Haberler

Kalp- Damar Hastalıkları 1 Numaralı Ölüm Nedeni

Abone Ol

Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) Başkanı Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Lale Topuzoğlu, kalp- damar hastalıklarının dünyada ve ülkemizde erişkinlerde 1 numaralı ölüm nedeni olduğunu açıkladı.

Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) Başkanı Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Lale Topuzoğlu, kalp- damar hastalıklarının dünyada ve ülkemizde erişkinlerde 1 numaralı ölüm nedeni olduğunu açıkladı.

TKD'nin 30'uncu Ulusal Kardiyoloji Kongresi, Antalya Belek'te başladı. 23- 26 Ekim tarihleri arasında düzenlenen kongrede kalp-damar hastalıklarıyla ilgili bilgiler paylaşıldı. TKD Başkanı Prof. Dr. Lale Topuzoğlu, kalp damar hastalıklarının dünyada ve ülkemizde erişkinlerde 1 numaralı ölüm nedeni olduğunu belirtti. 2020 yılına kadar ülkemizde kalp- damar hastalıkları nedeniyle yılda ortalama 400 bin civarında ölüm beklendiğini aktaran Prof. Dr. Topuzoğlu, " Türkiye'de her iki ölümden birinden, kalp- damar hastalıkları sorumludur" dedi.

22 Avrupa ülkesinde yapılan araştırmaya göre 50 yaş altındaki insanlarda kalp krizinin en sık görüldüğü ülkenin Türkiye olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Topuzoğlu, sigarayla hareketsiz yaşamın en önemli risk faktörleri olduğunu açıkladı. Giderek artan kilo alımı, sağlıksız beslenme ile diyabetin de kalp- damar hastalıklarını artırdığını anlatan Prof. Dr. Topuzoğlu, 2025 yılına kadar kalp- damar hastalıklarını yüzde 25 oranında azaltmayı öngören bir projeye bütün ülkelerce imza atıldığını da hatırlattı. Prof. Dr. Topuzoğlu, bunu gerçekleştirebilmek için tuzu azaltma, sigarasız bir yaşam ve hareketsizliği azaltma, şişmanlık ve şeker hastalığındaki artışı önleme, temel ilaç ve tedavilerin kapsamını artırma gibi hedefler olduğunu söyledi.

Kalp damar hastalıklarının, hareketsiz yaşamı yüzde 10, alkolü yüzde 10, tuz tüketimini yüzde 30, sigara içiciliğini yüzde 30, yüksek tansiyonu yüzde 25, diyabet ve şişmanlıktaki artışı durdurarak önlenebileceğini açıklayan Prof. Dr. Topuzoğlu, kadınlarda da birinci ölüm nedeninin kalp- damar hastalığı olduğuna dikkat çekti. Kalp- damar hastalıklarındaki ölüm oranının kadınlarda meme kanserinden daha yüksek olduğunu belirten Prof. Dr. Tokgözoğlu, "Kalp hastalıkları ve inme sebebi erken ölümlerin çoğunluğu, sağlıklı beslenme, düzenli fiziksel aktivite, tütün dumanından kaçınma ve mevcut risklerin tedavisi yoluyla önlenebilmektedir" dedi.

Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. ­Necla Özer de gebe kadınlardaki en sık ölümlerin kalp- damar hastalıklarından kaynaklandığını açıkladı. Prof. Dr. Özer, anne adayının hamilelik döneminde sigara içmesinin bebeğin kalp- damar hastası olma olasılığını tetiklediğini açıkladı.

AMELİYATSIZ KALP KAPAK DEĞİŞİMİ

Toplantıda, kalp- damar hastalıklarının tedavisindeki son gelişmeler de değerlendirildi. Bunlardan biri de ameliyatsız kalp kapak değişimiyle ilgili gelişmelerdi. Bu konuda açıklamayı Türk Kardiyoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Engin Bozkurt yaptı. Prof. Dr. Bozkurt, açık ameliyatlar yerine kasıktan girilerek kalp kapaklarının değiştirilmesinin oldukça yeni bir yöntem olduğunu söyledi. Penisilinden sonra tıbbın en önemli keşiflerinden biri olarak nitelendirilen bu yöntemle kasıktan ya da koldan girilerek kalbin damarlarının değiştirilebildiğini anlatan Prof. Dr. Bozkurt, dünyada 85 bin hastanın bu şekilde ameliyat edildiğini söyledi. Türkiye'de ise geçen yılki verilere göre toplam 450 kişinin kalp kapağının bu şekilde değiştirildiğini açıklayan Prof. Dr. Bozkurt, bu rakamın her geçen gün arttığını da sözlerine ekledi.

VÜCUTTA ERİYEN STENTLERLE DAMARLAR AÇILMAYA BAŞLANDI

Türk Kardiyoloji Derneği Genel Sekreteri ve Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Abacı, vücutta eriyen stentlerle ilgili açıklama yaptı. Prof. Dr. Arabacı, metal stendlerin damara konulduğunu ve ömür boyu damarda kaldığını açıkladı. Bu stentlerin cerrahi olarak da damardan çıkarılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle bu bölgelere by-pass da yapılamadığını aktaran Prof. Dr. Abacı, bu nedenle eriyen stentlerin geliştirildiğini kaydetti. Eriyen stentler metal olmadığı için vücutta yavaş yavaş eridiğini anlatan Prof. Dr. Abacı, 1-2 yıl içinde bu stentler eridiği için bu bölgede by-pass da yapılabildiğini anlatan Prof. Dr. Abacı, yeni geliştirilen bu teknolojinin belirli damarlara uygulanabildiğini söyledi.

Eriyen stendlerin fiyatının pahalı olduğunu ve SGK tarafından bedelinin ödenmediğini anlatan Prof. Dr. Abacı, zaman içinde daha çok damara uygulanabileceğini ve fiyatının düşeceğini tahmin ettiklerini açıkladı. Bunun bedelini SGK tarafından karşılanmasını da uygun görmediğini anlatan Prof. Dr. Abacı, Türkiye'de ilaçlar gibi sağlık alanında kullanılan cihazların da sertifika alması gerektiğini açıkladı. Prof. Dr. Abacı fiyatı yüksek olan stende daha kaliteli denemeyeceğini de kaydetti. - Antalya

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Türk Kardiyoloji Derneği Hacettepe Üniversitesi Türkiye Antalya Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

1000
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title