Kadın Mahkum Sayısı 4 Bin 900'e Yükseldi
Türkilye’de son 15 yılda hapishanelerdeki kadın mahkum sayısının 800’den 4 bin 900’a yükseldiği bildirildi.
Türkilye'de son 15 yılda hapishanelerdeki kadın mahkum sayısının 800'den 4 bin 900'a yükseldiği bildirildi.
Adana Kadın Dayanışma Merkezi ve Sığınma Evi Derneği (AKDAM) tarafından Sivil Düşün Hibe Programı kapsamında 26-27 Şubat 2016 tarihlerinde 'Mahkumluk Sürecinde ve Sonrasında Kadınlar İçin Çözümler' konulu iki günlük çalıştay gerçekleştirildi.
Çalıştayda daha önceden yürütülen alan çalışmalarını ve saha deneyimlerini içeren sunumlar İnsan Hakları Aktivisti Zafer Kıraç, Uzman Psikolog Dr. Fulya Giray Sözen tarafından aktarıldı.
Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Zeynep Cennet Ünal, Yumurtalık Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda, Kadın Meclisi'nin kadın mahkumlara yönelik yapılan çalışmaları ve deneyimlerini paylaştı. İkinci gün katılımcıların çözüm önerilerini tartıştığı atölyeler gerçekleşti.
Çalıştaya Sivil Toplum Örgütlerinden Sorumlu Vali Yardımcısı Azmi Yeşil, Dernekler Masası İl Müdürü Recep Kurdoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısı Hamide Nurgül Kaya ve kurum çalışanları, Adana Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmet Daire Başkanı Ramazan Bulut, İnsan Kaynakları Müdürü Özgür Aktakas, Sarıçam ve Yüreğir Kültür Dairesi müdürleri, Seyhan ve Çukurova Kent Konseyi temsilcileri, Halk Sağlığı İl Müdürlüğü temsilcileri, siyasi partilerin temsilcileri, Kalkınma Ajansı temsilcisi, Adana Barosu adına Kadın Komisyonu temsilcileri, Sivil Toplum Örgütleri Temsilcileri ve Uzman Psikolog Eda Ünlü Sağdıç ile AKDAM gönüllüleri katıldı.
Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nde çalıştayın sonuç bildirgesi açıklandı. AKDEM üyesi Avukat Muhal İkikardeş, kadın suçluluğunun erkek ve çocuk suçundan farklarına dikkat çekerek, "Özellikle şiddet suçu işlemiş kadınların bu fiiline bir partner/eş/baba/akraba erkek egemen nedenler etken oluyor. Çocuklar için 'suça sürüklenen' tabirini kullanıyoruz, ancak kadınlar için de bu geçerli. Tahliye sonrası yeniden suça teşvik eden nedenler kadınların aynı şartlara dönmesidir. Kadın örgütlerinin kadın cezaevlerine girmeleri ve dayanışma kültürünün sağlamaya çalışmaları bu alanda farkındalık oluşmasını neden olmuştur" şeklinde konuştu.
18 BİN 256 MAHKUMUN YÜZDE 2.7'Sİ KADIN
Türkiye'de 290 ceza infaz kurumunda 18 bin 256 mahkumun bulunduğunu ifade eden İkikardeş, bu mahkumların yüzde 2.7'sinin kadın olduğunu ancak 2000-2015 yılları arasında kadın mahkum sayısının 800'den 4 bin 900'e fırladığını kaydetti. Kadın mahkumların yaşadıkları sorunları anlatan Muhal İkikardeş, şunları söyledi:
"Kadınların bir kısmı yetişkin erkek cezaevlerinin kendilerine ayrılmış koğuşlarda kalıyor ve bu konuda çok sorun yaşamaktadırlar. Örneğin ortak alanları kullanamama, az kullanabilme ve taciz gibi. Kadın cezaevlerinde suçlu çeşitleri çok çeşitli. Hepsi de bir arada yaşamak zorunda. Yetişkin, bebek, ergen, yaşlı, kronik hastalıklı kadın mahkumlar, halen aynı şartlarda cezalarını infaz etmekteler. Her kadının ihtiyaçlarını merkeze alan bir kadın politikası üretmek bu açıdan önemli. 0-3 arası annesiyle kalmasını destekleyen ülkeler de var, 0-6 yaşı destekleyenler de ayrı kreş vb. birimleri olup çocuğun yararını en önde tutan Finlandiya gibi ülkeler de var. Ancak ülkemizde bu konu ile ilgili özel bir çalışma bulunmamaktadır."
"KADINLAR AİLELERİ TARAFINDAN REDDEDİLİYOR"
Sosyal destek yoksunluğunun da bu suç sarmalını teşvik ettiğini vurgulayan Muhal İkikardeş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bir diğer tespit de erkek suçluluğunda içeriden dışarıyı kontrol yeteneği sürer. Ancak kadın suç işlediğinde çoğunlukla ailesi tarafından reddediliyor. İşverenler ve yakın çevre de aynı ikiyüzlülüğü yapıyorlar. İstismara çok açık bir duruma düşüyorlar. Toplumda kabul görmüyorlar ve travmatik bir süreçle hapse girmiş kadınlar, bu terk süreci ile daha da örseleniyorlar. Kadınların kendi şartları özelinde çözümler sunmak hayati bir konuma geliyor; ancak bunu sağlaması gereken kurumların bütünü bu özelliklerden habersiz. Çalıştay sonucunda katılımcılarda mahkum kadınların infaz sürecinde ve sonrasında yaşadıkları sorunlarla ilgili farkındalık oluştu. İnfaz sonrasında Adana yerelinde kadın mahkumların başvurabileceği barınma, yol, istihdama yönelik temel ihtiyaçların karşılamasına yönelik bir bütünlükçü bir politikaya ve bunlara ulaşabilmesini sağlayacak bir merkeze gerek olduğu sonucuna varıldı.
Adana AKDAM olarak çalıştay sonuçlarını tüm kamu, sivil toplum ve siyasi partiler, ilgili kuruluşlarla paylaşacaktır." - ADANA
