KCK Davası Duruşmasında Öcalan Gerginliği
Diyarbakır'da KCK/TM davasında, sanıklar Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesinin yıl dönümü nedeniyle duruşma yapılmamasını istedi.
Diyarbakır'da PKK'nın gizli şehir yapılanması Kürdistan Topluluklar Birliği Türkiye Meclisi (KCK/TM) davasında, sanıklar Abdullah Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesinin yıldönümü olması nedeniyle duruşma yapılmamasını istedi. Talebin reddedilmesi üzerine sanıklar alkış çalınca salondan çıkarıldı. Duruşmayla ilgili görüşü sorulan savcı, sanık avukatlarının mahkemenin İstiklal Mahkemelerine benzediği iddiaları olduğunu belirterek, "Bu insaflı bir değerlendirme değildir" dedi.
Diyarbakır 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen KCK/TM davasının bugünkü oturumuna 108 tutuklu sanıktan 51'i raporlu olduğu gerekçesiyle katılmazken, 57 tutuklu sanık hazır bulundu. 175 sanığın yargılandığı davada, duruşmaya katılan tutuklu sanıkların tamamının siyah kıyafet giydikleri görüldü. Duruşmada kimlik tespitinin ardından tutuklu sanıklardan Senanik Öner söz istedi. Mahkemenin söz verdiği ve Türkçe konuşan Öner şöyle dedi:
"15 Şubat komplosu sadece Kürtlere değil, Türklere de yapıldı. Sayın Öcalan, buna karşı barış sürecini geliştirdi. Kan dökülmesini engelledi. Türklere ve Kürtlere ayrılmayı değil birlikte yaşamanın ve kardeşliğin doğru olduğunu söyledi. Halkımız da bunu alanlarda haykırdı. Kürtler bu barış çabasını hep sürdürdü. Türkiye cephesi bu komployu anlayamadı. Ecevit, Öcalan'ın Türkiye'ye neden verildiğini anlayamadığını söylemişti. Şahin Öner geçtiğimiz gün katledildi. Bu katledilişi kınıyoruz. Bugün buradaki arkadaşlarımızın hepsi oruçludur. Bugün Kürtler için kara bir gündür. Bugün duruşma yapılmamasını istiyoruz."
SANIKLAR SALONDAN ÇIKARILDI
Duruşmanın yapılmaması yönündeki talep üzerine mahkeme başkanı, tahliye talepleri ve iddia makamından buna ilişkin değerlendirme alınacağı gerekçesiyle duruşmanın yapılması gerektiğini söyledi. Bunun üzerine ayağa kalkan tutuklu sanıklar, alkışlamaya başladı. Mahkeme Başkanı ise sanıkları, "Oturun yerinize" diyerek uyardı. Mahkeme Başkanı bir süre sonra tüm sanıkları duruşmanın düzenini bozdukları gerekçesiyle salondan çıkartarak duruşmaya ara verdi.
SAVCIDAN 'İSTİKLAL MAHKEMESİ' BENZETMESİNE TEPKİ
Mahkeme daha sonra iddia makamına söz hakkı verdi. Duruşmanın aşaması ile ilgili sanıkların bulunmadığı salonda değerlendirme yapan Cumhuriyet Savcısı İbrahim Baytekin şunları söyledi:
"Meslaktaşlarımızın, bir kısım sanıkların eylemlere katılmadığı, sanıkların şiddet içerikli eylemlerle ilgilerinin olmadığı, iddianamenin Emniyet Müdürlüğü'nde hazırlandığı ve mahkememizin İstiklal Mahkemelerine, DGM'lere benzetildiği şeklinde iddiaları oldu. Ben fazla konuşmak istemiyorum ama bu mahkemeleri başka mahkemelerle karşılaştırmak insaflı bir değerlendirme değildir. İddianamenin Emniyet Müdürlüğü'nde hazırlandığı iddiaları var. Cumhuriyet Savcısı iddianameyi emniyette, evinde, her yerde hazırlayabilir. Bununla ilgili bir kural kanunlarımızda yok. Kolluk kuvveti Cumhuriyet Savcısı'nın emrindedir. Bu iddialar soyut ve mesnetsizdir."
Savcı Baytekin daha sonra tutuklu sanıklar Esma Güler, Dirayet Taşdemir, Besime Konca, Hüseyin Kalkan, Hasan Öner, Ahmet Ertak, Ferhan Türk, Fırat Anlı, Leyla Deniz ve Aslan Özdemir'in tahliyesini, diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
'TUTUKLAMA İNFAZA DÖNÜŞMEMELİ'
Son olarak söz verilen sanık avukatlarından Mehmet Emin Aktar, duruşma başından beri tahliye taleplerinin olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Biz hiç kimseye kişisel kırgınlık içinde değiliz. Sadece görevimizi yapıyoruz. Bunu yaparken de mahkeme heyetini rahatsız ederiz. Bu mahkemenin dikkatini çekmek içindir. Burada en az tutukluluğu olan sanık 3 yıldan bu yana tutukludur. Tutuklama infaza dönüşmemeli. Bu davada tahliye olup yurtdışına gidenler oldu. Ama hepsi geri döndü. Tutukluluğu sürdürmenin başka bir gayesi kalmadı."
Mahkeme ara kararlarını açıklamak üzere duruşmayı Pazartesi gününe erteledi. - Diyarbakır