"Kaynakçılık erkek mesleği" algısını başarılı çalışmalarıyla kırıyor
Küçük yaştan itibaren babasından özendiği kaynakçılığa, eğitim gördüğü ODTÜ'den aldığı sertifikayla ulaşan Fatma Çerçi, kaynakçılığın sadece erkek mesleği olmadığını herkese gösteriyor.
Küçük yaştan itibaren babasından özendiği kaynakçılığa, eğitim gördüğü ODTÜ'den aldığı sertifikayla ulaşan Fatma Çerçi, kaynakçılığın sadece erkek mesleği olmadığını herkese gösteriyor.
Kaynak mühendisi 30 yaşındaki Fatma Çerçi'nin mesleğini seçme hikayesi, meslek lisesinde metal işleri öğretmeni olarak çalışan babası Yaşar Çerçi'ye özenmesiyle başladı.
Küçüklüğünden beri okulda ve fabrikalarda babasının yanında gezen Çerçi, Gazi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünden mezun olsa da yine de hayali olan baba mesleğine yöneldi ve ODTÜ Kaynak Teknolojisi Merkezi'nin Uluslararası Kaynak Mühendisliği Eğitimi'ni başarıyla tamamladı.
Sertifikasını alıp, OSTİM Organize Sanayi Bölgesi'nde çalışacağı günün hayalini kuran Çerçi, babasının, "Kapım sana her zaman açık ama önce sanayide kendi başına çalışmalısın." sözü üzerine çeşitli fabrikalarda, çelik konstrüksiyon, çelik bina, köprüleme, akışkan yataklı kazan, basınçlı kap ve savunma sanayine ilişkin projelerde görev aldı.
Şu an kendi şirketlerinde çalışan, aynı zamanda yurt içi ve yurt dışı kaynakçılık sınavlarına girenlere ve Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) belgesi alacaklara rehberlik yapan Fatma Çerçi, mesleğine olan sevgisini AA muhabirine anlattı.
"Bu işi seven rahatlıkla yapabilir"
Ömrünün okullarda ve sanayide geçtiğini dile getiren Çerçi, makina mühendisi olmayı istediğini fakat annesinin kimyaya yönlendirmesiyle kimya mühendisliği okuduğunu ifade etti.
Daha sonra baba mesleğini yapma isteğiyle kaynak mühendisliği sertifikasını aldığını aktaran Çerçi, "Mesleğimi ilgi ve sevgiyle yapıyorum. Evet erkek egemen bir meslek. Zorlandığım dönemler elbette oldu ama inatçı yapım gereği çok da zorlandığımı söyleyemem. Güç kuvvet yetmediği yerler oldu ama hem ofis hem atölye çalışarak işimi devam ettirdim. İnsan ilişkilerinde biraz zorlandığımı söyleyebilirim. 'Sen neden ofiste çalışmıyorsun, buralarda ne işin var?' gibi tepkilerle karşılaşıyorum. Bu iş aslında el yeteneği ve gönül işi. Bu işi seven rahatlıkla yapabilir." dedi.
Fatma Çerçi, babasıyla yaptığı projelerin yanında bireysel çalışmaları da olduğunu belirterek, kendi şirketlerinde hem birebir özel eğitimler verdiklerini hem de başka fabrikalarda çeşitli projeler ve mühendislik çözümlerinde çalıştıklarını söyledi.
"Bir kadının mesleğinde başarısını görmek beni gururlandırıyor"
Avrupa, ABD ve Rusya'da geçerli çeşitli belgelendirme sistemlerinde yöntem vasıflandırma ve kaynak reçetesi yapma konusunda rehberlik eğitimi verdiğini de aktaran Çerçi, şöyle devam etti:
"Hem kaynakçılar hem de akademik çapta düşündüğünüz zaman ikisinin arasında köprü gibiyim. Bu meslekteki hedefim, hiç iş bilmeyen ya da biraz bilip kendisini geliştirmek isteyenlere A'dan Z'ye rehberlik edip koluna bir bilezik takmalarını sağlamak. Bütün kadınlara öncelikle 'yalnız değilsiniz' diyorum. Bir kadının mesleğinde başarısını görmek beni her zaman gururlandırıyor. Biz kadınlar her şeyi başarabiliriz yeter ki kafamıza koyalım. Tüm kadınlara sesleniyorum, hepinizin el yeteneği var yapabilirsiniz, arkanızdayım."
Fatma Çerçi, genellikle bina ve savunma sanayisine ilişkin projeler üzerine çalışsa da TOGG gibi otomobil projelerinde de görev almak istediğini belirtti.
Gazi Üniversitesi İleri Teknolojiler Ana Bilim Dalı'nda yüksek lisans yapan Çerçi, ileri malzeme ve nano teknoloji dersleri ödevi için bor karbürü araştırması sırasında, konuyla ilgili Youtube'deki bir videosunu izlediği Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile de tanışmak istediğini dile getirdi.
