Haberler

'Kadına Şiddette Erkeğin Prototipi Her Yerde Aynı'

Güncelleme:
Abone Ol

Giresun Üniversitesi Rektöru Prof.Dr.Aygün Attar,"Kadına şiddet uygulayan erkeğin prototipi dünyanın her yerinde aynıdır."

Giresun Üniversitesi Rektöru Prof.Dr. Aygün Attar, kadına yönelik şiddetin, bir insan hakları ve özgürlük ihlali olduğunu ifade ederek, "Kadına şiddet uygulayan erkeğin prototipi dünyanın her yerinde aynıdır. Devlet, sivil toplum ve üniversite, hem özel hem kamusal alanda mevcut olan şiddeti görünür kılarak, toplumsal cinsiyet ayrımcılığına karşı elele vererek etkili çalışmalar geliştirmelidir" dedi.

Giresun Üniversitesi'nin Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (GÜKAM) ile İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü tarafından düzenlenen ve Birleşmiş Milletler Türkiye Komitesi ile UNESCO'nun işbirliğinde gerçekleştirilen 'Cinsiyetlerarası Eşitsizliğin ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesinde Devlet Politikaları ve Sivil Sorumluluk' konulu Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı başladı.

Güre Yerleşkesi konferans salonunda başlayan sempozyuma Giresun Vali Yardımcısı Ahmet Yılmaz, Giresun Belediye Başkan Yardımcısı Ömer Cinel, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, akademik-idari personeli ile öğrenciler katıldı. Sempozyuma Rusya, İsrail, Lübnan, Fransa, İspanya, Gürcistan, Moldova, Kırgızistan, Kazakistan, Ukrayna, Romanya, Azerbaycan, Yakutistan, Kırım ve Türkiye dahil olmak üzere toplam 15 farklı ülkeden 45 bilim insanı katıldı.

PROF.DR. ATTAR: ŞİDDET KÜRESEL DÜZEYDE BİR SORUNDUR

Giresun Üniversitesi Devlet Konservatuarı akademik personelince hazırlanan müzik dinletisi ve Prof. Dr. Marlen Adamadze'nin, Kalinka adlı şarkıyı seslendirmesiyle başlayan sempozyumun açılışında konuşan Rektör Prof.Dr. Aygün Attar, kadına yönelik şiddetin, bir insan hakları ve özgürlük ihlali olduğunu ifade ederek, "Kadına yönelik şiddet, toplumsal ve ekonomik yaşamda yerlerini alma haklarından çeşitli biçimlerde yoksun kalmalarına, fiziksel ve ruhsal sağlık sorunları yaşamalarına sebep olmaktadır. Şiddet küresel düzeyde bir sorundur; coğrafi sınır, ekonomik gelişmişlik ve öğretim düzeyine bakılmaksızın tüm dünyada ve kültürlerde son derece yaygın görülen bir olaydır" dedi.

YABANCILARDAN ÇOK YAKINLARI ÖLDÜRÜYOR

"Aile içinde kadına yönelik şiddet, her yaştan, her öğrenim ve gelir düzeyinden, bekar, boşanmış, evli her ülkeden kadının gerçeğidir" diyerek devam eden Rektör Attar, şöyle konuştu:

"Tüm dünyada kadınlar, kocaları, babaları, erkek kardeşleri, aralarında kan bağı ve akrabalık ilişkisi bulunan-bulunmayan diğer erkekler tarafından şiddete maruz kalmaktadır ve kadına şiddet uygulayan erkeğin prototipi dünyanın her yerinde aynıdır. Dünyanın birçok ülkesindeki çalışmalar, cinayete kurban giden kadınların, erkeklerin aksine, yabancılar tarafından değil; daha çok kocaları, erkek arkadaşları ve yakın akrabaları tarafından öldürüldüğüne işaret etmektedir."

ŞİDDET ÜRETEN YAPI İNCELENMELİ

Prof. Dr. Aygün Attar Birleşmiş Milletler Kadının Güçlendirilmesi ve Cinsiyet Eşitliği Birimi'nin (UNIFEM) 2011 yılında yayınlanan kadına yönelik şiddet rakamlarına da değinerek, öldürülen kadınların katillerinin çoğunlukla aile üyeleri olmasının, aile yapısını, ailenin içinde bulunduğu şiddet üreten ekonomik, toplumsal, kültürel ve siyasal koşulların, aile içinde egemen olan ve kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran zihinsel altyapının dikkatli bir biçimde irdelenmesini zorunlu kıldığını ifade etti. Türkiye'de de tüm dünyada olduğu gibi eğitim ve şiddet arasında önemli bir ilişkinin mevcut olduğunu kaydeden Prof.Drd. Attar, şunları söyledi:

ÜNİVERSİTELİ KADINLARIN YÜZDE 12'Sİ EN AZ BİR KEZ DÖVÜLMÜŞ

"Okuma yazma bilmeyen kadınların yüzde 43'ü, yükseköğrenim görmüş kadınların ise yüzde 12'si en az bir kere dayağa maruz kalmıştır. Kadınlarımızın toplumsal alanda kendine yer edinmesi ve öneminin artması, kadına yönelik ayrımcılığın ve şiddetin önüne geçmede en önemli basamaklardan biridir. Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa ilişkin mevzuatın uluslararası standartlar bağlamında yorumlanması, var olan yasal düzenlemelerin uluslararası standartlara ulaştırılması, kadınlara yönelik eğitim ve araştırma projelerinin yürütülmesi, kadınlara karşı her türden ayrımcılık ve şiddetin önlenmesi ve uygulanmasına katkıda bulunmak ve bu bilincin sürdürülebilir kılınmasını sağlamak amacıyla bu sempozyumu gerçekleştiriyoruz. Devlet, sivil toplum ve üniversite, hem özel hem kamusal alanda mevcut olan şiddeti görünür kılarak, toplumsal cinsiyet ayrımcılığına karşı elele vererek etkili çalışmalar geliştirmelidir."

OKUMA YAZMA BİLMEYEN 800 MİLYON İNSANIN 4'TE 3'Ü KADIN

UNESCO Cinsiyet Eşitliği Departmanı Müdürü Saniye Gülser Corat da, dünyada 800 milyon okuma yazma bilmeyen insan olduğunu; bunun 4'te 3'ünü kadınların oluşturduğunu söyledi. Corat, okul çağında olup da okula gidemeyen 67 milyon çocuk bulunduğuna işaret ederek, UNESCO'nun bu sorunları çözmek için çaba harcadığını kaydetti. 200 yıldır kadın hakları konusunda bir araştırma yapıldığını ne yazık ki henüz gerekli düzenlemelerin yapılmadığını belirten Corat, UNESCO'nun içerisinde bulunduğumuz dönemde üzerinde çalıştığı konunun kadın sünneti olduğunu da vurguladı. Corat, sağlık ve psikolojik sağlık açısından çok sorunları olan ve töresel gelenek olduğu için birçok ülkede uygulanan kadın sünneti kavramının kanunlarla paralel gitmediğine de değindi.

PAŞAYEVA: YÜZYILLAR ÖNCE DE KADIN OLMAK ZORDU

Azerbaycan Milli Meclisi Milletvekili Ganire Paşayeva da yaptığı konuşmada, yüzyıllar önce kadın olmanın zor olduğunu anlattı, yüzyıllar sonra da kadın olmanın hala aynı zorlukta olduğunu belirterek, en fazla konuşulan konulardan biri olmasına rağmen henüz arzu edilen ilerleme gerçekleştirilmediğini söyledi. Paşayeva, günümüzde kadın hakları konusunda tamamen çözüme ulaşmış, kadınların sorunlarını ortadan kaldırmış bir devleti henüz görmediğini de sözlerine ekledi.

Uluslararası Kadın Sempozyumu'nun açılış konuşmasının ardından 11 ressamın 'Kadına Yönelik Şiddet' konulu sergisiyle birlikte Sanat Çalıştayı'nın açılışı yapıldı. Daha sonra da, 'Kadın Politikalarına Genel Bir Bakış' konulu oturuma geçildi. Prof. Dr. Bekir Ataman'ın yaptığı oturumda ODTÜ Öğretim Üyesi Prof.Dr. Ayşe Ayata, UNESCO Cinsiyet Eşitliği Departmanı Müdürü Saniye Gülser Corat, Azerbaycan Milletvekili Ganire Paşayeva, Tüm Kadın Lobisi Derneği (TÜKAL) Yönetim Kurulu Başkanı Mualla Hıdıroğlu, Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi Müdürü Uzman Tuğba Talay, kadın politikalarına yönelik bakışlardan bahsederek, bu konuda yaptıkları ve yapılan araştırmalara değindiler. Uluslararası Kadın Sempozyumu ve Sanat Çalıştayı yarın da devam edecek. - Giresun

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Giresun Üniversitesi Birleşmiş Milletler Aygün Attar Azerbaycan Politika Güncel Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title