İzmir'de 'Kordon' Tartışması
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yürürlüğe koyduğu, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin de uyduğu binaların kat yüksekliğinin artmasına ilişkin karar, İzmir’de tartışma konusu oldu.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yürürlüğe koyduğu, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin de uyduğu binaların kat yüksekliğinin artmasına ilişkin karar, İzmir'de tartışma konusu oldu. Alınan bu karara İzmirliler olumsuz bakarken, bu konuda gerekli makamlara uyarı ve eleştirilerini yaptıklarını anlatan Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı Hasan Topal, alınacak karara göre gerekli hukuk mücadelesini vereceklerini söyledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'de, alınan bu kararın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 'uyulması zorunlu' bir yönetmelik maddesi olduğuna dikkat çekti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürürlüğe koyulan Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinde yapılan kat yüksekliği artışları, İzmir'de günün konusu oldu. Yönetmeliğin yürürlüğe konulmasının ardından Konak Belediyesi, Kordon'un silüetinin bozulmaması için harekete geçti. Ancak, Konak Belediye Meclisi'nin Kasım 2014'te aldığı "Kordon'da sekiz kat ve maksimum 24.80 metre yükseklik, Konak Meydanı-Üçkuyular meydanı arasında kalan Mustafa Kemal Sahil Bulvarı sahilinde 7 kat ve 21.80 metrelik yapılaşma uygulamasının devam etmesi" kararı İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından reddedildi.
"BİNALAR 10 METRE YÜKSELECEK"
Büyükşehir Belediye Meclisi, kat yükseklikleri ve imar planı düzenlemesinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca hazırlanarak yürürlüğe giren Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği kapsamında olmasına karar verdi. Bu kararla, 8 kat imar olan Kordon'da eskiden 3 metre olan kat yüksekliği 3.80 metreye kadar yükselebilecek, giriş katları için verilen 4.5 metre yükseklik de dikkate alındığında yeni ruhsat alacak binalar eskisinden 10 metre daha yüksek olacak.
"BİNALAR YÜKSELMESİN, KÖPRÜ YAPILSIN"
Alınan bu karara tepki gösteren İzmirliler, Alsancak'ta zaten kalabalık olan nüfusun daha da kalabalık hale geleceğinden yakınırken, bu kararın geri çekilmesini istedi.
Yıllardır Alsancak'ta yaşadığını ifade eden Alper Dinçer, "Bu karar, bir binada nüfusun en aşağı 25 kişi daha artması demek. Binaları daha fazla yükseltmektense daha faydalı şeyler yapılsın. Örneğin, buradan Karşıyaka'ya Çiğli'ye köprü yapılsın. Boğaz köprüsü gibi bir köprü olabilir. O trafiğe kimse girmek istemiyor. Binaların 10 metre yükselmesinden ise bir köprü yapılması daha mantıklı" dedi.
"KÖTÜ BİR GÖRÜNTÜ OLACAK"
İzmir'in genel yapısının bu karara uygun olmadığını dile getiren Gökhan Demir de şunları söyledi: "Günümüzdeki betonlaşmanın İzmir'e daha çok zarar vereceğine inanıyorum. İzmir'in zaten doğal yapısı ve güzelliği Kordon'la iç içe olmasından kaynaklanıyor. Eskiden binalarla Kordon iç içeydi. Şimdi aradaki mesafe 150 metreye çıktı. Bunun yanı sıra binalar da yükselirse daha kötü bir görüntü oluşacak" Hülya Demir de alınan bu kararı "Deniz görüntüsünü kapatacak, karanlık olacak ve kesinlikle kötü bir görüntü olacak" şeklinde yorumladı.
"35 METRELİK ÇİN SEDDİ OLACAK"
İzmir'in simgelerinden biri olan Kordon'da, şuan 24.80 metrelik bir siluetin olduğunu ifade eden Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı Hasan Topal, "Yönetmelik değişikliğiyle bu siluet 35 metreye kadar çıkacak. Bu yönetmelik değişikliğiyle sadece yapı yüksekliğinin esas alınmasını; kentin hava almasını, ışık almasını, nefes almasını etkileyeceğini, olumsuzlaştıracağını ön görerek bir uyarıda bulunduk" dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yayınladığı Mekansal Plan Yapım Yönetmeliği'nde, bir yerde yapı yüksekliği artırılması hedefleniyorsa, yol ve cadde gibi kamusal alanların da genişletileceğinin ifade edildiğini anlatan Topal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu değişiklikle, bu ilişki kopartılıyor ve kentler nefes alamaz, ışık alamaz hale getiriliyor. Bu kentin imbatının, körfez esintilerinin kentin iç kesimlerine gelmesini engelleyecek olan duvar daha da yükselecek."
Kordon'daki mevcut bitişik nizam binaların çoğu kişi tarafından Çin Seddi olarak görüldüğünü anlatan Topal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu Çin Seddi'nin 35 metreye çıkmasının önü açılıyor. Kentleşme süreci hemen yarın olmaz. Gelecek kuşaklar, İzmir körfezindeki bu silueti artık 35 metre olacak görecek." Bu konuda gerekli makamlara uyarı ve eleştirileri yaptıklarını anlatan Topal, alınacak karara göre gerekli hukuk mücadelesini vereceklerini söyledi.
BÜYÜKŞEHİR'DEN AÇIKLAMA
Sahilleri ören binaların 10 metre daha yüksek yapılabileceği yolundaki haberler üzerine bir açıklama yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi, alınan bu kararın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 'uyulması zorunlu' bir yönetmelik maddesi olduğuna dikkat çekti. Yönetmeliğin, dörtte üçü yapılaşmamış imar adalarını kapsadığı belirtilen açıklamada, şöyle denildi: "Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanarak 2013 yılında yürürlüğe giren Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği hükümlerine 81 ildeki bütün belediyeler uymak zorunda. Şöyle ki; Yönetmeliğin 2. maddesinde, bu yönetmeliğin genel hükümler, tanımlar ve ruhsata ilişkin hükümlerinin imar planları ve idarelerin çıkaracakları yönetmeliklerle değiştirilemeyeceği belirtilmekte olup belediyelere sadece bunların dışındaki hükümlerde düzenleme yapma yetkisi verilmektedir. Kat Yükseklikleri de, bu yönetmeliğin Tanımlar
bölümünde yer almaktadır. Tüm Türkiye'de uygulanmakta olan Yönetmeliğin 16/11 maddesinde; dörtte üçü yapılaşmamış olan imar adalarında yeni yapılacak yapılarda kat yükseklikleri ve bina yüksekliklerinin ne şekilde hesaplanacağı açıklanmaktadır. Ancak imar adasının dörtte üçünün yapılaşmış olması halinde, mevcut teşekküle uyulacağı belirtilmektedir. Ayrıca, hiçbir şekilde planda belirtilen kat adedinin ve yapı yoğunluğunun artırılamayacağı kesin hüküm olarak yer almaktadır. Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği'nin değiştirilemez hükmü olan kat yükseklikleri tanımı ile ilgili olarak, Büyükşehir Belediye Meclis kararı ile 30 ilçede uygulama birliği sağlanmıştır." - İZMİR