Antalya'da Kanserli Babanın Çaresizliği
Antalya'da yaşayan ve denetimli serbestlik kapsamında bir kamu kurumunda çalışarak cezasına devam eden Emrah Koç, gırtlak kanseri için tedavisine destek istedi.
Antalya'da yaşayan ve denetimli serbestlik kapsamında bir kamu kurumunda çalışarak cezasına devam eden evli ve 1 çocuk babası Emrah Koç, yakalandığı gırtlak kanseri için tedavisine destek istedi. Cezaevine girmesinin ardından eşinin kadın sığınma evinde kaldığını, ekonomik durumlarının kötüleştiğini ve 6 yaşındaki kızlarının okula gidemediğini anlatan Koç, kendilerine uzanacak bir yardım eli beklediklerini söyledi.
Antalya'nın Kepez ilçesinde müstakil bir evde yaşayan 31 yaşındaki Emrah Koç, 3 yıl önce Balıkesir'de kiracısı olduğu evin sahibi ile girdiği tartışma sonrası mahkemelik oldu. Bir süre önce görülen davada, mahkeme ev sahibine hakaretten Koç'a 10 ay hapis cezası verdi. Cezasının üçte birini cezaevinde geçiren Koç, kalan cezası içim denetimli serbestlikten faydalandı. Koç, denetimli serbestlik kapsamında cezasını Kepez Kaymakamlığı'nda günde 4 saat çalışarak tamamlıyor.
GRİP ŞİKAYETİYLE GİTTİ KANSER TEŞHİSİ KONULDU
Grip şikayetiyle gittiği Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde (AÜ) gırtlak kanseri teşhisi konulduğunu ve acilen ameliyata alınması gerektiği öğrenen Emrah Koç, 8 aylık hamile eşi ve 6 yaşındaki kızı ile zor günler geçirmeye başladıklarını söyledi. Denetimli serbestlikten yararlandığı için iş bulamadığını anlatan Koç, tedavisinin de yapılamadığını belirtti. Hükümlülüğünün yanı sıra gırtlak kanseri olması nedeniyle başvurduğu güvenlik işine alınmadığını, hamile eşi Tuğçe Koç'un kendisi cezaevindeyken 6 yaşındaki kızları ile kadın sığınma evinde kaldığını ve okul döneminde kaydını yaptıramadığını söyleyen Koç, hiçbir sosyal güvencesinin olmadığını belirtti.
Koç, "Grip şikayetiyle gittiğimde gırtlağımda kitle olduğunu söylediler. AÜ Hastanesi'nde tümörün kötü huylu olduğu belirlendi. Geçtiğimiz Kurban Bayramı'nda cezaevine düşünce tedavim yarım kaldı. Acilen tedavi olmam gerekiyor. Vücuduma yayılma yapıyor. Sağlık güvencem yok. Hükümlü olduğum için çalışamıyorum. Ekonomik durumum yok. İş kapıları bize, denetimli serbestlik olmamız nedeniyle kapanıyor" dedi.
Bir ay sonra ikinci kez baba olacağını belirten Koç, "Kızım da lösemi hastasıydı. Uzun tedavilerin ardından atlattı. Bakmakla yükümlü olduğum bir ailem var. Gelecek olan çocuğum var. Önemli olan ailem. Devletimden en kısa sürede tedavimin yapılmasını istiyorum. Hayırseverlerden de tedavim için destek bekliyorum" dedi.
"ÇOK YIPRANDIK"
26 yaşında Tuğçe Koç ise, eşinin sağlığına kavuşmasıyla birlikte kendilerine bakabileceğini söyledi. Tuğçe Koç, "Eşim önceden çalışıp bize bakıyordu. Cezaevine girdi. Sonra bu hastalığı çıktı. Bu süreçte yıprandık. Maddi durum olarak zor duruma düştük. Her akşam karakola imzaya gidiyor. Hangi kapıyı çalsak eşime iş vermiyorlar. Hem eşimin tedavisi hem kızımın tedavisi üst üste geldi. Kendim için bir şey istemiyorum. Önceliğim eşim ve çocuğum" diye konuştu.
6 yaşındaki kızı İkra Semiha'nın okula kaydını yaptıramadıklarını dile getiren anne Koç, "Bu yıl İkra'nın okul kaydı çıktı ama gönderemedik. Bütün hastalık ve zorluklar üst üste geldi. Kaymakamlığı başvuru yapmama rağmen bir sonuç alamadım. Kızım okula giden çocukları görünce çok etkileniyor. Ağabeyimin kızı var İkra ile yaşıt onu gördüğü zaman gözyaşlarına boğuluyor. Anne, 'Ben neden okula gidemiyorum?' diyor. Onun bu sözleri de bizim içimizi acıtıyor" dedi.
"BÜYÜDÜĞÜMDE ÖĞRETMEN OLACAĞIM"
Annesinin anlattıkları karşısında gözyaşlarını tutamayan minik İkra ise, "Okula gidip, ders çalışmak istiyorum. Öğretmenim olsun istiyorum. Önlüğüm defterlerim her şeyim var ama okulum yok. Gidersem büyüdüğümde öğretmen olacağım" şeklinde konuştu.
Koç ailesinin birikmiş ev kiralarının ödenmesi ve gıda yardımı yapılmasını sağlayan Sosyal Sorumluluk Projesi Gönüllüleri Kurucusu Doğan Elden ise, Emrah Koç'un tedavisinin yapılmasını ve küçük İkra'nın eğitimine başlamasını istedi. - ANTALYA