Kanserle Savaşan Emektar Oyuncunun En Yakın Dostu Sokak Hayvanları
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Sinema sanatçısı Emire Erhan'ın bahçede hayvanlarıyla birlikte görüntüsü- Oynadığı filmleriyle ilgili fotoğraflar- Emire Erhan'ın açıklamaları Kanserle savaşan emektar oyuncunun en yakın dostu sokak hayvanları- Türk sinemasında Ayhan Işık, Fatma Girik, Yılmaz Güney gibi yıldızlarla 65'in üzerinde filmde, birçok televizyon dizisinde kamera karşısına geçen Emire Erhan, kanser tedavisi görmek için yerleştiği memleketi Samsun'da sahip çıktığı sokak hayvanlarıyla moral buluyor- Erhan: - "Hayatta sadece bir kızım var. Onunla da görüşmüyoruz.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - Sinema sanatçısı Emire Erhan'ın bahçede hayvanlarıyla birlikte görüntüsü- Oynadığı filmleriyle ilgili fotoğraflar- Emire Erhan'ın açıklamaları Kanserle savaşan emektar oyuncunun en yakın dostu sokak hayvanları- Türk sinemasında Ayhan Işık, Fatma Girik, Yılmaz Güney gibi yıldızlarla 65'in üzerinde filmde, birçok televizyon dizisinde kamera karşısına geçen Emire Erhan, kanser tedavisi görmek için yerleştiği memleketi Samsun'da sahip çıktığı sokak hayvanlarıyla moral buluyor- Erhan: - "Hayatta sadece bir kızım var. Onunla da görüşmüyoruz. Kanser hastası olunca çok zor günler geçirdim. Samsun'a döndüm. Birinci derece yakınım olmadığı için çok yalnız kaldım. Çevremde bulunan sokaktaki köpekler ve kediler en yakın dostum oldu" MEHMET KUMCAĞIZ - Ayhan Işık, Fatma Girik ve Yılmaz Güney gibi yıldızlarla kamera karşısına geçen, "Hayat Bağları" ve "Mahalle'nin muhtarları" gibi dizilerde rol alan emektar oyuncu Emire Erhan (70), kanserle savaşında sahip çıktığı sokak hayvanları sayesinde moral buluyor.19 Mayıs ilçesindeki evinde onlarca kedi ve köpekle yaşayan Erhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, meme kanserine yakalanınca tedavi görmek için memleketi Samsun'a yerleştiğini söyledi.Paraya ihtiyaçları olduğu için 1954 yılında annesi ile Yeşilçam'da figüran olarak çalışmaya başladığını anlatan Erhan, ilk kez lisede öğrenciyken 1966 yılında Ayhan Işık ve Fatma Girik ile "Namusum İçin" adlı filmle önemli bir rol aldığını belirtti.Yılmaz Güney ile tanışmasının ardından birçok filmde oynadığını dile getiren Erhan, Güney'in kendisine sahip çıktığını ve okuma alışkanlığını onun sayesinde kazandığını kaydetti.Yeşilçam'da ünlü olma kaygısıyla değil sadece para kazanmak için yer aldığını ve 65'in üzerinde filmde rol aldığını belirten Erhan, hayat hikayesini şu sözlerle aktardı: "Küçük çapta roller veriliyordu. Yılmaz Güney sayesinde oyunculuğu daha da iyi öğrendim. Bütün bildiklerimi onun sayesinde öğrendim. 'Namusum için', 'Avare Mustafa', 'Murad'ın Türküsü', 'Çıtkırıldım', 'Sana Layık Değilim', 'Kolejli Kızın Aşkı', 'Kenarın Dilberi' gibi birçok filmde önemli rol aldım. Avni Diligil'in tiyatrosunda çalıştım. Daha sonra Almanya'ya gittim ve burada da birçok tiyatro ve televizyon dizilerinde rol aldım. Türkiye'de, 'Hayat Bağları', 'Mahalle'nin muhtarları', 'Beşinci Boyut' gibi birçok dizide oynadım. Hiç bir filmde öpüşmedim, tek şart olarak bunu öne sürdüm."-"Kanser nedeniyle çalışmayı bıraktım"2006 yılında meme kanseri olunca sinemayı bıraktığını ve memleketi Samsun'a döndüğünü belirten Emire Erhan, "Kanser teşhisi konulunca çalışmayı bıraktım. Hastalığım nedeni ile memem alındı. Çok zor günler yaşadım. Şimdi ilaç tedavim ve rutin kontrollerim sürüyor" diye konuştu.-"Sokak hayvanları en yakın dostum oldu"Hayatı boyunca çok büyük güçlüklerle karşılaştığını ifade eden Erhan, şunları kaydetti: "Hayatta sadece bir kızım var. Onunla da görüşmüyoruz. Kanser hastası olunca çok zor günler geçirdim. Samsun'a döndüm. Birinci derece yakınım olmadığı için çok yalnız kaldım. Çevremde bulunan sokaktaki köpekler ve kediler en yakın dostum oldu. Kedi ve köpekler için deniz kenarında müstakil yazlık ev aldım. Bahçemde kedi ve köpeklere bakıyorum, her gün onlarla ilgileniyorum, onlarla hayata tutunuyorum. Bütün günümü onlarla geçiriyorum. Emekli aylığımın tamamını onlar için harcıyorum çünkü onlardan başka dostum yok. Bahçemde 15 kedi ve 6 köpek var. Kış aylarında yazlıkçılar şehir yaşamına dönünce kedi ve köpeklerini sokaklara bırakıyor. Bu hayvanlara da ben bakıyorum. Kedi ve köpekler sayesinde hastalığımı unutuyorum. Yeşilçam günleri benim için şimdi sadece bir anı. Yeşilçam sanatçılarının kaderi de böyle oluyor."