Karadeniz'de havalar soğudu, köyler sessizliğe büründü
KARADENİZ'de yaz aylarında muhteşem doğada yaylacılık kültürünü sürdüren misafirlerini ağırlayan yaylalar ve köyler, kış aylarının yaklaşmasıyla hüzünlü güz vedası yaşıyor.
KARADENİZ'de yaz aylarında muhteşem doğada yaylacılık kültürünü sürdüren misafirlerini ağırlayan yaylalar ve köyler, kış aylarının yaklaşmasıyla hüzünlü güz vedası yaşıyor. Artvin'in Şavşat ilçesinde, yaz için köylerine gelenler, havaların soğumasıyla kente geri dönüyor. Sonbahar güzelliklerinin yaşandığı köyler, göçle birlikte sessizliğe bürünüyor.
Karadeniz'de yaz aylarında hayvancılık yaparak elde ettikleri sütten tereyağı ve peynir çeşitleri yapan yayla sakinleri, aile ekonomilerine katkı sağlıyor. Ağaçların büründüğü sarı, yeşil, kahverengi ve kırmızı tonlarının yoğun yaşandığı yaylalarda eşsiz manzaralar eşliğinde kışlık ihtiyaçlarını tamamlayan yaylacılar, beraberinde getirdikleri hayvanlarıyla geri dönmeye başlıyor. Bölgede havaların soğumasıyla, yaylaların yanı sıra, köylerde de yaşayanların çoğu, kent merkezindeki evlerine geri dönüyor. Artvin'in Şavşat ilçesindeki vatandaşlar da, kış şartlarının etkisini göstermeye başlamasıyla köy evlerini terk ediyor. Sonbahar güzelliklerinin yaşandığı köyler, kente başlayan göçle, adeta sessizliğe bürünüyor.
'GÖÇ, KÖYÜMÜZÜ GARİP BIRAKIYOR'Köy sakini İmsak Kılıç, sonbaharın güneşli günlerini değerlendirdiklerini, kendilerinin de köyden ayrılacaklarını söyleyerek, "Bu göç olayı köylerimizi, evlerimizi çok garip bırakıyor. Üzülerek de olsa kışları köylerimizden ayrılmak zorunda kalıyoruz. Sonbaharla beraber meyvelerimizi topladık ve kışlık malzemeler hazırladık. Pekmez, pestil yaptık, meyveleri kuruttuk. Tabi ki hepsini toplayamadık. Kalanları dalında bıraktık. Onlardan da yaban hayvanları faydalanacak" dedi.'KIŞ GELDİ, KÖYÜMÜZ BOŞALDI'Yaz mevsiminin başlaması ile köye gelen Fatma Keskin de, kış mevsiminin yaklaşması ile yaşadığı İstanbul'a gitmek için hazırladıklarını belirterek, "Kış geldi, köyümüz boşaldı, mahallede birkaç hane kaldı. Meyvelerimizi toplamak için güneşli günleri değerlendiriyoruz. Götürebileceğimiz kadar pekmez, pestil gibi ürünler yaparak meyvelerimizi tüketmeye çalışıyoruz. Ancak bu yıl çok verimliydi, hepsini bitiremeyeceğiz. Meyveler çok, insanlar az olunca meyveleri dalında bırakarak çürümeye terk edeceğiz mecburen. Köy de sakinleşince acıkan ayılar evlerin yanına kadar geliyor ve maalesef meyve ağaçlarımızın dallarını kırarak büyük zararlar veriyor. Yapacağımız bir şey yok" diye konuştu.