İZMİR Ege Üniversitesi'nden 15 Temmuz için demokrasi yürüyüşü
Ege Üniversitesi'nden 15 Temmuz için demokrasi yürüyüşüİzmir'de, Ege Üniversitesi (EÜ) tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle düzenlenen törene katılan 500 kişi, şehitlerin fotoğraflarının bulunduğu pankartın önüne karanfil bıraktıktan sonra yürüyüş yaptı.
Ege Üniversitesi'nden 15 Temmuz için demokrasi yürüyüşü
İzmir'de, Ege Üniversitesi (EÜ) tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle düzenlenen törene katılan 500 kişi, şehitlerin fotoğraflarının bulunduğu pankartın önüne karanfil bıraktıktan sonra yürüyüş yaptı. Törende konuşan EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, İnadına gece gündüz çalışmak gerektiğini, 15 Temmuz'un bize travmadan çok motivasyon kaynağı olması gerektiğini düşünüyorum dedi.
İzmir'de, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle Ege Üniversitesi tarafından Büyük Spor Salonu'nun önünde anma etkinliği düzenlendi. Program kapsamında, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde hayatını kaybeden 251 şehit anısına Kur'an-ı Kerim okundu. Burada bir konuşma yapan EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, 15 Temmuz Demokrasi Zaferinin üçüncü yılında devletimiz ve milletimizin bekası için canlarını hiç düşünmeden feda eden 251 demokrasi şehidimizi rahmet ve minnetle; kahraman gazilerimizi şükranla anıyorum. Şanlı tarihimiz boyunca kahraman halkımızın düşman ve tehditler karşısında sergilediği güçlü duruşun bir örneğini de 15 Temmuz 2016 gecesinde yaşadık. 15 Temmuz gecesinde hain terör örgütü FETÖPDY tarafından aziz milletimizin iradesi hiçe sayılarak, milli birlik ve beraberliğimize, ülkemizin geleceğine kastedildi. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde tek yürek olan milletimiz; sokakları, caddeleri, köprüleri doldurarak milli iradeye ve demokrasiye sahip çıktı. Günler süren demokrasi nöbetleriyle halkımız, hain darbecilere geçit vermeyeceğini, Cumhuriyetimizin kazanımları olan demokrasi ve milli iradeden asla vazgeçmeyeceğini bütün dünyaya gösterdi. Milletimizin, istiklaline ve istikbaline bağlılığının en büyük göstergelerinden bir olan 15 Temmuz gecesinde, millet olarak kederi ve gururu aynı anda yaşadık dedi. 15 Temmuz gecesinin travma oluşturan bir gece olduğunu vurgulayan Rektör Budak, Hüzünlüyüz. Tarihte birçok savaşlar vermiş bir milletin torunları olarak bize görev düşüyor. Bu ülkenin kurtuluşu, daha çok zenginleşmesi, refahı, ekonomisi; eğitimden, bilimden, fenden geçiyor. Çalışmak ve üretmek için, vatana millete ve kutsal Anadolu topraklarına sahip çıkarak zenginleşmek ve hain saldırılarla bir daha karşılaşmamak için biz öğretim üyeleri, akademik idari çalışanlar ve öğrencilerimize görev düşüyor. İnadına gece gündüz çalışmak gerektiğini, 15 Temmuz'un bize travmadan çok motivasyon kaynağı olması gerektiğini düşünüyorum diye konuştu.
Daha sonra etkinliğe katılan 500 kişi, şehitlerin fotoğraflarının olduğu pankartın önüne karanfil bıraktıktan sonra, ellerinde de isimlerinin yazılı olduğu dövizleri taşıyarak Büyük Spor Salonu'nun önünden Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi'ne kadar 'demokrasi yürüyüşü' gerçekleştirdi. Demokrasi yürüyüşünde Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, şehit Ömer Halisdemir'in isminin yazılığı olduğu dövizi taşıyarak yürüyüşe öncülük etti. MÖTBE Kültür Merkezi önünde şehitlerin anısına lokma dökülüp, dağıtıldı.
'SÜRECİ HIZLANDIRAN HADİSE 'ONE MİNUTE' OLAYIDIR'
Yürüyüş sonrasında İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi ve yazar Selçuk Türkyılmaz, EÜ Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi'nde 'Dinde istismar, düşüncede yabancılaşma, devlete ihanet FETÖ ve 15 Temmuz Darbe Girişimi konulu konferans verdi. Türkyılmaz, O gece olanları bir darbe ve işgal girişimi şeklinde tanımlamakta fayda var. 15 Temmuz gecesinde neler yaşanıldığını gördük. Sabaha kadar süren bir direnişten bahsediyoruz. Süreci dar boyutlarda izah edecek olursak varacağımız netice sığ olacaktır. O gece ne olduğunu izah ederken muhakkak geçmişe müracaat etmek durumundayız. 2008 küresel ekonomik krizi sonrası 2009'un Ocak ayında 'one minute' hadisesini göz önünde bulundurmazsak işgal girişimini anlama şansına sahip olamayız. Türkiye'de son 10 yılda olduysa bu hadiseden sonra oldu. Süreci hızlandıran hadise 'one minute' olayıdır. Bu, Türkiye'nin kendini tarihte yeniden konumlandırma arayışı ve iradesiyle alakalı bir hadisedir. 15 Temmuz dahil birçok olayı kişisel izah edersek, şahıslara bağlı izah edersek anlama şansına sahip olamayız. Bugün 15 Temmuz üzerine anlaşamamamızın temel sebeplerinden biri de budur. Olayı kısır siyasi çekişmeler bağlamından bir türlü uzaklaştıramıyoruz. Olaya duygusal ve ideolojik perspektiften bakılıyor ve uluslararası perspektiften bakmak ihmal ediliyor diye konuştu.