumlandığını söyledi. Ertekin, "ABD'de bir öğrenci suyu öyle bir şekilde anlatmıştır ki yasaklanması istenmiştir" dedi.
Tapelerle ilgili olarak Ergenekon davasında tutuklu bulunan gazeteci ve CHP İzmir milletvekili Mustafa Balbay'dan alıntı yapan Avukat Ertekin, "Balbay "Bana bir tape gösterin size istediğiniz suçu yaratayım' diyor. Toplumdaki kanı da budur. Dinleme kayıtlarında müvekillerimin konuşmalardaki lehlerine olan bölümleri iddianamede yer verilmeyerek masumiyet ilkesi zedelenmiştir" dedi.
Avukat Erteken Polis'in Tülay Azeri'nin telefonu diye Tülay adında bir başka kişinin telefonuyla ilgili mahkeme kararı çıkarttığını, daha sonra da bu numarayı dinlediğini açıkladı. Polisin yanlışlığı fark ettikten sonra numara yanlışlığının sehven yapıldığı gerekçesiyle mahkemeye başvurarak numarayı düzelttirdiğini belirten Ertekin "Azeri hakkında suç delili yok. Ancak iddianamede Azeri'nin ihaleye fesat karıştırma ve örgüt üyesi olduğu öne sürüldü. Yanlış kişiyi dinliyorsun ama böyle bir sonuç elde ediyorsun. Teknik takip sonucu elde edilen deliller suç unsuru kabul edilemez" dedi. Genç ve Azeri'nin Aliağa Tutukevi'ne kalmasının haksız bir uygulama olduğunu ileri süren Ertekin, yaşam hakkına saygı duyulması, müvekillerinin burada kalmayı hak edecek bir suç işlemediğini söyledi.
Delillerde karartma olmasının bu aşamadan sonra mümkün olmadığını, müvekillerinin tutuklu kalmaları durumunda mağduriyetin sözkonusu olacağını belirten Avukat Ertekin, üç müvekillinin de adli kontrol veya kefaletle de olsa tahliyesini talep etti.
--------------KUTU 1 ------------
DAVANIN TUTUKLULARI:
Genel Sekreter Pervin Şenel Genç, Şirketler Koordinatörü Hilmi Özen, Bilgi İşlem Daire Başkanı Serdal Selçuk Savcı, İZULAŞ Genel Müdürü Hüseyin Kırmızı, Grand Plaza Anonim Şirketi Eski Genel Müdürü Muharrem Derbentoğulları, Kültür Müdürü Abdülhalim Cumhur Yazıcı, İZENERJİ Genel Müdürü Ali Süha Sabuktay, Kararlar ve Daireler Başkanı Tülay Azeri, Genel Sekreter Yardımcısı Erhan Bey, Destek Hizmetleri Daire Başkanı Mehmet Sayar.
Organizasyon firma sahipleri ve çalışanları: Hakan Say, Ömer Devrim Ergin, Sedat Sakur, Alaattin Erarslan, Fikret Faruk Boyacıoğlu, Murat Boyacıoğlu, Gökhan Boğazkesen, Ata Karataş.
Sendikacılar: Cafer Konca ve Cafer Alt
BAŞKA SUÇTAN TUTUKLULAR
Bu davada tutuksuz ancak başka suçtan tutuklular Muzaffer Köse, Karabağlar Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Hulusi Gülşen.
TUTUKLANIP TAHLİYE EDİLEN
Davanın başladığı 3 Nisan'dan bir gün önce Adnan Menderes Havalimanı'nda yakalanıp tutuklanan organizatör İsmail Yoğurtçu, duruşmalar sırasında tahliye edilmişti.
MAĞDUR, MÜŞTEKİLER
Davada, Mete Atilla Kırdar, Bahattin Yadoğlu'nun mağdur, Cevahir Cem Kiraz, Kazım Murat Aydın müşteki konumunda.
--------- KUTU 2---------
İDDİANAMEDEKİ SUÇLAMALAR
Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Birol Çengil tarafından hazırlanan iddianamede, belediyede fesat karıştırıldığı öne sürülen ihaleler ve hizmet alımlarına detaylarıyla yer veriliyor. Çankaya 10 No'lu katlı otoparkının 10 Şubat 2011'de yapılan 1 yıllık kiralama ihalesi, Balkan Halk Dansları Festivali ile ilgili yapılan hizmet alım ihalesine fesat karıştırıldığının ileri sürüldüğü iddianamede, ESHOT Genel Müdürlüğü'ne ait 750 yeni otobüs durak yerinin kiraya verilmesine yönelik ihale için belediye meclisinin reklam geliri karşılığında kiraya verilmesi için oy çokluğuyla aldığı karara da yer veriliyor. İddianamede, ayrıca, öğretmenlere şal ve kaşkol dağıtımı, Seferihisar'dan mandalina alımı ve konaklama giderlerindeki usulsüzlüklere ilişkin çeşitli iddialar da bulunuyor. - İzmir