Kara Kuvvetleri Komutanlığında Devir-teslim Töreni
Orgeneral Işık Koşaner, Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevini törenle Orgeneral Erdal Ceylanoğlu'na devretti.
Orgeneral Işık Koşaner, Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevini törenle Orgeneral Erdal Ceylanoğlu'na devretti. Kara kuvvetlerinin gücünün temelini "Mehmetçik"in oluşturduğunu belirten Orgeneral Koşaner, bir an önce 'tek tip askerlik' uygulamasına geçilmesi gerektiğini bildirdi. Koşaner, "Erbaş ve erlerin çok kısa bir eğitimden sonra göreve gönderildikleri" şeklindeki ifadelerin gerçeği yansıtmadığını açıkladı.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı Karargahı'ndaki törene, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Aksay, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Necdet Özel, Genelkurmay 2'nci Başkanı Orgeneral Aslan Güner, Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı Orgeneral Saldıray Berk, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Orgeneral Bekir Kalyoncu, Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral İzzet Artunç, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı Muammer Güler, Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar ile bazı emekli orgeneraller, üst düzey komutanlar ve eşleri ile bazı bürokratlar katıldı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Komutanlık Karargahı'na gelişinde, Orgeneral Koşaner tarafından resmi törenle karşılandı.
TEK TİP ASKERLİK
Törende konuşan Orgeneral Koşaner, 2 yıl önce büyük bir gurur ve görev heyecanı ile teslim aldığı Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevini, Orgeneral Erdal Ceylanoğlu'na teslim ettiğini söyledi. Orgeneral Koşaner, günümüzde iç, bölgesel ve küresel anlamdaki güvenlik algılamaları ile tehdit ve risklerin iç içe geçtiğini, bu nedenle tehdit ve risklerin önceden kestirilmesi güç belirsizlikler taşıdığını bildirdi.
Üç yıl önce başlatılan komando tugaylarının profesyonel hale getirilmesini öngören projenin tamamlandığını belirten Orgeneral Koşaner, "Bu kapsamda, Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki 5 komando tugayının, operasyonlarda görev alan komando kol unsurlarının tamamı uzman erbaşlardan oluşacak şekilde yapılandırılmıştır" dedi.
Kara kuvvetlerinin gücünün temelini "Mehmetçik"in oluşturduğunu bildiren Orgeneral Işık Koşaner, "Vatan ve millet sevgisi ile hiçbir fedakarlıktan kaçmadan görev yapan Mehmetçiğin yerini alabilecek, onun yerini doldurabilecek başka bir personel tanımlamak mümkün değildir. Bununla beraber bir an önce 'tek tip' askerlik uygulamasına geçilerek vatan hizmetinin herkes için eşit şartlarda yapılması, ayrıca eğitimli insan gücümüzden daha uzun süre ve daha etkin şekilde yararlanılmasına imkan yaratılması önem arz etmektedir" şeklinde konuştu.
JANDARMA'DAN KARA KUVVETLERİ'NE DEVREDİLECEK
Türkiye-Irak sınırının bir bölümü hariç tüm kara sınırlarının Kara Kuvvetleri Komutanlığınca korunduğunu ifade eden Orgeneral Koşaner, sınırdaki söz konusu bölümün ise Jandarma Genel Komutanlığı'dan bir plan dahilinde Kara Kuvvetleri Komutanlığına devredileceğini açıkladı.
"KISA SÜRE" GERÇEĞİ YANSATMAMAKTADIR
İç güvenlik harekat bölgesinde görev alan veya alacak olan bütün personelin Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığında eğitilmesine devam edildiğini vurgulayan Orgeneral Koşaner, buradaki eğiticilerin söz konusu bölgede tecrübe kazanmış, deneyimli personelden oluştuğunu söyledi.
Burada 10 haftalık temel ve ihtisas eğitimini tamamlayan erbaş ve erlerin, birliklerine katıldıklarında ayrıca 3 hafta süreli intibak eğitimi aldıklarını, askerlik süresince de eğitim çalışmalarının devam ettiğini vurgulayan Orgeneral Koşaner, " 'Erbaş ve erlerin çok kısa bir eğitimden sonra göreve gönderildikleri' şeklindeki ifadeler görüleceği gibi gerçeği yansıtmamaktadır" dedi.
İKİ YENİ SINIR ALAYI
Orgeneral Koşaner, iki yeni sınır alayının daha oluşturulduğunu ve teröristlerin hareket alanlarının önemli ölçüde daraltıldığını belirterek, bölücü terör örgütü mensuplarının Irak'ın kuzeyi ile irtibatının kesilmesi ve yurt içine sızmalarının önlenmesi için alınan tedbirlerin artırıldığını söyledi.
Mayın ve el yapımı patlayıcı maddeler, teröre karşı yürütülen mücadelede birinci öncelikli tehdit olma özelliğini devam ettirdiğine dikkati çeken Orgeneral Koşaner, mevcut detektör ve frekans karıştırma cihazlarının etkili olarak kullanılması ve personelin bu patlayıcıları tespit etme yeteneklerinin eğitimle geliştirilmesi neticesinde patlayıcıların bulunma ve etkisiz hale getirilme oranı yüzde 80'lere ulaştığını açıkladı.
MÜCADALENİN SADECE SİLAHLI GÜÇLE OLMAYACAĞI BİR GERÇEKTİR
Orgeneral Koşaner, Türkiye'nin bütünlüğünü ve ulusun birlikteliğini hedef alan bölücü terör örgütüne karşı, yasaların verdiği yetkiler çerçevesinde yürütülen mücadeleye azim ve kararlılıkla devam edilmiş ve edilmekte olduğunu söyledi.
Orgeneral Koşaner sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birlik ve beraberliğimizi tehdit eden, insanlarımızın can güvenliğini tehlikeye atan ve zulmeden, ülkemizin gelişmesi ve kalkınmasını engelleyen, sayısız cinayetler işleyen, yasaları hiçe sayarak devletin meşru güvenlik güçlerini hedef alan eli silahlı insanlar ülkemizin dağlarında bulunduğu sürece bu mücadele devam edecektir. Bunun bir başka alternatifi de söz konusu değildir. Mücadelenin sadece silahlı güçle yapılmasının yeterli olmayacağı, başka alanlarda da tedbirler alınmasının gerektiği herkes tarafından kabul edilen bir gerçektir. Ancak mücadelenin silahlı güç kullanmadan başarıya ulaşması da mümkün değildir."
Kara Kuvvetleri birliklerinin bugüne kadar aldıkları her görevi canları ve kanları pahasına yerine getirdiğini, bundan sonra da aynı azim ve kararlılıkla getirmeye devam edeceğini vurgulayan Orgeneral Işık Koşaner, bundan hiç kimsenin şüphesinin olmaması gerektiğini söyledi. Orgeneral Koşaner şöyle konuştu: "Kara Kuvvetlerimiz güvenlik-özgürlük dengesindeki hassasiyetin bilincinde olarak, yürütülen mücadelede yasaların belirlediği sınırların dışına çıkılmamasına ve yine yasaların talep ettiği hususların yerine getirilmesine azami dikkat göstermiştir.
Bu kapsamda, yürütülen mücadelede hareket serbestisini kısıtlamasına rağmen: Her türlü arama ve kontrollerde ilgili makamlardan mutlaka yetki alınmasına, yayla ve mezralara çıkışları serbest bırakılan bölge halkı ile teröristlerin birbirine karıştırılmamasına, çatışma sonrası Cumhuriyet Savcılarının olay bölgesine götürülerek, yasal işlemlerin yerinde yapılmasına, orantısız güç kullanılmamasına, terörist cenazelerinin tahliyesine, yaralı teröristlere tıbbi destek sağlanmasına Uluslararası sözleşmelerle yasaklanmış mayın türü patlayıcıların kullanılmamasına, kişi hak ve özgürlüklerine müdahale edilmemesine, teröristlerden ele geçen her türlü silah ve malzemenin noksansız olarak adli makamlara teslim edilmesine, azami dikkat gösterilmiştir."
MESNETSİZ SUÇLAMALAR ÜZÜNTÜYLE İZLENMEKTEDİR
Hatalı davranan askeri personel hakkında ise gerekli yasal işlemlerin süratle yapıldığını vurgulayan Orgeneral Koşaner, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunlara rağmen bazı medya organlarının her olayda, sadece duyumlara dayanarak ve Silahlı Kuvvetlerimizi hedef alarak yaptığı mesnetsiz suçlamalar ve iftiralar esefle ve üzüntüyle izlenmektedir. Ne yapılırsa yapılsın bu medya organlarının, kendilerine verilen görevin gereği, suçlama ve iftiralarından vazgeçmeyeceklerini de biliyoruz. Yüce ulusumuzun olayları dikkatle takip ederek mutlaka en doğru kanaate varacağına gönülden inanıyoruz. Türk Silahlı Kuvvetlerinin ayrılmaz bir parçası olan Kara Kuvvetlerimiz, yüce ulusumuzdan aldığı güçle görevinin başındadır ve yüce ulusumuzun güven ve sevgisine layık olmaya devam edecektir."
CEYLANOĞLU: TERÖRİSTLER YAŞAM KATİLİDİR
Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevini devralan Orgeneral Erdal Ceylanoğlu'da törende yaptığı konuşmada, "Akan kanın durmasını isteyenler, huzur ve barış isteyenler, bu isteklerinde samimiyseler, bunun tek yolunun yasalara uymaktan geçtiğini bilmek ve bu yönde adımlar atmak mecburiyetindedirler" dedi.
Modern devletin temel niteliklerinden birisinin de silah bulundurma ve kullanmanın yasalarla düzenlendiğine dikkati çeken Orgeneral Ceylanoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uluslararası antlaşmalarla ile kabul edilmiş, ulusal hudutlarımız içinde bölücü teröristlerin halka, özellikle devlet ve özel kurum ve kuruluşlara yönelik silahlı ve silahsız eylemleri hiçbir şekilde kabul edilemez. Haklı gösterilemez. Kesinlikle Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykıdır. Akan kanın durmasını isteyenler, huzur ve barış isteyenler, bu isteklerinde samimiyseler, bunun tek yolunun yasalara uymaktan geçtiğini bilmek ve bu yönde adımlar atmak mecburiyetindedirler.
TERÖR PERDESİ ARKASINDAN
Gizli terör perdesi arkasında, demokrasi, barış ve huzur söylemlerini dillendirenlerin ülke içinde yasalara aykı davranışları benimsenemez. Teröristlerin de silah taşımalarına dolaşmalarına hiçbir şekilde izin verilemez.
YURTDIŞI DOSTLARI
Adeta ayrılmaz parçaları olan bazı yurtdışı dostları da hiçbir zaman gözardı edilemez. Güvenlik kuvvetlerinde bu yönde sık sık taleplerde bulunmakta ciddi bir oyalamak ve zaman harcamaktır. Terör yapanlar yasaların sonuçlarına katlanmak zorundadırlar. Bizi, güvenlik kuvvetlerini, terör yapan ve destekçileri tarafından düşman gören anlayışın sağlıklı olması da düşünülemez. Bunlar yaşam katilleridir. Yaşam katillerinin bizi düşman görmesi de doğladır."
ORGENERAL BAŞBUĞ'DAN EVİNİN HABERİNİN YAYINLANMASINA TEPKİ
Törenin ardından Cumhurbaşkanı Gül ve Milli Savunma Bakanı Gönül, Kara Kuvvetleri Karargahı'ndan ayrıldı. Kuvvet komutanları ve diğer davetliler de ikram için karargah bahçesine geçti. Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, gazetecilerin emekli olduktan sonra ısrarlı olarak nerede oturacağına dair sorularını yanıtlamaktan kaçındı. Bir ara karşısında oturacağı villanın Bodrum'da olduğuna dair haberin yayınlandığı gazete (Akşam gazetesi) temsilcisini karşısında gören Orgeneral Başbuğ, "Arkadaşa sorun onlar yazdı" dedi. Gazetecilerin, "Bodrum mu, orada mı oturacaksınız" sorusuna ise, Orgeneral Başbuğ, "Arkadaşlar yazdı, fotoğrafı dahi yayınladılar" diyerek, haberi yayınlayan gazetinin temsilcisine, "Adresine, sokağına, fotoğrafına kadar verilmesi sizce doğru mu?" diye sordu. Gazete temsilcisinin, "Sıkıntı mı yarattı efendim" sözlerine ise Başbuğ, "Güvenlik efendim, hayır ne sıkıntı yaratacak. Ama doğru mu?" diyerek gazetecilerin sorularını yanatlamayacağını ve konuşmayacağını belirterek, komutanların bulunduğu bölüme geçti.
Ümit KOZAN- ANKARA- DHA