İzmir'de, 'Hayata Dönüş' Protestosu
Cezaevlerinde açlık grevi yapan siyasi tutuklulara yönelik gerçekleştirilen, 32 kişinin ölümüyle sonuçlanan 'Hayata Dönüş Operasyonu, 12'nci yılında, İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi üyelerince Buca Cevaevi önünde protesto edildi.20 Ekim 2000...
Cezaevlerinde açlık grevi yapan siyasi tutuklulara yönelik gerçekleştirilen, 32 kişinin ölümüyle sonuçlanan 'Hayata Dönüş Operasyonu, 12'nci yılında, İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi üyelerince Buca Cevaevi önünde protesto edildi.
20 Ekim 2000 tarihinde bazı cezaevlerinde tutuklu ve hükümlüler F tipi cezaevleri koşulları ve tecrit uygulamasını protesto etmek amacıyla açlık grevine başlamışlardı. 19 Aralık 2000 tarihinde ise 'Hayata Dönüş Operasyonu' adıyla yapılan müdahalede 32 kişi yaşamını yitirmişti. Üzerinden 12 yıl geçen olayı protesto etmek için İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi üyeleri, Buca Cezaevi önünde biraraya geldi. Cezaevi kapısının önünde '19 Aralık'ı Unutmadık Unutturmayacağız' yazılı pankart açan ve 'İnsanlık onuru işkenceyi yenecek' sloganları atan dernek üyeleri adına Başkan Adnan Kaya, bir konuşma yaptı. Kaya, şunları söyledi:
"Kanlı operasyonun üzerinden tam 12 yıl geçti. İktidarlar, siyasi jargon, ülke gündemi tamamen değişti. Ancak o günden bugüne değişmeyen tek şey devletin cezaevi politikası. Bugün hala cezaevlerinde birçok tutuklu ve hükümlüye tecrit uygulanmaktadır. İlimizde bulunan iki büyük cezaevinden de neredeyse her gün hak ihlalleri konusunda derneğimize başvurular gelmektedir. Yaptığımız suç duyuruları sonuçsuz kalmakta yada etkin bir araştırma yapılmadan iddiaların asılsız olduğu belirtilmektedir. Devlet yetkilileri cezaevlerinde yanan insanlık dramını dün olduğu bugün de görmezden gelmektedir."
Cezaevlerinde yaşanan olumsuzlukların giderilmesi için acilen önlemlerin alınmasını isteyen Kaya, "Cezaevlerinde mahpusların, savunma, şiddete maruz kalmama, sağlık, eğitim, beslenme, aileleriyle ve avukatlarıyla genel olarak dış dünya ile iletişim haklarına saygı gösterilmelidir. Yaklaşık 13 yıldır uygulanan tecrit koşulları insan haklarına aykırı olduğu için, özel mevzuatlar yönetilen tek kişilik İmralı kapalı cezaevi kapatılmalıdır. Mahpusların aile ve yakınlarıyla iletişimlerindeki Kürtçe konuşma yasağı kaldırılmalıdır. Yeni İnfaz Yasası, ilgili uzmanlık örgütleri ve insan hakları örgütlerinin görüşleri alınarak insan hakları hukukuna uygun değişikliklere uğratılmalıdır" dedi. Basın açıklaması sonrası cezaevinin kapısına kırmızı karanfiller bırakıldı. - İzmir
